Hava Durumu

Milli savunma sanayi ve tam bağımsız Türkiye

Yazının Giriş Tarihi: 03.03.2020 08:11
Yazının Güncellenme Tarihi: 03.03.2020 08:11

Türkiye'nin kendi çıkarları ve ulusal güvenliği adına bağımsız adımlar attığı dönemlerde neler yaşandığını görüyoruz.
Kıbrıs Barış Harekatı sonrası ABD'nin silah ambargosu dönemi işin kırılma noktalarından biriydi. Daha sonra terör örgütünün 1984'te başlattığı eylemlere karşı Türk Silahlı Kuvvetleri'nin operasyonel gücünü dış bağımlılığın nasıl etkilendiğini Güneydoğu'da görev yaptığım yıllarda gördüm.
Bir yandan terör örgütlerine destek çıkan batı, diğer yandan mücadele için her türlü silah ve teçhizatın pazarlamasını yapıyordu. 'Sınırdan ge-çişlerin önlenmesi için size termal kamera lazım, birliklerin intikali ve alan güvenliği için en iyi helikopter bizde' bunlar sadece birkaçı. Aklınıza gelen tüm teçhizatları satmak için ABD ve Avrupa ülkelerinden şirketler Güneydoğu'ya adeta kamp kurmuştu.

Bir gün ABD'li Skorsky, ertesi hafta Alman Bolkow, bir ay sonra Fransız Puma test uçuşları ve tanıtım için geliyordu. Ruslar da o günlerde sıraya girmişti.
Ha bu arada. İşlerine gelmeyen gelişmelerde verdikleri teçhizat kullanıldığında ise nota verip ambargo tehditleri savuruyorlardı. Hiç unutmam Doğu ve Batı Almanya'nın birleşmesinden sonra Doğu Alman askerlerinden kalan değişik görünümlü miğferler TSK'ya verilmişti. Sonra Güneydoğu'da kullanılıyor diye ihtar göndermişlerdi.
Tüm bu süreçlerden geçen Türkiye, kendi çıkarları için her adım attığında karşılaştığı zorluklara göğüs gererken, çok önemli bir hamle de gerçekleştirdi. Yerli ve milli savunma sanayinde son 10 yılda önemli gelişmeler katedildi.
Suriye rejim güçlerinin hain saldırısı sonrası gerçekleştirilen harekatta yerli ve milli savunma sanayinin geldiği nokta İHA ve SİHA'ların başarısıyla bir kez daha gözler önüne serildi.
ABD'li milyarder girişimci Elon Musk, F-35'ler yerine kendi önerdiği insansız araç projesini önerdiği gün Türkiye, sürü drone'lar kullanarak, Suriye rejim güçlerini bozguna uğratıyordu. Hem de Musk'ın anlattığı sistemle...

AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanvekili olduğu için konuyu yakından takip edenlerden biri.
Geçtiğimiz aylarda çektirdiği insansız hava aracı ANKA ile fotoğrafını sosyal medyadan paylaşan Refik Özen'e göre, savunma sanayinin tarih yazdığı bu günlerde yüzde 75 yerlilik oranına ulaşıldı. Türkiye bunu daha ileriye götürmek zorunda. Tam bağımsız Türkiye'nin yolu buradan geçiyor.
Bu konudaki gelişmeleri sayılarla da ifade eden Özen'in verdiği bilgiye göre, 2002'de 5 milyar dolar bütçeli savunma sanayi projeleri yürütülürken bugün 60 milyar dolarlık proje hacmine ulaşıldı. 2002'de bir milyar dolar olan ciro rakamı bugün 8,76 milyar dolar ve 2002'de 248 milyon dolar ihracat miktarı 2,5 milyar dolara ulaştı.
Yerli ve milli savunma sanayide insansız hava araçlarının yanı sıra Altay tankı, Piri Reis denizaltısı Atak helikopteri Gökbey, Kirpi, Hürkuş, Hürjet, MPT 76 piyade tüfeği projeleri de başarıyla yürütülüyor.
Savunma sanayinde Bursa'nın rolü de büyük. Otomotiv ve metal sanayindeki Bursa deneyimi yeni projelerle savunma sanayine aktarılıyor. Bursa'dan Ermaksan'ın lazer teknolojisindeki başarısı savunma sanayine güç katan projelerden sadece bir tanesi.

MEHMETÇİĞE BURSA DESTEĞİ

Bursa'da faaliyet gösteren 90'a yakın iş dünyası ve sivil toplum kuruluşu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin İdlib'te yürüttüğü 'Bahar Kalkanı Harekatı'na tam destek verdi.
Ellerinde Türk bayraklarıyla salonu dolduran iş dünyası ve STK temsilcileri adına hazırlanan ortak bildiriyi okuyan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, 'Bursa iş dünyası olarak devletimizin ve kahraman ordumuzun yanındayız. Alınacak her kararın, atılacak her adımın arkasındayız' mesajını verdi.

Burkay'ın mesajında da yerli ve milli savunma sanayi vurgusu vardı. Güçlü bir savunma sanayinin bağımsızlığın garantilerinden biri olduğu hatırlatmasını yapan Burkay, milli savunma sanayine ilişkin başlatılan güçlü atılımın stratejik öneminin bugün bir kez daha ortaya çıktığını ifade etti.
Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı'nda olduğu gibi Bahar Kalkanı harekatının da yerli ve milli silahlarla gerçekleştirildiğine vurgu yapan Burkay, Bursa'nın tüm imkanlarıyla savunma sanayinin gücüne güç katma azim ve kararlılığında çalıştığını sözlerine ekledi.

GEMLİK BELEDİYE BAŞKANINI İSYAN ETTİREN KİRLİLİK

45 yıl önce Gemlik'e geldiğimiz yıllarda Karsak Deresi pırıl akardı. Tatlı suyla denizin birleştiği nokta adeta bereket kaynağıydı. Belki inanmazsınız ama şimdilerde Karacabey longozuna giden yılan balıkları tam bu birleşme noktasına yavrulamak için gelirdi.
Orhangazi'den itibaren Karsak Deresi kıyısına sanayi tesislerinin kurulmasıyla kirlilik başladı. Buna Gemlik'teki evsel atıklar da karışınca Karsak Deresi bataklığa dönüştü. Kirlilik nedeniyle dere her hafta başka bir renge büründü.

Önceki gece Karsak deresi süt renginde akınca durumu gören Gemlikliler dereye fotoğraflayarak Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan'a gönderdi. Başkan hemen ekiplerini seferber edip kirlilik kaynağını araştırmak isterken, sosyal medyadan da tepkisini gösterdi.
Beyaz akan dere fotoğrafını, 'Karsak Deresi'ni bu hale getiren şeref yoksunu seni elbet bulacağım. Biraz cesaretin varsa ben yaptım de, de ki canına okuyayım!' diyen Sertaslan, daha sonra ekiplerin kontrolünün sonucunu da yine sosyal medyadan paylaştı.
Ekiplerin araştırmalarında bir sonuca ulaşamadığını kaydeden Sertaslan, 'Şu an her şey normal belli ki herkes uyurken ayakta kalmış bu vicdansızlar. Ama elbet bulacağım ve hesabını soracağım' mesajını gönderdi.
Görüştüğümüz Sertaslan, kirlilik kaynağını bulmakta oldukça kararlı. Gerekirse helikopter tutup, inceleme yaptırmayı bile düşünüyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.