'Kaçak yapı zaptını alan il başkanına koşuyor'

Başta Bursa olmak üzere şehirlerin çarpık gelişmesindeki en önemli faktörlerden biri kaçak yapılaşma.

Peki, kaçak yapı neden önlenemiyor?

Yapı polisi kurulmasını öneren İMO Başkanı Albayrak, bunun nedenini başlıktaki sözlerle açıkladı.

ASTV'de yayınlanan Gözlem Kulesi'nin konukları olan Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek ve İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Mehmet Albayrak ile TBMM Deprem Zararlarının Azaltılması Komisyonu, kaçak yapılaşmanın önlenmesi için yapılacak çalışmalar ve kentsel dönüşümü konuştuk.

AK Parti Bursa Milletvekili Ahmet Kılıç'ın da bulunduğu komisyonun çalışmalarını çok önemsediklerini vurgulayan Albayrak, komisyona yaptıkları önerileri Kılıç'a teslim ettiklerini söyledi.

Albayrak, önerileri arasında, bina envanterinin zorunlu hale getirilmesi ve kaçak yapılaşmanın önlenmesi için yapı polisi kurulmasının yer aldığını ifade ederek, kaçak yapılaşma konusuna şu sözlerle detaylandırdı:

' Bursa yüzde 50'si çarpık yapılaşmış bir kent. Yapı polisi uygulaması olsaydı belki bu kadar kaçak yapı inşa edilemeyecekti. Mevcut şartlarda kaçak inşaatı önleyemiyoruz. Yapı kontrol ekipleri zabıt tutuyor. Vatandaş alıp o zabıtla A veya B partisinin il başkanının yanında soluğu alıyor. Parti farkı da yok. Böyle kötü işleyen bir sistem var. Yapı polisi uygulaması olursa çok hızlı tespitle yapılmadan müdahale edilir'

Kurulmasını önerdikleri yapı polisinin belediyelere değil direkt bakanlığa bağlı bir genel müdürlük olarak görev yapması gerektiğini sözlerine ekledi.

Kaçak yapının yanı sıra ruhsatlı da olsa yapıların kontrolünün belirli periyotlarda yapılması gerektiğinin altını çizen Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek, bakanlığın bu konuda hazırlık yapmasının sevindirici olduğuna dikkat çekti.

Aklın yolu bir aslında. Yeni bir otomobil aldığınızda ilk üç yıl fenni muayene istemiyor. Ardından iki yılda bir kontrol ettirmeniz gerekiyor. Oysa 1975 yılından beri insanların oturduğu evlerle ilgili hiçbir denetim yok.

Bu hatırlatmamı İMO Başkanı Albayrak, 'Bizim vatandaşımız arabasına gösterdiği önemi evine göstermiyor. Sıkıntısı burada' sözleriyle tamamladı.

Programda konuştuğumuz dönüşümle ilgili Mimarlar Odası, İMO, BTSO İnşaat Konseyi ve İMSİAD bir süreden beri durum tespiti ve öneriler için toplantılar yapıyor.

Bursa için bir model oluşturulmasının hedeflendiği toplantılarla ilgili bilgi veren Şimşek, '2015'ten sonra Bursa'da kentsel dönüşüm konusu kangren oldu ve kaldı. Bu süreçte odamız aktif rol oynadı ve haklı olduğumuzu tarih gösterdi. Ancak bundan sonra ne yapmamız gerektiğine hep birlikte karar vermemiz gerekiyor' dedi.

Bu toplantılar sonunda bir model ortaya çıkacağını ve bunu belediyelere sunacaklarını anlatan Şimşek, 'umarım belediyeler sözlerimize kulak verir' dedi.

Kentsel dönüşüm konusunda bir bilgi kirliliği olduğunu ifade eden Albayrak da, şunları söyledi:

'Kentsel dönüşümde ana ilkeler belirlenip bunun dışına çıkılmayacak. İlkeleri raporumuzda yer alacak. Belediyeler kabul ederse planlar konusunda desteğe hazırız. Aynı taraftayız. Hepimiz Bursa'nın yaşanılır bir şehir olmasını istiyoruz'

EVLAT NÖBETİNDEKİ ANNELERE BURSA'DAN KESTANE ŞEKERİ

Diyarbakır annelerinin terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbetleri devam ediyor.

Nöbetin 579'uncu gününde 220 ailenin Bursa'dan ziyaretçileri vardı. AK Parti Bursa Milletvekilleri Muhammed Müfit Aydın ve Osman Mesten, AK Parti MKYK Üyesi Alaattin Parlak ile birlikte anneleri ziyaret ettiler.

Anneleri dinleyen Aydın ve Mesten, Bursa'dan getirdikleri kestane şekerini de onlara ikram ettiler.

Evlat nöbeti tutan mazlum ailelerin bir devrim yaptıklarını ifade eden Aydın, 'O güne kadar pek fazla seslendirilmeyen çocukların anne babalarının nöbeti bir milat oldu. Kimse konuşamıyordu. Bu mazlumlar da suskun bir şekilde evlerinde kalıyorlardı. Fakat şimdi hepsi geliyor acı ve ızdıraplarını ülkü ve dünya ile paylaşıyor' dedi.

Aydın, buraya gelen insanların siyasi bir düşünce ile hareket etmemesi ve empatide bulunmalarını isteyerek, konuşmasını şöyle tamamladı:

' Sizin çocuğunuz gittiği zaman nasıl ciğeriniz yanacaksa bunların hepsinin ciğeri ondan dolayı yanıyor. Hepsi elleri öpülesi annelerimiz olarak tarihe geçtiler. Bundan sonra da unutulmayacak şekilde tarihte yerlerini aldılar. İnşallah en kısa zamanda da hepsi çocuklarına kavuşurlar'

Osman Mesten de, annelerin direncine şahitlik ettiklerini ve onları destelediklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

'Annelerin inancı inşallah PKK'yı yenecek. 40 yılı aşkındır 10 binlerce insanımızın kanını döken bu örgüt, inşallah annelerimizin güçlü direnci, imanı ve inancı sayesinde yok olacak. Artık ne Diyarbakır'dan ne de başka yerlerden PKK'ya eleman devşiremiyorlar, çocukları kaçıramıyorlar'

ZOR KARARDI AMA TERCİHİM TÜRK BİLİM İNSANLARINDAN YANA

60 yaş üstüne aşılama sırası geldikten sonra bundan sonra bizde diye sevinmeye başlamış ve hesap yapar hale gelmiştim.

Daha öğretmenler, polisler ve diğer risk altındaki meslekler varken bizimki mayıs haziranı bulur diye düşünürken Bursa Gazeteciler Cemiyeti'nin mesajı üzerine gazetecilere de aşı randevusu verildiğini haberi geldi.

Tam sevinirken, tercihler arasına Biotech aşısının konulması açıkçası kafamı karıştırdı. Tek tercih varken tereddüt de yoktu. Vur sinovac'ı gitsin...

Şimdi Biontech mi Sinovac mı? Karar vermek zordu. Gazeteci arkadaşım Selahattin Adıgüzeller'in yazdığı gibi yağmurdan korunmak için şemsiyenin markasına mı bakarsın.

Ne yazık ki baktık Selahattin ve tercihimi Türk bilim insanlarından yana kullanarak, Biontech'i tercih ettim.

Dün de Gemlik Devlet Hastanesi'nde aşıyı yaptırdık.