Eğitime adanmış bir ömür; O değirmenin yerinde şimdi bir okul var

Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, denilince aklıma eğitime adanmış bir ömür geliyor. Bursa’daki başarıların yanı sıra Varto ve Muş’ta cami, kız Kuran kursu, kadın eğitim ve kültür merkezi Kızılay aşevi binalarını kazandıran Bingöl, geçen hafta yaptırdığı Varto Meslek Yüksek Okulu binasını açılışına katıldı.

Bu okul binasının ilginç bir öyküsü var.

Bingöl, açılış dolayısıyla son başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ve Mudanya Üniversitesi Genel Sekreteri Ali Mollasalih ile birlikte gittiği Muş’ta Alpaslan Üniversitesi öğrencileriyle tecrübelerini paylaştığı ‘Bu topraklardan çıkan hayat serüveni’ konulu toplantıda hayat hikayesini de anlatan Bingöl’ü biz, Bursa’da Sınav Okulları ve ardından hayali olarak Mudanya Üniversitesi ile tanıyoruz. Oysa öykü 50 yıl önce Varto’dan başlıyor.

2018 yılında Gıyasettin Bingöl ile yaptığım röportajdan bölümler aktararak anlatayım…

Varto’nun Kayalıdere Köyü’nden başlayıp Bursa’da zirveye ulaşan zorluklarla dolu, yokluk ve yoksulluktan başarıya uzanan, hani romanlara ve filmlere konu olacak türden derler ya işte öylesine dibe vuran, ancak okuma arzusuyla engellerin nasıl aşılabileceğini gösteren bir gerçek bir hikaye.

Öykünün tamamını buradan tüm ayrıntılarıyla aktarmanın imkanı yok. Öykünün kitap haline getirilmesi için yıllardan beri çalışma yapanlar olduğunu biliyoruz.

Bingöl’ün hayatındaki ilk dönüm noktası, Varto’da 19 Ağustos 1966 günü meydana gelen 6,9 büyüklüğündeki depremle başlar. Depremde 4 bin insan yaşamını yitirirken, 6 yaşında olan Bingöl, enkaz altından sağ çıkmayı başarır.

Süleyman Demirel, başbakandır. Onun talimatıyla depremden sağ kurtulan çocuklar, eğitimlerine devam etmesi için yatılı okullara gönderilir. Bingöl’de bu çocuklar arasındadır. Yatılı okuldaki bir yıllı sürede büyük sıkıntılar ve aile özlemi çekse de okulla tanışır. Ardından köyde kurulan prefabrik okulda eğitimine devam eder. Okurken köydeki her işi yapar, çobanlık asli görevlerinden biridir. Yoksulluktan kurtulmanın ışığını eğitimde görür ve ilkokulu bitirdikten sonra parasız yatılı sınavlarını kazanarak, eğitimine devam eder. Köydeki sıkıntılara dönmek istemez. Bu azimle çok da başarılı bir öğrenci haline gelir. Ancak, Muş’ta okul yıllarında yaşadığı talihsiz bir olay nedeniyle kentten ayrılır. Öyle kırgın bir ayrılıktır ki 40 yıl sonra döner Muş’a.

Ardından Erzurum. Bir yandan okul diğer yandan kitapçılık işine başlar. İkinci dönüm noktası kitapçılık olur. 1982 yılında girdiği ÖSYM sınavında Uludağ Üniversitesi’ni kazanır. Erzurum’daki kitapçılık deneyimini Bursa’da sürdürmeye karar verir. Çünkü o yıllarda Bursa’da sadece İngilizce dil eğitimi yayınları satan bir kitapçı vardır.

Kitapçı, Bursa’da büyük ilgi görür. Ardından kitapçının üst katında bir arkadaşının önerisiyle ilk dershane açılır. Dershanedeki başarı özel okul yolunu açar. 2002 yılında özel okul atılımı, Bingöl’ü bu noktalara taşır. 30 yılda 300 bin öğrenci okutur. Bugün 10 kampus, 16 bin öğrenci, 3 bin çalışanla Bursa’nın amiral gemisi haline gelir. Özel okuldaki başarı 2004 yılından beri hayalini kurduğu üniversite yolunu açar ve sonunda Mudanya Üniversitesi, Bingöl’ün eğitim alanındaki başarısını taçlandırır.

