Bursa, başta ulaşım olmak üzere kamu yatırımları konusunda şanssız illerden biri.
Türkiye ekonomisine yaptığı katkı oranında yatırım alması bir yana, projelendirildikten sonra hayata geçirilmek istenen yatırımların inşa süreçlerindeki sıkıntılar daha büyük sorun.
Dün, yine inşaat süreçlerinde büyük sıkıntı yaşanan Doğancı Tüneli’nin tamamlanma aşamasına gelmesi dolayısıyla şantiye alanına giderken AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan’la yaptığımız sohbetin konusu da yine bu ‘şanssızlık’ üzerineydi.
Gürkan, 13 Nisan’da düzenlediği basın toplantısında, Bursa yatırımları konusunda bir tabloyu kamuoyunun dikkatine sunmuştu. Tabloya göre, ulaşımdan sağlığa, çevreden eğitime milyarlarca liralık yatırım kalemleri sıralandı. Toplam rakamlar oldukça yüksek; ulaştırmada 17 milyar TL, sağlıkta 8,7 milyar TL, çevre ve şehircilikte 15 milyar TL, eğitimde 11,6 milyar TL. 20 yıllık genel toplam ise 60 milyar lira.
Bu büyük rakamlara rağmen yatırımların tartışılmasındaki ana eksen gecikmelerdi.
Hafızayı beşer nisyan ile malul olduğu için yaşanan gecikmeleri hatırlatmakta fayda var;

Hızlı trenden başlayayım;
2012 yılında temeli atıldığında seferlerin başlaması için konulan tarih 2016’ydı. Öylesine şansızlık ve handikaplar yaşandı ki şimdi bitmesi öngörülen tarih 2026 yani tam 10 yıl gecikmeli. Bu konuda Sivas’ın rekorunu egale edeceğiz gibi görünüyor.
Gürkan, hızlı trendeki karşılaşılan zorlukların belki de altyapı yatırımları tarihine geçecek cinsten olduğuna dikkat çekerek, milyon dolarlık iş makinasının tünelin göçmesi sonucu çıkarılamadığını örnek verdi.
Sadece heyelan ve göçmeler değil, finansman sorunu, ihalelerde yaşananlar süreci uzattıkça uzattı. Öyle ki ne zaman hızlı tren konusu olsa Bursalılara verdiğimiz sözü tutamadık mahcubiyeti var AK Parti’lilerde.
Diğeri ise dün inceleme yaptığımız Doğancı Tüneli.

2,5 kilometrelik bu tünel, Bursa’nın dağ ilçeleriyle ulaşımında büyük rahatlık sağlayacak çalışmanın birinci etabı. 2017’de başlayan inşaat, heyelanlar, çökmeler, yeniden projelendirme ve ihalelerdeki sorunlar nedeniyle ancak 7 yılda tamamlanabildi.
Aslında tünel ilk etapta bin 980 metre olarak planlanmıştı ancak jeolojik yapıdaki beklenmedik kaymalar nedeniyle toplam uzunluk 2 bin 344 metreye kadar uzadı. Projenin bu haliyle tamamlanmasıyla birlikte sadece ulaşım süresi 15 dakikadan 3 dakikaya inecek değil; baraj hattı üzerindeki trafik riski de ortadan kaldırılmış olacak.
Nitekim İl Başkanı Gürkan, barajın hemen üzerinden geçen mevcut güzergâhın güvenlik açısından ciddi risk oluşturduğunu belirterek, “Bu tünel barajı da koruyan bir yatırım haline geldi” dedi. Ağır vasıtaların dışında tüm trafik artık bu tünelden geçecek.
Gezi sırasında asfaltlama ve elektrik hatlarıyla ilgili çalışmalar devam ediyordu. Karayolları Bölge Müdürü Umut Akyazı, inşaatın 15 Temmuz’a kadar tamamlanacağını söyledi. Gürkan da açılışın Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’nın temmuz sonundaki programına göre şekilleneceğini belirtti.
Geziye Gürkan’ın yanı sıra AK Parti Bursa Milletvekilleri Refik Özen, Osman Mesten ve Mustafa Yavuz ile Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz da katıldı. Milletvekilleri, tünelin sadece kamu hizmetleri değil, özel sektör yatırımları açısından da bölgeye ivme kazandıracağı görüşünde birleşti.
“Uludağ’ın arka yüzü” olarak tanımlanan bu bölge, tarımsal ve kırsal turizm açısından da potansiyeli yüksek bir coğrafya. İnşa edilen yol, bölgede kırsal kalkınmanın da anahtarı olabilir.
Ancak tamam mı, devam mı?
Doğancı Tüneli’nin tamamlanmasıyla birlikte aslında yolun en kritik kısmı bitmiş olsa da tam anlamıyla sağlıklı hale gelmesi için projenin 10 kilometrelik ikinci etabının –ki bu etap da tünel ve tüp geçitlerden oluşuyor– mutlaka tamamlanması gerekiyor.

ÇAYBAŞI BY-PASS’I YENİ SORUN YARATTI
Gezinin ikinci durağı aynı yol güzergâhındaki Osmangazi’ye bağlı Çaybaşı Mahallesi’ydi.
Eskiden köyün içinden geçen devlet yolu kazalara neden oluyordu. Yol, Karayolları’nın hazırladığı proje ile köyün dışına taşındı. Ancak bu da yeni bir sorunu beraberinde getirdi.
Köylüler, genişleyen yeni yolda araçların çok hızlı gittiğini, alt tarafta kalan bahçe ve ekili alanlara geçmekte zorlandıklarını anlattılar. Yolun doğusu ile batısı arasında kalan yerleşim ve tarım alanlarına hayvan ve araç geçişleri için güvenli geçiş talep ettiler.
Gürkan, bu konuda köylülerin menfez talebini dinleyerek bunun projelendirilmesi talimatını verdi. Karayolları da hız kesici şeritler, sinyalizasyon ve trafik lambaları gibi önlemler aldıklarını belirtti.
41,7 kilometrelik Keles yolu projesinde şu ana kadar 15,3 kilometrelik bölümün asfaltlaması yapılmış durumda. Çaybaşı çevre yolu ise 1,3 kilometrelik bir alanda trafik güvenliği için planlandı.
Sonuç olarak;
Doğancı Tüneli, sadece bir ulaşım projesi değil, Bursa’nın yatırım şanssızlığı hikâyesi içinde simgeleşmiş bir başlık. Bittiğinde faydası büyük olacak ama yaşattıkları da uzun yıllar hafızalarda kalacak.
Şimdi gözler, hızlı tren gibi diğer ‘yılan hikâyelerine’ dönmüş projelerin tamamlanmasında.
Çünkü Bursa’nın artık kaybedecek zamanı yok.