Hava Durumu

Kurtuluş Savaşı Destanı, bu tarihi evde yeniden canlanacak

Yazının Giriş Tarihi: 27.02.2022 07:53
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.03.2022 01:09

Bu yıl 11 Ekim’de, Ulusal Kurtuluş savaşının ardından cumhuriyete giden yolda ilk imzanın atıldığı Mudanya Mütarekesi’nin 100’üncü yılını kutlayacağız.

Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, 100’üncü yıl kutlamaları için geniş kapsamlı bir kutlama programı düzenlemeyi her platformda sık sık dile getiriyor. Kutlama programında yer alan sürpriz projeyle ortaya çıkacak olan görkemli eseri, Mudanya Belediyesi Danışma Kurulu’nda yer alan ÇEKÜL Vakfı Başkan Yardımcısı Mithat Kırayoğlu, katıldığı ASTV’deki Gözlem Kulesi programında açıkladı.

Mudanya Belediyesi geçen yıl eylül ayında tarihi Girit Sokağı’nda ilçenin önemli simge yapılarından biri olan üç katlı ahşap konağı kamulaştırdı. 150 yaşındaki konağın kamulaştırılması dolayısıyla açıklama yapan Türkyılmaz, binanın restore edilerek kültür merkezi ve müze ev olacağını açıklamıştı.

Kamulaştırmanın ardından proje danışma kurulunda ele alınarak şekillendi. Konak, aslına uygun olarak restore edilerek, 1919-1923 Destan ve Onlar adlı müzeye dönüştürülecek. Tabii buna bir sanatçı eli değecek.

ÇEKÜL Vakfı Kurucular Kurulu Üyesi Türkiye’nin yaşayan en büyük ressamlarından biri olan aynı zamanda heykeltıraş, şair ve yazar Gürol Sözen, 50 yıldan beri Kurtuluş Savaşı destanının resimlerini yapıyor ve bunları satmıyordu. Kırayoğlu ve danışma kurulunun önerisi üzerine müze fikri İstanbul yerine Mudanya’ya alındı.

Bu konuda hikayesi olmayan kentlerin bile müzeler yaptığına dikkat çeken Kırayoğlu, ‘ Bizim böyle bir hikayemiz var ve bu güne kadar yapamadık. Binanın kamulaştırılması, Sözen’in teklifi kabul etmesi büyük bir gelişme. Çünkü savaş Mudanya’da bitti ve bu savaşın destanı da en güzel Mudanya’da anlatılır’ dedi.

Kurtuluş savaşının top tüfekten ibaret olmadığına işaret eden Kırayoğlu, Nazım Hikmet’in eserinde olduğu gibi Kurtuluş Savaşı Destanı’nın sivil kahramanları, kağnısıyla silah taşıyan kadınları, her şeyini vakfedenleri ve ölümü özel alan sivilleri olduğunu vurguladı.

Sözen’in koleksiyonu zenginleştirmek amacıyla başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere coşkuyla müthiş portreler yapmaya devam ettiğini kaydeden Kırayoğlu, müzenin bir senaryo eşliğinde müzik ve doğal seslerle birlikte destana yakışan bir yapıda hazırlanacağını söyledi.  

Peki, 11 Ekim’e yetişecek mi?

Binayı incelediklerini ve dışarıdan yıpranmış olsa da ana iskeletinin iyi durumda olduğunu ifade eden Kırayoğlu, şöyle devam etti:

‘Binayı yıkmadan tam restorasyonla elden geçireceğiz. 4 katlı 150 yıllık bir bina. Muhteşem bir yapı kendisi müze olacak özellikte ve yapımının hakkını verecek bir işlevle dolduruyoruz. Böylece mütareke kenti kimliği daha anlamlı hale gelecek. Kuruldan istediğimiz gibi onay alırsak ihale süreci 2,5 ay. Hızlı bir şekilde çalışma yapılırsa yetişir’

TİRİLYE'DE YOLUN SONUNDA UNESCO VAR

Hayri Türkyılmaz’ın en önemli projelerinden birini de Tirilye’de yürütüyor. Tirilye’nin bugüne kadar betona esir olarak korunmasında Mithat Kırayoğlu’nun büyük rolü var. Daha önce dinlediğim bu ayrıntıyı programda bir kez daha anlattı.

