Hava Durumu

Bursa'nın koronayla sınavı; korkmak rehavetten iyidir

Yazının Giriş Tarihi: 07.07.2020 07:58
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.07.2020 07:58

Koronavirüs salgınının ilk aylarında Bursa'nın vaka ve ölüm sayıları Türkiye ortalamasının altında, İstanbul'un ise çok gerisindeydi. Hatta şehirlerarası seyahat kısıtlamasıyla İstanbul bağlantısının kesilmesi Bursa'daki rakamları daha da aşağıya çekmişti.
Ancak ne olduysa 1 Haziran sonrası yeni normalle birlikte başladı. Sanki ilk vakanın görüldüğü 11 Mart öncesine dönüşmüş gibi davranışlar sergilenmeye başlandı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın 'Salgın bitmedi' uyarılarına rağmen vurdumduymazlık ve rehavet özellikle Bursa'da had safhaya çıktı. Bakan Koca da son günlerdeki basın toplantılarında özellikle Bursa'dan gelen görüntülere dikkat çekti.
Önceleri kalabalık Pazaryeri görüntüleri, ardından asker uğurlamada halay, dansözlü işyeri açılışı derken iş Kumsaz plajında köpüklü partiye varacak kadar çığırından çıktı.


Tabii virüse davetiye çıkaran bu davranışların sonuçları da vaka sayılarına hemen yansıdı. Koronavirüsün süper beşlisi arasına girdik.

Hekim olması dolayısıyla koronavirüs salgınının Bursa'daki seyrini en yakından takip edenlerden biri olan AK Parti Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin'e son durumu sorduk.


Bursa ile ilgili büyük bir sorun olmadığını vurgulayan Dr. Esgin'e göre, artış Türkiye ile paralel gidiyor. Yeni normal öncesi vaka sayısı 30 kadar düşmüşken kurallara uyulmaması nedeniyle bu sayı günlük 70-80 civarına yükseldi.
Vaka sayısındaki artışa rağmen mortalite ve yoğun bakım sayısında sıkıntı olmadığını vurgulayan Dr. Esgin, Sağlık Bakanı Koca'nın uyarılarını da şu sözlerle değerlendirdi: 'Virüsten hâlâ korkmamız gerekiyor. Sayın bakanımız sürekli bu uyarıyı yapıyor. Korkmak rehavetten iyidir. Hastalık korkusu insanları tedbir almaya yöneltir.'

HER ALANDA SIKI DENETİM

İl Pandemi Kurulu Başkanı da olan Bursa Valisi Yakup Canbolat, geçtiğimiz ay vaka sayılarındaki artış üzerine 'Bursa ve özellikle Yıldırım dikkat etmeli' sözleriyle vatandaşları duyarlı olmaya çağırmıştı.
Dün son durumu sorduğum Vali Canbolat, vaka sayılarıyla ilgili bilgileri sağlık bakanlığının verdiğine vurgu yaparak yeni normale geçişin her adımında uyulacak kurallarla ilgili İl Hıfzıssıhha Kurulu kararlarını yayınladıklarına dikkat çekti.


'Vaka artışı nedeniyle Bursa'ya özel bir tedbir düşünülüyor mu?' sorusuna ise şu yanıtı verdi:
'Maske denetimlerinin yanı sıra düğünler ve asker uğurlamalara yönelik tedbirlerimizi ar-ttırıyoruz. İlgili makamlarımıza talimatı verdik. Genel sağlık tedbirleri devam ediyor. Ayrıca tedavi ve karantinası evde olması gerekenleri tespit ettiğimiz kişilere de ceza yazıyoruz. Alınan tedbirler dışında bir çalışmamız yok'
Dansözlü açılış yapan işyerine ceza uygulandığını belirten Vali Canbolat Bursalıları bir kez daha maske, mesafe ve hijyen konusunda duyarlı olmaya çağırdı.

KORONAYA GEÇ YAKALANMAK AVANTAJ MI?

Başlıktaki bu sorunun yanıtını Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Çavun verdi.

Japon bilim insanlarının bu konudaki çalışmasını paylaşan Prof. Dr. Çavun, haziran ayında enfekte olanların hayatta kalma şansının 3 ay öncesine göre daha fazla olduğuna dikkat çekerek, doktorların üç ay öncesine göre hastaları daha iyi tedavi edebildiklerini söyledi ve bunun nedenini 5 maddeyle sıraladı:

- Virüsün başlangıçta pnönoniye yani zatürreeye bağlı ölümlere neden olduğu ve ventilatörlerin nefes alamayan hastaları tedavi etmenin en iyi yolu olduğu düşünülüyordu. Şimdi artık virüsün sadece akciğer değil vücudun diğer bölgelerinde de pıhtılaşmaya neden olduğu biliniyor. O yüzden haziran tedavi rejiminde pıhtılaşmayı önleyen ilaç kullanılıyor.

-Daha önce kanın oksijenlenmesindeki azalma nedeniyle hastalar yolda düşüp ölebiliyorlardı. Bunun nedeni virüsün bazen oksijenlenmenin yüzde 70 gibi kritik derecelere düşünceye kadar semptom vermemesiydi. Bu yüzden şubat ayında enfekte olanlar hastanelere çok geç ulaşabiliyordu. Şimdi 'Mutlu hipoksi' denilen bu tablo bilindiği için hastalar evde bile oksijen doygunluğunu basit bir araçla evde izleyebiliyor. Kritik seviyeye gelmeden hastaneye götürülebiliyor.

-Şubat ayında virüs ile savaşacak ilaç yoktu. Sadece komplikasyonlar tedavi edilebiliyordu. Şimdi iki önemli ilaç var Favipiravir ve Remdesivir. Bu iki ilaç da koronavirüsü öldürüyor.

-Birçok korona hastasını sadece virüs değil, vücudun aşırı tepki vermesi sonucu sitokin fırtınası öldürüyordu. Haziranda ise doktorların 80 yıldır kullandığı steroidler adı verilen ilaçlar sitokin fırtınasını önlüyor.

-Şimdi, ağır hipoksisi olan kişilerin, sadece yüzüstü pozisyon alarak, yani bilinen göbekleri üstüne uzanarak daha iyi hale geldiğini de biliniyor. Bunun yanı sıra hastaların beyaz kan hücreleri tarafından üretilen Alfa Defensin olarak bilinen bir kimyasalın, akciğerlerin kan damarlarında mikro pıhtılara neden olabileceği belirlendi. Bunun ilacı ise on yıllardır Gut tedavisinde kullanılan Kolşisin.

Prof. Dr. Çavun, son değerlendirmesini de şu sözlerle yaptı:

'İleride, enfekte olacak bir kişinin hayatta kalma şansının daha iyi olduğunu unutmayalım. Önlemlere ve önerilere uymaya devam edelim. Ancak mantıksız bir şekilde paranoyak da olmayalım'

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.