KIRGINLIK NASIL SONA ERDİ VE DUYGULU PAYLAŞIM

Bu arada, kırgın olduğu için kendisi memleketi olan Muş ve Varto’ya gitmez ama ailesiyle bağlantısı sürekli devam eder. Onları da Bursa’ya getirmeye kararlıdır. Kitapçılık günlerinde, ailesi bir kamyona binerek Varto’dan yola çıkar. 30 kişilik aile, koyunu kuzusu, kendi ekmeğini yapacağı tandırı ile Bursa’ya ulaşır. O gün o kamyonla Bursa’ya gelen 30 kişi 300’e ulaştı. Üniversite hocalarından avukata kadar çocukların hepsi okudu ve iş sahibi oldu.

Peki, Bingöl’ün kırgınlığı nasıl sona erdi?

Bingöl, ekonomik olarak güçlendikten sonra Muş ve Varto’yu hiç unutmadı. Camisinden okuluna kadar birçok eserin yanı sıra her yıl tüm öğrencilere üniversiteye hazırlık setleri gönderdi. Ancak kendisi gitmedi. Ta ki İstanbul’da düzenlenen Muşlular gecesinde dönemin Muş Valisinin ısrarına kadar. Muş ve Varto’ya gitti. Buzlar eridi ve yeni bir sayfa açıldı.

İşte o sayfanın yeniden açılması hayır kurumlarının yanı sıra Varto Meslek Yüksek Okulu binasının yapılmasını da sağladı.

Açılışın yapıldığı gün Bingöl’ün kardeşi ve bugün Bursa’dan Türkiye açılan bir marka olan BKM Kitap’ın sahibi Kutbettin Bingölbali’nin paylaşımı hikayenin belki de en duygulu bölümüne ışık tuttu.

Paylaşım, Gıyasettin Bingöl’ün, ‘50 yıl önce bir sınava girmek için Varto’ya gelmiştim. Tam karşıda bir değirmende kaldım. Amcamın oğlu da değirmen evinde kalıyordu. Gece üçe kadar oturarak sohbet ettik. Sabah sınavı kaçırdım. Sonra koşa koşa sınava gireceğim okula gittik amcam çok yalvardı sınav görevlilerine bu çocuk çok istikrarlı bir çocuk elinizi ayağınızı öpeyim bunu sınava alın amcamın o yalvarışına okul müdürü dayanamayarak beni sınava aldı’ sözleriyle başlıyor.

Finali ise Kutbettin Bingöl ise şu sözlerle yapıyor: ‘O okul müdürü o çocuğu sınava aldı ve o çocuk büyüdü o değirmenin olduğu yerde koskoca bir okul inşa etti. Gençler kendi hikayelerini yazsın diye elinden geleni yaptı. Eğitime adanmış bir ömür Gıyasettin Bingöl’

VARANK MUDANYA ÜNİVERSİTESİNDE ÖĞRENCİLERLE BULUŞTU

Gıyasettin Bingöl, tecrübeleri Bingöl ve Muş Alpaslan üniversitelerinde anlatırken, kurucusu ve mütevelli heyeti başkanı olduğu Mudanya Üniversitesi’nin ‘Tecrübe konuşuyor’ etkinliğinin bu ayki konuğu TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı, Bursa Milletvekili Mustafa Varank oldu.

Mudanya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Gıyasettin Bingöl, Rektör Prof. Dr. Emin Karip, Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz, hocalar ve öğrencilerin katıldığı programın açılışında konuşan Gıyasettin Bingöl, katılımı için Varank’a teşekkür etti.

Rektör Prof. Dr. Emin Karip’in Mudanya Üniversitesi hakkında bilgi verdiği konuşmasının ardından kürsüye çıkan Mustafa Varank, Mudanya Üniversitesinin kısa sürede Bursa’nın önemli bir markası olduğunu belirterek, “Eminim Mudanya Üniversitesi bu başarısını Türkiye geneline de yayacaktır. Gıyasettin Bingöl’e bu güzel üniversiteyi Bursa’ya kazandırdığı için teşekkür ediyorum” dedi.

Öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Varank, “Maaşlı bir işi tercih edeceğinize size girişimci olmanızı öneriyorum. Denemekten korkmayın. Artık alın teri değil akıl teri önemli’ diye konuştu.