Bursa kamuoyunun 25 yıldır başta eğitim olmak üzere güncel olaylarla ilgili renkli protesto gösterilerinden tanıdığı Selçuk Türkoğlu’nu Türk Eğitim Sen Bursa 2 No'lu şube başkanlığından ve Türkiye Kamu Sen Bursa il temsilciliği yaptığı dönemden beri tanıyorum. Türkoğlu, Haziran 2015’te istifa ederek, MHP’den aday olmuş ve listede sekizinci sırada yer bulmuştu.
Daha sonra yeni kurulan İYİ Parti’ye geçen Türkoğlu, önce il başkanlığı ardından da Bursa Milletvekili oldu. Aynı renkli konuşmalarını TBMM’ye taşıyan Türkoğlu, 31 Mart’ta dönemin İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener tarafından Bursa Büyükşehir Belediye başkan adayı olarak gösterildi ancak seçilemedi.
AS TV’de yayınlanan Gözlem Kulesi programına konuk olan Türkoğlu ile çiftçilerin eyleminden İYİ Parti’deki gelişmelere ve yerel yönetimlerin çalışmalarına kadar bir çok konuyu ele aldık.
Programa şu soruyla başladım.
‘Siz alanlarda yıllarca hak mücadelesi için mücadele ettiğiniz. Türkiye’de kamuoyu oluşturan sendikacılardan biriydiniz. Eylemlerinizde politikacılara seslenirdiniz. Şu anda çağrı yaptığınız tarafa geçtiğiniz. Hayal ettiğinizle Ankara’da karşılaştığınız gerçek arasındaki fark var mı?’
Yaptıkları hak arama mücadelesinin dostlar alışverişte görsün ya da internetten sosyal medya sendikacılığı olmadığını, dişe diş kora kor bir mücadele verdikleri belirterek, o günlerden kendisine 30’un üzerinde davanın miras kaldığını hatırlattı.
Türkoğlu, o günlerde yaptıkları mücadelenin de bir nevi siyaset olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:
‘O yüzden TBMM bizim için pek bilinmedik bir şey olmadı. Ama şunu gördüm. Bu tek adam sistemi net bir şekilde bütün gücü ağırlığı yetkiyi saraya vermiş. TBMM ve ne yazık ki bunu iktidar açısından söylüyorum. İktidar milletvekili açısından söylüyorum. Bildiğiniz sarayın sekretaryası haline dönüşmüş. Mesela, O kadar bariz bir yanlış var hata var ki komisyonlarda itiraz ediyor. Bakanlar meclisten değil. Bırakınız muhalefet milletvekillerini iktidar milletvekilleri görüşmüyorlar. Genel müdürden bile randevu alamıyorlar. Bu sistem topyekun Türkiye Cumhuriyeti’nin demokrasinin ve millet iradesinin hayat bulması gerektiği gazi meclisi etkisiz kılmış’
Peki, Bursa vekillerinin durumu?
TBMM’de mevzu Bursa olduğu sürece rozetsiz milletvekilliği yapmaya gayret ettiğini kaydeden Türkoğlu, gördüğü eksikliği ise şöyle anlattı:
‘Bir buçuk yıla yaklaşıyor 20 tane Bursa milletvekili var. Defalarca sohbetlerde söylüyorum. Siyasi kaygılardan uzak, Bursa’nın acil ve öncelikleri için bir araya gelelim. Yemekhanede, kulislerde görüşüyoruz. Bu iktidar partisine yakışır bir gün Bursa gündemli toplanalım Bursa’nın acil işleriyle alakalı Ankara’da bir lobi faaliyeti varsa biz de destek olalım. Biliyorum sen bakanından randevu alamıyorsun topu bize atın gidip kapı tekmeleyelim. Ama olmadı’
‘Bursa’nın Ankara’da sahibi yok’ diyen Türkoğlu, ‘Bursaspor bir kampanya başladı. 20 vekiliz üç kişi vaadini yerine getirdi biri de ben. Olmaz böyle Bursa’nın sahipsiz olduğunu bir kez daha hatırlatayım. Ben üzerime düşeni yapıyorum. Rozetsiz istediğiniz yerde buluşalım. Nerede bizim hızlı trenimiz nerede Görükle hattı. Şehir hastanesine gidecek hatta bir ton kazık yedik. Bunlara bakalım. Bunun önünü iktidar açacak biz iyi niyetle orada yer alalım’
GENEL BAŞKAN ÇİFTÇİLERİ İÇİN GELİYOR
Bursa bir haftadan beri ürünü tarlada kalan çiftçilerin eylemini konuşuyor. Selçuk Türkoğlu da köy köy gezerek çiftçilerin dertlerini dinleyen vekillerden biri.
