Duygusal anmada en üst perdeden Batı Trakya mesajı

Batı Trakya Türklerinin hak arama mücadelesinin simge ismi Dr. Sadık Ahmet, doğumunun 75'inci yıldönümü dolayısıyla Ankara'da düzenlenen anma töreni için hem programı hazırlayan Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı (YTB) Abdullah Eren hem de TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu'ndan davet geldi.

Olay Gazetesi Başyazarı ve meslek büyüğüm Ahmet Emin Yılmaz ve Batı Trakya kökenli Yıldırım Belediye Meclisi Üyesi Ali Mollasalih ve Ahmet Hoçka ile birlikte gittiğimiz günübirlik gezide hem duygusal anlar yaşadık, hem de yıllar sonra TBMM'yi yeniden görme fırsatı bulduk.

Önce anma töreninden başlayayım...

Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Konferans Salonundaki program, içerik ve en üst düzey katılımla bir anma töreninin çok ötesinde Yunanistan'a mesaj anlamı taşıyordu.

Kimler yoktu ki...

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı AK Parti Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, eski TBMM Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Köksal Toptan. Yunanistan Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, YTB Başkanı Abdullah Eren, Sadık Ahmet'in eşi oğlu, kızı ve torunları.

Hakan Çavuşoğlu, konuşmasında Yahya Kemal'in Üsküp sevgisi ve Bursa hayranlığına vurgu yaparak, ilk mesajı verdi:

'Yahya Kemal'e bu iki şehir sorulduğunda şöyle der: Bana Üsküp veya Bursa'da mı doğmak ister misin deseler, Bursa'yı isterdim. Fakat Üsküp'ü severim. Zira orada doğdum, çünkü çok Türk.

Yahya Kemal'in tespitinin Batı Trakya için de geçerli olduğunu ifade etmek isterim. Batı Trakya'yı hepimiz ve bütün Türk milleti çok seviyor, çünkü çok Türk...

Batı Trakya çok Türk olduğunu Sadık Ahmet ile tüm dünyaya haykırmıştır'

Çavuşoğlu, program dolayısıyla Abdullah Eren'e teşekkür ettikten sonra Milli Savunma Bakanı Akar ve komutanlara dönerek, 'Batı Trakya Türkünün başının tacısınız. İyi ki varsınız iyi ki buradasınız' dedi. Bu sözler salondan büyük alkış aldı.

Mesaj ise Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın sözleriyle anlam kazandı:

'Trakya Türklerinin haklarını ve özgürlüklerini savunmaya, onların kimliğini inkar eden politikaların karşısında güçlü bir şekilde durmaya devam edeceğiz'

Akar'ın Yunanistan mesajları bu mesajla da sınırlı değildi:

'Yunanistan, uluslararası anlaşmalar ile Batı Trakya Türklerine tanınmış olan temel hakları, türlü yollarla ortadan kaldırmaya devam etmekte, üyesi olduğu AB'nin değerlerini hiçe saymaktadır. 'Türk yoktur' demek, Türklere ait okul ve dernekleri kapatmak, cami açılışlarını engellemek tüm demokratik ve çağdaş değerler ile tarihi gerçekleri inkar etmek demektir'

'YUNANİSTAN KUZU POSTUNA BÜRÜNÜYOR'

Konuşmasında, Yunanistan ile Ege'de, Akdeniz'de ve Kıbrıs'ta yaşanan sorunlara vurgu yapan Akar, sorunların bazı Yunan siyasilerin uluslararası hukuktan uzak, gerçeklikten kopuk, popülist ve uzlaşmaz tavırlarıyla daha da derinleştiğinin altını çizdi. Akar, şöyle devam etti:

'Yunanistan, her türlü gerçeği çarpıtarak ve adeta kuzu postuna bürünerek mağdur bir ülke olduğu imajını vermeye, AB üyeliğine sığınarak hukuk dışı ve saldırgan eylemlerini örtbas etmeye, suni bir tehdit algısı oluşturarak ittifak içinde ittifak kurmaya çalışmakta, Türkiye ile olan sorunlarını Türkiye-AB, Türkiye-ABD ve Türkiye-NATO sorunu haline getirmeye çabalamaktadır. Yunanistan, aramızda çözüm bekleyen hemen her konuda uluslararası hukuka, akla, mantığa, iyi komşuluk ilişkilerine ve tarihi gerçeklere aykırı hareket etmektedir'

Akar'dan önce konuşan Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, her sabah bakanlığa giderken Dr. Sadık Ahmet'in adını taşıyan caddeden geçtiklerini belirterek, "Her sabah mesaimize Dr. Sadık Ahmet'i anarak başlarız. Ama sadece anmakla kalmayız. Onun bizlere emanetini anlamlandırmaya çalışırken her bir Türk diplomatının üzerinde en önemli mirasın, en önemli görevin dünyanın her platformunda Batı Trakya davasını savunmak olduğunu da her gün hatırlarız' sözleriyle Batı Trakya Türklerine destek verdi.

