Mudanya'nın havası tescil bekliyor

Bursa, denize açılan kapısı Mudanya sayesinde nefes alıyor. Hafta sonları bir buçuk milyon Bursalı, hava ister güneşli ister yağmurlu olsun Mudanya'ya akın ediyor.
Bursalıların gözbebeği olan Mudanya, son yıllarda ulaşım imkanlarının artmasıyla İstanbulluların da arka bahçesi haline gelmeye başladı. Deniz yoluyla başlayan akın, İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu'nun açılmasıyla cazibesini bir kat daha artırdı.
Neden artırmasın ki binlerce yıllık zeytin ağaçlarıyla süslü yamaçlar, Armutlu'nun Taz dağlarından gelen bol oksijenli havanın Gemlik Körfezi'ni yalayarak iyotla yüklenmiş hali Mudanya'ya hayat veriyor.
Şehir efsanesi olup olmadığını bilmiyorum ama Mudanya havasının doktor reçetesine bile girdiği rivayet edilir. Altın-oluk'tan sonra havası insan sağlığına en iyi gelen yerin Mudanya olduğu söylenir durur.
Belge veya ölçüm var mı?
2004 yılında Belediye Başkanı Erol Demirhisar döneminde Mudanya havasının tescili için çalışma başlatılmıştı. Uludağ Üniversitesi ile ortaklaşa yapılan bu çalışmanın ilk sonuçları bir yıl sonra açıklanmıştı. 16 günlük inceleme sonucu partikül madde, kükürt di oksit ve azot oksitleri açısından yapılan incelemede elde edilen değerlerin Türkiye ve Avrupa için belirlenen sınır değerlerin altında olduğu ortaya çıkmıştı.
Sonrası araştırmanın akıbeti ne oldu, rapor yayınlandı mı? Bilinmiyor.
AS TV'de yayınlanan Gözlem Kulesi'nin konuğu olan Lik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kurt, Mudanya havasının tescili ile ilgili kolları sıvamış. 8 yıldan beri bölgede inşaat projeleri yürüten Kurt, ölçüm yapılması teklifini Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu ve Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz'a iletmiş.
Kurt, teklifle de sınırlı kalmamış, Mudanya'daki turizmciler ve müteahhitlerle de bir araya gelerek, yapılacak çalışmanın maliyetinin yarısını karşılama sözü vermiş. Araştırmanın maliyeti bir milyon lira olsa bile yarısı benden taahhüdünü de yapıyor.
Tescil elbette ki önemli ve çıkacak sonucun da beklentiler doğrultusunda olduğuna inanıyorum. Ancak, bana göre, hava hem tescil edilmeli hem de korunması için önlemler alınmalı.

Yüksek faiz konut satışlarını vurdu

Mehmet Kurt, Karadenizli üç kuşak inşaat sektöründe faaliyet gösteren bir ailenin üyesi. İstanbul'dan Mersin'e kadar birçok kentte projeler yürütmüş. 8 yıl önce geldiği Bursa'da önce Nilüfer'de ardından Mudanya'da projeler yapıyor. Programda, inşaat sektörünün durumunu sorduğumda, konut faizlerinin yüksekliği şikayetiyle başlıyor. İnşaat, Türk ekonomisinin son yıllardaki lokomotifi. Büyümeyle doğrudan ilgili olan sektör, faiz yüksekliği nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor. Bazı firmalar, kendi finans kaynaklarını oluşturarak, satışların önünü açmak istiyor. Kurt'a göre, faizler düşmeden sıkıntıların aşılması zor.

Dünya Su Günü'nde indirim talebi

Bursa, su ve yeşille özdeşleşmiş bir kent. Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nin Bursa bölümünde su kaynaklarını, çeşmelerini anlattıktan sonra 'Velhasıl Bursa sudan ibarettir' cümlesiyle bitirir.
Ancak, yıllardır devam eden betonlaşma ve kaynakların hoyratça kullanımı Bursa'yı neredeyse su fakiri olacak hale getirdi.
Yeşiller Sol Parti Bursa İl örgütü, 'Su damacanaya sığmaz!' başlıklı Bursa'nın su kaynakları ve kullanımı ile ilgili detaylı bir rapor hazırladı. İl Başkanı Serdar Esen, Sönmez Medya'yı ziyaret ederek hazırlanan raporu bizlere de verdi. Aynı gün Büyükşehir Belediyesi önünde de açıklama yaparak taleplerini dile getirdiler. Raporun özü tüm canlıların su hakkı olduğu ve ticarileşmesine karşı çıkılması gerektiği yönünde.
Partinin, geçen yıl kasım ayında göreve başlar başlamaz su fiyatlarında yüzde 10 indirim yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'tan talepleri ise tüm konutlara içilebilir nitelikte suyu birinci kademe için ücretsiz ya da sembolik fiyatla verilmesi.