‘Çiftçi tam anlamıyla üreterek yok oluyor. Üreterek iflas ediyor. Çiftçi çalışarak batıyor’ diyen Türkoğlu şöyle devam etti:
‘Karacabey, salçalık domatesin en büyük üretim bölgesi. Geçen yıl salçalık domatesin taahhüt alım fiyatı 3,5 liraydı. Geçen yıl anca kurtarıyordu. Bu yıl taahhüt fiyatı yine 3,5 lira. Asıl kriz şu geçen yıldan bu yana maliyetler minimum yüzde 100 artmış. Mazot., gübre, işçilik fide, elektrik sulama hepsi, Hatta yüzde yüzden fazla artmış. Gelin görün ki fiyat yeni aynı. Bu da yetmezmiş gibi taahhüt fazlası ürünün fiyatı bir lira 80 kuruşa kadar düştü. Çiftçi kardan vazgeçmiş rezil olmamak için 3,5 liraya razı. Borcunu ödemek için. Yarıdan çoğunun tarlası traktörü ipotekli. Geçen yıl sekiz kilo domatesi verince bir litre mazot alıyordu. Bu yıl 2 liradan verdiği zaman 23 kilo domates satacak ki bir litre mazot alsın. Şimdi çiftçinin artık iflas ettiğini öldüğünü anlatmak için ne gibi rakam koymak lazım’
Türkoğlu şunu da ekledi: ‘Böyle devam ederse üretici ölürse toprak ölür. Toprak ölürse memleket ölür. En büyük stratejik alandır tarım. Dünya buraya doğru gidiyor gıda savaşları başlayacak’
Türkoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Musavvat Dervişoğlu’nun çiftçilerin sesi olmak ve onlarla buluşmak için 19 Ağustos’ta Bursa’ya geleceğini ve aynı gün Karacabey meydanında üreticilerle buluşacağını sözlerine ekledi.
TÜRKOĞLU: YEREL SEÇİMDE RİSK ALDIK BEDELİNİ DE ÖDEDİK
Bu günlerde siyaset gündeminde en çok İYİ Parti yer alıyor. Türkoğlu’na bunun nedenini sorduk. O da yanıtladı:
‘Genel seçimlerde yüzde 10 oy aldık ve grup oluşturduk. Yerel seçimlerde ise biraz da bizim partimizin tercihinden kaynaklanan özü başına diye tarif ettiğimiz hür müstakil seçime girme kararı riskli bir karardı ve bu riskin de bedelini ödedik. Genel başkan da başarısızlık halinde aday olmayacağını söyledi ve bu sözünü yerde bırakmadı. Üst üste seçim yenilgisi ve üç adaylı kongre süreci yaşadık. Bize çok fazla müdahale ediliyor. Çünkü kim ne derse desin halen alan ve temsil itibarıyla iktidarın alternatifi görülebilecek yer bizim konuşlandığımız yer. Bizim seçmenimizin oylarıyla CHP birinci parti oldu. Bursa’da genel seçimlerde 263 bin oy almıştık genel seçimde. Yerel seçimde ben adaydım 43 bin oy aldık. Altı ay içinde 220 bin oy niçin vazgeçti. Toplum değişime karar vermişti. Kazanacak adaya yöneldi. Bize de bunu dedi ama biz bu işareti alamadık almadık. Alamayınca millet böyle bir tercihte bulundu. Bunun faturasını biz ödedik. Derslerimizi aldık.’
Erken seçim beklentisiyle ilgili soruya karşılık da Türkoğlu, ‘Erken seçimle ilgili tavrımız çok net. Erken seçim geldiği anda biz buna evet diyoruz’ dedi.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in ilk dört ayını da değerlendirerek, ‘İcraatlarını yakından takip ediyoruz. Seçim kampanyasında kavgayı biz yaptık. Seçimi gülümseyen Bozbey aldı. Nasıl ki il başkanlığım döneminde yerel yönetimlerin karnesini çıkardıysak 31 Mart 2025’te Bozbey’in de bir yıllık karnesini çıkarıp Şehreküstü meydanına asacağız. Eksik gördüğümüze itiraz edeceğiz doğru yaptığı bir şey varsa tebrik edeceğiz. Bu bizim millet adına görevimiz. Dört ay bu işleri görmek için biraz erken. Vicdanlı olmak lazım. 20 yıllık iktidardan devraldılar. Buradan şu çıkmasın. Yakın akrabalarıyla ilgili tasarrufları olunca ilk tepkiyi biz koyduk. Dedik ki bu ülkede nepotizm belasını AK Parti alıştırdı o getirdi. Aynı çirkinliği yapamazsın diye karşı çıktık. Sonradan kısmı bir geri adım attı’ diye konuştu.