TBMM Eski Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Köksal Toptan ise sanki Akar'ın mesajını tahmin etmişçesine, tören için Batı Trakya'dan gelen Türklere seslenerek, 'Gidince Yunanlılara söyleyin; Bir milli savunma bakanı var mesajlar veriyor sözlerine kulak verin. Bir Sadık Ahmet ile baş edemediniz. Savunma Bakanı ile işiniz daha zor' dedi.

TÜRK OLDUĞUNU HAYKIRMAKTAN ASLA VAZGEÇMEDİ

'Davasına Sadık bir adam' sloganıyla düzenlenen anma programı kapsamında Sadık Ahmet'e ait kişisel eşyalar konferans salonunun dışında sergilenirken, tören için hazırlanan yaka rozeti, pul ve kitap tanıtıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile YTB'nin ortaklaşa hazırladığı "Doktor Sadık Ahmet" kitabında, akademisyen ve uzmanların makaleleri yer alıyor.

Kitapta "Batı Trakya Türkleri ve Yaşadıkları Sorunlar", "Doktor Sadık Ahmet'in Hayatı ve Şahsiyeti" ve "Dr. Sadık Ahmet'in Mücadelesi" gibi bölümlerin yanı sıra Sadık Ahmet ile ilgili birçok kişiyle yapılan röportajlar bulunuyor.

Program, Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Dr. Sadık Ahmet'in yaşamı ve mücadelesini anlatan videonun gösterimiyle başladı. Ankara Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Korosu sanatçıları, Dr. Sadık Ahmet'in sevdiği türküleri, Batı Trakyalı öğrenciler de anısına yazılan marşı seslendirdi.

Batı Trakya'nın gür sesi olarak nitelendirilen Sadık Ahmet oldukça ciddi suikast delilleri bulanan bir kaza sonucu 24 Temmuz 1995'te yani Lozan anlaşmasının yıldönümüne denk gelen günde yaşamını yitirmişti. Yunanistan Parlamentosu'na bağımsız seçilen ilk Türk milletvekili olan Sadık Ahmet, Batı Trakya Türklerinin haklarını savunurken asla geri adım atmadı ve Türk olduğunu haykırmaktan hiçbir zaman vazgeçmedi.

Ne yazık ki bugün de AB üyesi olan ve uluslar arası platformlarda insan hakları savunucusu olduğunu iddia eden Yunanistan, Batı Trakya'da temel insan haklarını ihlal etmeye devam ediyor ve AİHM kararları hiçe sayıyor.

GAZİ MECLİS YARALARINI SARMIŞ

Külliyedeki anma töreni öncesi TBMM İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu'nu ziyaret ettik.

Komisyon son yıllarda Suriyeli sığınmacıların Avrupa'ya geçişinde yaşanan insanlık dramı, Karabağ savaşında Ermenistan'ın hak ihlallerine, Avrupa'daki İslamafobi'ye kadar birçok alanda önemli çalışmalara imza attı. Avrupa'da pandemi dolayısıyla kapanma olmasaydı Fransa'nın ardından Avusturya ziyareti gerçekleştirilecekti.

Çavuşoğlu ile sohbetimizde FETÖ'nün 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesinde yaşadıklarını da konuştuk. Çavuşoğlu o gece meclise ilk gelen milletvekillerinden biri. Darbe girişimi önleninceye kadar da mecliste kalıp, mücadeleyi sürdürmüş.

Görüşme sonrası en son Anadolu Ajansı yıllarımda ziyaret ettiğim meclisi yeniden dolaşma fırsatı buldum. Darbe girişimi gecesinde bahçesine ve ana binaya uçaktan atılan bombalarla büyük zarar gören Meclis yaralarını sarmış ama o geceki saldırının izleri gelecek nesillere ibret olması etrafı spider cam ile kapatılıp mevcut durum muhafaza edilerek ziyaretçilerin görebileceği hale getirilmiş.

Meclis'teki eski ve yeni binalar arasındaki bağlantıyı sağlayan Anadolu Medeniyet Yolu adı verilen tünelle geçtiğimiz ana binadaki genel kurul salonu televizyon ekranlarına yansıdığından daha küçük geldi gözümüze.