Hava Durumu

İMO Başkanı sonunda isyan etti

Yazının Giriş Tarihi: 30.04.2025 08:02
Yazının Güncellenme Tarihi: 30.04.2025 08:03

Marmara bölgesi geçtiğimiz günlerde 6,2 ile bir kez daha sarsıldı.

Silivri açıklarında meydana gelen depremin ardından ekranlarda yine tanıdık bir sahne vardı: Haritaların önünde ellerini açıp kapayan profesörler, rengarenk fay hatları ve umut cümleleri...

“Bir şey olmaz” diyenle “her an olabilir” diyenin aynı masada oturduğu, bilginin yerini belirsizliğin aldığı saatler.

Oysa asıl önemli olan kentleri dirençli hale getirmek.

Bursa’da ise bu işin uzmanları olması gereken gündemi konuşuyor ve mesajlar veriyor. Bunlardan Biri de İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem. Erdem ve yönetim kurulu üyeleri Ayşegül Özbek Erdem Yardımcı, bünyesinde, AS TV, Bursa Hakimiyet Gazetesi, Radyo S ve bursahakimiyet.com.tr’nin bulunduğu ACG Medya’yı ziyaret ederek Genel Müdür Sedat Kızılcıklı, Genel Koordinatör Ercan Yenice ile görüştü.

Görüşme sonrası Erdem ile gündemi belirleyen depremi ve dirençli kentleri konuştuk.

Serdar Atilla Erdem meseleyi baştan ortaya koyuyor: “Depreme odaklanmayın, deprem olacak zaten. Mühim olan şehirleri dirençli hale getirmek.”

Doğru söze ne denir!

Bugün olur, yarın olur, 5 büyüklüğünde olur, 7 olur...

Bunlar bilimsel tartışmalar. Ancak bilimin bize söylediği başka bir şey daha var: Deprem öldürmez, ihmal ve binalar öldürür.

Türkiye’de her büyük felaketten sonra aynı cümle kurulur: “Bu bir milat olacak ve bu son olsun” Ama son olmaz ve ders almadığımız gibi çabuk da unuturuz….

Çünkü biz konuşmayı seviyoruz, uygulamayı değil. O yüzden Başkan Erdem’in isyanı yerinde: “Artık konuşmak değil, harekete geçmek zorundayız.”

Erdem’in verdiği örnek düşündürücü: 1999 Marmara Depremi ile eşzamanlı olarak Şili’de de büyük bir deprem oluyor. Can kaybı 30 bin civarında. Aynı şiddete yakın bir deprem 2023’te tekrar yaşanıyor. Biz de Kahramanmaraş merkezli 11 ilde can kaybı 50 bin Şili’deki can kaybı 15.

Yani 25 yılda biz kötüye gitmişiz. Şili ne yaptı? Yapısal dönüşüm gerçekleştirdi, bilimden şaşmadı. Biz ise hâlâ kimin yetkili olduğu, kimin ne yapacağı konusunda bocalıyoruz.

Serdar Atilla Erdem, her toplantı da önerisini tekrarlıyor.

Yapı stoku envanteri çıkarılmalı. Kaç bina var, hangisi kaçak, hangisi güçsüz, hangisi can alıcı potansiyele sahip... İMO Bursa Şubesi destek vermeye hazır. Erdem açık konuşuyor: “Yeter ki protokol yapılsın, 100 kişilik teknik ekip sahaya çıksın.”

JICA ile yapılan mevcut çalışma kıymetli. Ama eksik. O veriler 2002 ruhsatlarına dayanıyor. Oysa Bursa’da 6 kat ruhsatlı binanın 8-10 kata çıktığını sokaktaki çocuk bile biliyor. Gerçek veriler olmadan kentsel dönüşüm stratejisi de kent anayasası da bir de yığınından öteye geçemez.

İSTANBUL’A YARISI BİZDEN, BURSA’YA NE ZAMAN?

Kentsel dönüşümde en büyük sorun güven. Vatandaş ne alacağını bilmiyor, belediye ne vereceğini açıklamıyor. Bu belirsizlik içinde kimse elini taşın altına koymuyor. Oysa Serdar Atilla Erdem burada da yol gösteriyor:

“Vatandaş ne kadar emsal artışı alacağını, neden feragat edeceğini bilmeli. Birebir daire beklememeli. 130 metrekare yerine 90 metrekare alır ama evi sağlam olur, değeri 3 kat artar.”

Formül net. Şeffaflık, adalet, planlama. Bunu sağlayacak olan da yerel yönetimdir. Belediye mahalle mahalle planlama yapmalı, kamu otoritesi vatandaş ve müteahhidi bir araya getiren adil bir zemini kurmalıdır.

Vatandaş haklı olarak soruyor: “İstanbul’da yarısı bizden kampanyası var, Bursa birinci derece deprem bölgesi ama burada neden yok?” Erdem’in cevabı da açık: “Bursa İstanbul’dan daha riskli.” O halde devlet, aynı hassasiyeti burada da göstermeli.

Kentsel dönüşüm sadece belediyenin değil, devletin, vatandaşın ve meslek odalarının ortak sorumluluğu olmalı.

Başkan Erdem’in cümlesiyle noktalayalım:
Uyarmaktan bıktık, artık isyan ediyoruz.”

Bu yalnızca bir meslek odası başkanının değil, bu şehirde yaşayan her bir yurttaşın feryadıdır. Harekete geçmek için daha ne bekleniyor? Kentsel dönüşüm, mühendislik yetkinliği, yapı stoku envanteri, finansman desteği... Hepsi çözüm bekliyor. Ama önce irade gerekiyor.

Bursa, kaderine mahkûm edilmesin. Çünkü depremler konuşmaz, gelir. Ve geldiklerinde bizi ne söylediklerimiz ne unvanlarımız ne vaatlerimiz korur. Sadece yaptıklarımız.

İMO BURSA ULAŞIMINI MERCEK ALTINA ALIYOR

İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi, deprem ve kentsel dönüşümün ardından bu kez ulaşımı mercek altına alıyor.

3 Mayıs Cumartesi günü düzenlenecek ‘Ulaşım Paneli’ne oturum başkanlığını Doç. Dr. Bahadır Yılmaz’ın yaptığı birinci oturumda, Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Turhan Aslan, AYGM Genel Müdürü Dr. Yalçın Eyigün, Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Vefa Akpınar konuşacak.

Bu oturumda, ‘Neden yeni yollar trafiği çözmez, ulaşımın ekonomik mantığı’ ve ‘Hava alanı ve yol beton kaplama uygulama hataları ve çözümleri’ konuları ele alınacak.

Prof. Dr. Turan Aslan’ın yöneteceği ikinci oturuma ise konuşmacı olarak Bursa Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahadır Yılmaz, Bursa Büyükşehir Ulaşım Dairesi Başkanlığı Yol Yapım Şube Müdürü Ali Altınoğlu, İnşaat Mühendisi Cengiz Duman katılacak.

Bu oturumda da ‘Bursa’da geleceğin yol kaplamaları, akıllı ve sessiz asfalt uygulamaları’, ‘Karayolu proje ve uygulamalarında sürdürülebilirlik, temel ulaşım perspektifi’ ve ‘Bursa’nın hava yolu ulaşımı, ulusal ve uluslararası kullanımdaki konumu’ konuşulacak.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.