Kırayoğlu, 1989 yılında Bursa Belediye başkanı adayıdır. Kendisi seçilemez ama Tirilye Belediye Başkanı Fuat hoca seçimi kazanınca Kırayoğlu’nun arar.

Esprili bir kişiliğe sahip olan başkan, ‘Seçimi kaybettiğine çok sevindim. Hemen şimdi Tirilye’ye geliyorsun burada ne yapacaksak birlikte yapalım’ teklifini getirir.  Kırayoğlu da mimarlar odasından arkadaşlarıyla bir gönüllü ekibi kurarak çalışmaya başlar. 15 hektarlık Tirilye kentsel sit, bundan daha büyük çevresindeki alan da doğal sit ilan edilir. Anıtlar kurulu da onaylar.

Bu çalışmanın Tirilye’nin bugünlere gelmesini sağladığının altını çizen Kırayoğlu, ‘Çünkü kentler etrafında beton yapılar yükselmeye başlayınca teslim oluyor. Tıpkı Bursa gibi. Tirilye’deki ikili koruma hem kenti hem de çevresini korudu’ dedi.

Geçen zaman içinde Tirilye’nin eskimeye devam ettiğini, insanların terk etmeye başladığını kaydeden Kırayoğlu, şöyle devam etti: 

‘Biz, gün gelecek Tirilye’nin şansı dönecek düşüncesiyle teselli buluyorduk. Buraya başka bir gözle bakan bir yerel yönetim önderliği gerekiyordu. Hayri Türkyılmaz dönemiyle bu başladı. Taşmektebin restorasyonu Tirilye’nin kaderinin değiştiği gün oldu. O zaman projenin adını şöyle koymuştuk. Trilye’nin geleceği ve UNESCO’ya giden yol. Taşmektep bunun lokomotifi oldu’

Restorasyonun tamamlanmasının ardından sırasının taşmektebin işlevlendirilmesine geldiğini kaydeden Kırayoğlu’nun verdiği bilgiye göre, binanın bir bölümü Taşmektep Akademi olacak. Bir nevi halk okulu. Çocuklar, gençler, kadınlar meslek edinme kursları, güzel sanatlar, gastronomi eğitimi verilecek.  Diğer bölüm ise Mudanya tarihinin anlatıldığı kent müzesi olarak düzenlenecek. 

Eğitim bölümünün diğer bir işlevi ise dünyanın her yerinden gelecek lisansüstü öğrencileri için yaz okulu olacak. Tıpkı Harvard’ın bir zamanlar Cunda Adası’ndaki yaz okulu gibi…  Ayrıca burada Pizza Üniversitesi ile Prof. Dr. Mustafa Şahin’in yürüteceği proje ile su altı arkeolojisi için dalgıç okulu açılacak. ÇEKÜL’ün yaz okulu da Tirilye’de olacak. 

Asıl önemli çalışma ise yıllardan beri sabırla kentlerini koruyan Tirilyelilerin gelir elde etmeleriyle ilgili konuda yapılacak. Restore edilen belediye binasında çalışacak belediye görevlileri, Tirilyelilerin pansiyonculuğa geçişiyle ilgili destek olacak.   Tünelin sonunda ise UNESCO Dünya Mirası listesine girmek var. Kırayoğlu’na göre, Mudanya giremez ama Tirilye hem tarihi hem de zeytin gibi doğal zenginliği ile mutlaka UNESCO Dünya Mirası listesinde kendine yer bulacak.

DANIŞMA KURULUNDA KİMLER VAR?

Hayri Türkyılmaz, bu projeleri hayata geçirirken, sonu Tarihi Kentler başta olmak üzere Mudanya Belediyesi’ne birçok ödül kazandırdı. Bu çalışmalar devam ederse daha bir çok ödül alacak.

Elbette ki Danışma Kurulu bu yolculukta büyük önem taşıyor. Kurulda yer alan Kırayoğlu, görevlerinin sınırlı olduğunu ve Mudanya’nın doğal ve kültürel mirasının korunmasıyla ilgili proje geliştirdiklerini ve bu projelerin hayata geçiş modellerini oluşturmaya katkı sağladıklarını söyledi. Kurulda yer alan isimler ise şöyle:

‘Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu, Prof. Dr. Mustafa Şahin, Prof. Dr. Hatice Şahin, Prof. Dr. Nevin Özkan, ÇEKÜL Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Şehir Plancısı Faruk Göksu’ 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.