EYT'de kafalar karıştı, Erdursun: Ok yaydan çıktı, 2022'de çözülecek

Son günlerde hükümet kanadından yapılan açıklamalar, TBMM'deki tartışmalar emeklilikte yaşa takılanların (EYT) kafasını karıştırdı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin'in EYT ile ilgili olarak 3 gün önce 'Bu konular zaten işimiz, çalışıyoruz ama karar aşamasına gelince paylaşırız' açıklaması umutları arttırmıştı. Önceki gün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın soru önergesine verdiği yanıt, ardından dün Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın 'Öncelikli gündeminde EYT ile ilgili bir çalışma bulunmamaktadır' açıklaması ise hayal kırıklığına neden oldu.

TBMM Genel Kurulu'nda da farklı açıklamalar iktidar ve muhalefet arasında tartışmalara neden oldu.

Gelinen noktayı EYT konusunu başından beri en iyi takip eden ve birçok platformda EYT'nin ne olduğunu kamuoyuna ayrıntılarıyla anlatan Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun'a sorduk.

O da sözlerine EYT'nin ne olduğunu ve kamuoyundaki erken emeklilik algısının yanlışlığını anlatarak başladı.

EYT'de milat yaş sınırının getirildiği yasal düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih olan 8 Eylül 1999. Yani bu tarihten sonra sigortalı olanlar, EYT kapsamında yer almıyor. O yüzden EYT ile ilgili yapılacak bir düzenlemenin erken emeklilik gibi algılanması yanlış.

Bu kapsamda yer alanların sayısı yaklaşık 4 milyon 800 bin kişi. Bugün yasa çıkarsa bunların zaten 2 milyonu emeklilik şartlarını yerine getirmiyor. 500-600 bin kişi hemen emekli olabilir. Geriye kalan 2 milyon 300 bin kişi ise kademeli olarak emekliliği hak eder. Geri kalan bir milyonun emekli olması ise 10 yılı bulur.

Ayrıca yasa bir kereye mahsus çıkarılsa da küçük bir kitle emekli olur ancak büyük bir kitlenin mağduriyeti devam eder. Bu kapsamda emekli olanların da maaş intibaklarının da yapılması gerekir.

Tartışmaların sonu nereye varacak? Yasa çıkar mı?

Geçmişte, 'hükümetin oyu sabit kalıyor veya artıyorsa EYT bir hayaldi' tespitini yaptığını hatırlatan Erdursun'a göre, gelinen nokta itibarıyla ok yaydan çıktı ve bu iş yüzde 80-90 çözülecek. İktidar, 2022 yılında ya meclisten çıkaracağı bir düzenleme ile veya Kanun Hükmünde Kararname ile seçim öncesi EYT yasası çıkacak.

Son kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vereceğini kaydeden Erdursun, 'Cumhurbaşkanı siyaseti bilen bir kişi siyaseti bilmeseydi halkın nabzını tutmasaydı bu kadar yıl iktidarda kalamazdı. Bu konuyla ilgili talepler çok fazla ve AK Parti bu sorunu çözme niyetinde olmazsa bu kadar yayın yapılmazdı' dedi.

Erdursun, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın en son açıklamasında önceliğimiz değil vurgusunun tamamen kabul etmeme anlamı taşımadığına da dikkat çekerek, şöyle devam etti:

'3600 konusu ve asgari ücretin ardından EYT gündeme gelecek. 2022'inin başından itibaren EYT konuşacağız. EYT konusunda ise yani seçim kararı alındıktan sonra ya da öncesinde açıklama yapılacak. Meydanlarda da 'hayırlı olsun' mesajı verilerek oy istenecek.'

Ayrıca iktidar değişse bile başta CHP olmak üzere muhalefet ilk 6 ay içinde EYT düzenlemesinin çıkarılacağı sözünü verdiğini hatırlatan Erdursun, EYT'lilerin yasa çıkmadan önce hazırlıklarını yapmalarını sözlerine ekledi.

ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ ZAMLARI

EYT'nin yanı sıra asgari ücret ve emekli zamlarının ne kadar olacağı da en çok konuşulan sosyal güvenlik konuları arasında. Erdursun'a iki konuyla ilgili beklentilerini de sorduk.

Emeklilere yılda iki kez zam yapıldığını, SSK ve Bağkur emeklilerinin maaşlarının enflasyon oranında, emekli sandığı emeklilerine ise toplu sözleşme zammının yanı sıra enflasyon farkının ödendiğini hatırlatan Erdursun şöyle devam etti:

'Temmuz, ağustos, eylül ve ekim enflasyonlarına göre enflasyon farkı 6,73. Geçen yılın kasım ve aralık ayı oranları bu yıl da gerçekleşirse buna o oranlarda eklenecek. Yaklaşık olarak yüzde 10,5-11 arasında SSK ve Bağkur emeklileri zam alır. Ayrıca seyyanen zam da yapılabilir.

Devlet memurlarının zam oranı ise 12,5-13 arasında gerçekleşir. O yüzden emekliler beklentilerini yüksek tutmasınlar. Yapılacak zamların bu oranı aşacağını sanmıyorum'

Asgari ücretin 3 bin 500- 3 bin 600 liraya geçmeyeceğini ifade eden Erdursun, şöyle devam etti:

'Asgari ücretin 4 bin lira olarak belirlenmesi çok zor. Asgari ücret konusunda devlet elini taşın altına koymuyor. Asgari ücreti sadece devlet belirlemiyor. Türkiye'de esnaf çok. Türkiye'de toplam 2 milyon firma var. Bu firmaların yüzde 96'sında birle dokuz arasında işçi çalışıyor. Devlet elini taşın altına koymadan asgari ücretin tüm maliyetini işverene yüklerse işsizliğe neden olur. Sigorta pirim maliyetinin bir miktar düşürülüp aradaki farkı işçinin cebine koyarsa bu şekilde 3 bin 600'ün üzerine çıkabilir'

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN BOSNA MESAJI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son dönemde Bosna Hersek'te meydana gelen siyasi krizle ilgili güncel durumu görüşmek üzere Boşnak kökenli dernek temsilcileri ile bir araya geldi.

Görüşmeye TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu, AK Parti Bursa Milletvekili TBMM Bosna-Hersek Dostluk Grubu Başkanı Refik Özen, AK Parti Bursa Milletvekili Ahmet Kılıç, RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp de katıldı.

İstanbul'da Huber Köşkü'nde gerçekleşen görüşmede Erdoğan, endişeye gerek olmadığını ifade ederken, karşılıklı güven, diyalog ve diplomasi ile sorunların en kısa sürede çözüleceğine inandığını belirtti.

Görüşmede Erdoğan, Türkiye ile Bosna Hersek'in asırlardır güçlü bir bağa sahip olduğunu vurgulayarak, Türk milletinin de tarihin her döneminde Bosna Hersek ve Boşnakların yanında olmayı kendine görev bildiğini kaydetti.

Kendisi de Sancak kökenli olan RUMELİSİAD Başkanı Zarif Alp de yaptığı açıklamada, görüşmede Bosna Hersek'teki güncel durumla ilgili karşılıklı fikir alışverişinde bulunduklarını belirterek, 'Kendisi, Bosna Hersek'in çok kültürlü ve etnik kimlikli yapısının korunarak istikrara kavuşması için hiçbir ayrım yapmadan, her zaman olduğu gibi bundan sonra da destek vermeye devam edeceklerini vurguladı. Boşnak kökenli dernek temsilcileri olarak bizlerin fikirlerini çok önemsediğini de kaydetti. Umuyorum ki bölgedeki tansiyon en kısa sürede diner. Her alanda karşılıklı iş birliğimizin daha da güçlendirilmesini ve tüm Balkanlar'da olduğu gibi Bosna Hersek'te de siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanmasını temenni ediyoruz' dedi.