Hava Durumu

Depreme ve müsilaja karşı Bursa manifestosu

Yazının Giriş Tarihi: 14.05.2025 08:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 14.05.2025 08:02

Bursa'nın tarihî dokusu, üretim gücü ve kültürel birikimi, bu kente sıradan bir şehir muamelesi yapılmasını imkânsız kılıyor.

Ancak bu kadim kentin taşıdığı yük de hafif değil. Deprem riski, iklim krizi, çevresel tehditler ve plansız büyüme gibi birçok başlık, artık göz ardı edilemeyecek noktada.

Marmara Denizi yine müsilaj kâbusu ile karşı karşıya bir gün Mudanya’da bir gün Erdek’te denizin üzerinde tabakalar halinde görülmeye başladı bile…

Diğer tehlike ise daha büyük…

Biz unutsak bile deprem kendini hatırlatmaya devam ediyor. Dün yine Gemlik merkezli 3,4 büyüklüğündeki depremle sarsıldık.

Hal böyle olunca, merkezi yönetimden yerel yönetimlere, sanayi kuruluşlarından sivil topluma kadar tüm aktörlerin sorumluluğu ağırlaşıyor.

Bursa, dün bir kez daha Türkiye’nin çevre ve şehircilik ajandasının merkezine oturdu. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ev sahipliğinde gerçekleştirilen 2’inci Uludağ Çevre Forumu, sadece Bursa’nın değil, tüm Marmara’nın ve hatta Türkiye’nin çevre, iklim ve deprem politikalarının masaya yatırıldığı önemli bir platforma dönüştü.

Ancak bu yılki forumda dikkat çeken en belirgin ton, çağrılardaki ciddiyet ve uyarılardaki netlikti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un konuşması, tehlikenin ciddiyetine dikkat çekecek tondaydı. Marmara’da yeniden baş gösteren müsilaj tehlikesine karşı doğrudan yerel yönetimlere seslendi:

Marmara Denizi’nde ortaya çıkan müsilajın yalnızca iklim değişikliği değil, belediyelerin ihmalkârlığından kaynaklandığını açıkça ifade etti. Müsilajla mücadele için hazırlanan eylem planının belediyeler tarafından uygulanmadığını savunan Kurum, program sonrası Nilüfer Çayı, İznik Gölü ve Gemlik Körfezi’nde incelemeler yapacağını söyledi.

Söylem oldukça netti:

Çevre ve deprem siyaset üstüdür. Bahane yok. Atık su arıtma tesisleri artık yapılmalı.”

Bakan Kurum haklı ama belediyeler bu tesisleri hangi bütçeyle yapsın?

Marmara Belediyeler Birliği’nin son iki toplantısındaki ana gündem de müsilajdı. Tehlikenin boyutu gözler önüne serilirken, 22 maddelik eylem planı konuşuldu. Bu toplantılarda da dile getirilen konu aynıydı. Belediyeler yapmak istiyor ama finans meselesi ne olacak?

Belediyelerin bu yatırımları gerçekleştirmesi için Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın desteği şart. Ya da başka kaynaklardan uzun vadeli kredi imkanları bulunmalı.

Belediyelerin özellikle de muhalefet partisinde olan belediyelerin yatırım yapmak bir yana maaş bile ödemekte zorlandığı bir ortamda bu çağrı ne kadar karşılık bulabilir?

BURSA İÇİN BEKLENEN MÜJDEYİ VERMEDİ

Forumda sadece çevre konuşulmadı. Bakan Kurum, depremi bir beka meselesi olarak niteledi. 6 Şubat depremlerinden sonra yürütülen konut projelerinde gelinen noktayı detaylandırarak yıl sonuna kadar 453 bin konutun hak sahiplerine teslim edileceğini belirtti.

Ancak asıl uyarı Marmara içindi:

Marmara’da yaşanacak bir deprem, Türkiye için doğrudan bir beka sorunudur.”

İstanbul’dan Yalova’ya, Bursa’dan Kocaeli’ne kadar olan tüm sanayi kentleri için acil dönüşüm çağrısı yapıldı. Kurum, Bursa’nın tarihi ve sanayi kimliğini bozmadan dönüşüm sürecine girmesi gerektiğini belirterek, “Yeşil Bursa ile uyumlu bir şekilde deprem dönüşümünü gerçekleştirmek zorundayız” dedi.

Deprem dönüşüm sürecinde Bursa Valiliği'ne özel görev verildi. Kurum, valiliğin dönüşümün koordinasyonunu üstleneceğini, büyükşehir ve ilçe belediyeleri ile birlikte yürütülecek projelerde bakanlık olarak finansman, plan yapımı ve uygulama aşamasında her türlü desteği vereceklerini söyledi.

Valiliğin koordinasyonu ve destek sözleri önemli ama Bakan Kurum Bursa’ya gelmeden bir beklenti oluşmuştu.

Son iki yıldır İstanbul’da dirençli kent oluşması için kentsel dönüşüm projelerinde yarısı bizden desteği uygulanıyordu. Bu desteğin Bursa’ya da sağlanması için akademik odalar, sivil toplum kuruluşları sürekli çağrıda bulunuyordu.

En son AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, önceki gün basın toplantısında, Bakan Kurum’un Bursa gezisinde bu desteğin açıklanacağı sinyalini vermiş, ancak ayrıntılar için bakanın beklenmesini gerektiğine işaret etmişti.

Ancak beklenen olmadı. Bakan müjde yerine koordinasyon ve topyekun seferberlik açıklaması yaptı.

BOZBEY; KENTİ BİRLİKTE YÖNETMEYE KARARLIYIZ

Toplantıda konuşan Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Bursa’nın güçlü üretim altyapısı ve doğal zenginlikleriyle güçlü bir şehir olduğuna dikkat çekerek, “Kent olarak, kalkınma hedeflerimize ulaşmak için sanayi ve çevreyi birbirine zıt kavramlar olarak görmek yerine bu iki alanı birbirini tamamlayan unsurlar olarak değerlendirmek zorunda olduğumuzu anlıyoruz. Doğru planlama ve kurumlar arası iş birlikleriyle özlenen Bursa’ya kavuşacağımıza inanıyorum’ dedi.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ise çevre politikalarında katılımcı yönetim anlayışını öne çıkardı.

“Her attığımız adımı paydaşlarımızla birlikte atıyoruz, kenti birlikte yönetmeye kararlıyız.”

Müsilajla mücadele konusunda bakanlıkla iş birliği içinde çalışacaklarını belirten Bozbey,

“2050 vizyonlu, 1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nı yıl sonuna kadar tüm katmanlarla birlikte hazırlayacağız” sözleriyle şeffaf ve uzun vadeli planlama mesajı verdi.

Bursa iş dünyasının sesi BTSO Başkanı İbrahim Burkay da forumun en dikkat çeken konuşmalarından birine imza attı.

Burkay’ın konuşması, Bursa’nın çevreyle barışık büyümesi yönündeki vurgularla dikkat çekti. Özellikle yeşil dönüşümün yalnızca çevrecilik değil, ekonomik rekabet gücüyle doğrudan ilişkili olduğunu şu cümlelerle ifade etti:

“Zengin ülkeler arasına girmek için sadece çok çalışmak yetmez. Oyunu kuran ülke olmak zorundayız. Yeşil mutabakatı ve karbon borsasını iyi okumalı, bu alanda da kurucu akıl ortaya koymalıyız.”

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.