Son 60 yılda sanayileşmenin olumsuz etkilerine rağmen Bursa’ya dinamizmi kazandıran girişimci iş insanları oldu ve olmaya devam ediyor. En kritik ve ekonomik sıçramaların başarıyla gerçekleştirildiği dönemlerde iş dünyasının belirlediği rota Bursa’yı daha üst liglere yükseltti.
Son yıllarda yine kritik dönemeçlerden birine girdik. Bursa’nın gelecek vizyonu nasıl olacak? Yeşilin ve tarım bir kenara bırakıldığı beton bir kent mi yoksa tarım, sanayi ve turizmle büyüyen ve yeniden yeşil Bursa’yı mı tercih edeceğiz.
Tam da böyle bir ortamda Bursa’nın öncüleri olan iş dünyasından yükselen işaret fişeği bu kadim kentin potansiyeline ve geleceğine ilişkin inanç ve umudumuzu tazeliyor.
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD). TÜSİAD’ın ardından kurulan Anadolu’daki ilk SİAD olma özelliğini taşıyor. Benim zaman zaman Patronlar Kulübü olarak adlandırdığım BUSİAD, kuruluş amacına uygun olarak iş dünyasına yön verip liderlik yapmanın yanı sıra öncü bir sivil toplum örgütü olarak Bursa’ya da katkı sundu ve sunmaya devam ediyor.
312 üyesi, 40 milyar doları geçen cirosu, 11 milyar doları aşkın ihracatı ve 255 bini aşan çalışanı ile kendisini büyük bir aile olarak nitelendiren BUSİAD bu yıl 27’inci Doğan Ersöz ve BUSİAD Başarı Ödülü töreninde, Başkan Buğra Küçükkayalar’ın sözleriyle kentin geleceğine yönelik önemli mesajlar verdi. Değişen dünyanın fırtınalı sularında gemimizi akıl, bilim ve dayanışma rotasında tutmamız gerektiğini bir kez daha hatırlattı.
Küçükkayalar’ın konuşmasındaki güçlü ifadeler, yalnızca iş dünyasına değil, kent ve ülke olarak ortak geleceğimize yönelik bir çağrı niteliğindeydi. İklim değişikliğinden ekonomik dalgalanmalara, sosyo-ekonomik eşitsizliklerden teknolojik dönüşümlere kadar birçok alandaki tespitleri, “Hadi silkinelim ve harekete geçelim!” diyen bir akil adam vizyonunu taşıyordu.
BUSİAD’ın kuruluşundan bu yana akıl ve bilim yoluyla hareket ettiğini belirten Küçükkayalar, Atatürk’ün “Bilimle ters düşerse, sözlerimi değil bilimi seçin” ifadesine atıf yaparak, geleceğin pusulasının değişmeyen yönünü işaret etti. Atatürk’ün mirasını yalnızca bir hatıradan ibaret görmeyen BUSİAD, bilimsel temelli yaklaşımlarla Bursa’yı ve Türkiye’yi geleceğe taşımayı hedefliyor.
Konuşmasındaki en dikkat çekici vurgulardan biri, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını nasıl şekillendireceğimize dair ipuçlarıydı. Değişimin bir zorunluluk olduğunu ifade eden Küçükkayalar, bu dönüşümün yalnızca teknolojide değil, toplumsal, çevresel ve ekonomik alanlarda da gerçekleştirilmesi gerektiğini açıkça ortaya koydu.
Küçükkayalar, “Bursa Türkiye’nin ikinci yüzyılının her anlamda pilotu olabilir” diyerek kentin potansiyeline dikkat çekti. Tarım, turizm ve sanayi alanlarında dijital ve yeşil dönüşüme odaklanan bir Bursa, yalnızca yerel değil, ulusal bir başarı hikâyesine dönüşebilir.
Ancak bu hikâyeyi yazmak için tüm paydaşların iş birliği gerekiyor. Yerel yönetimler, sanayiciler, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve basın, aynı vizyon etrafında birleşmeli. İşte bu noktada, BUSİAD gibi kurumlar, hem yön gösterici hem de uygulamalarıyla dönüştürücü bir role sahip.
Konuşmanın çarpıcı bir bölümü de Bursa’nın ilçeleri arasındaki sosyo-ekonomik uçurumlara dikkat çekmesiydi. Küçükkayalar, ikinci kez seçildikten sonra 17 ilçe belediye başkanını ziyaret etmiş ve ilçelerin beklentilerini dinlemişti. Nilüfer gibi gelişmiş bir ilçeyle Büyükorhan’ın aynı sınırlar içinde yer aldığı bir kentte, birinin 8’inci diğerinin 815’inci sırada olması düşündürücü. Küçükkayalar’ın bu tabloyu, “Sanki pazularımız gelişmiş ama bir ayağımız zayıf kalmış” diye ifade etmesi oldukça manidardı.
Bu dengesizliklerin giderilmesi, sadece ahlaki bir sorumluluk değil, aynı zamanda sürdürülebilir kalkınmanın da ön koşulu. Bursa’nın tüm ilçelerini kucaklayan bir vizyon, kenti gerçek anlamda “yaşanabilir” hale getirebilir.
Dünyanın kaotik bir dönemden geçtiğini hepimiz hissediyoruz. Ancak Küçükkayalar, karamsarlığın iş dünyası için bir lüks olmadığını belirterek, geleceğe dair umutlarını net bir şekilde ifade etti: “İş insanı, varlığını umut üzerine inşa eder.”
BUSİAD Başkanı Küçükkayalar’ın konuşması, yalnızca ödül töreninin değil, Bursa’nın yeni hikâyesinin de habercisiydi. Bu hikâye, dijital ve yeşil dönüşümle kalkınmış, sosyal dengesizliklerini gidererek tüm paydaşlarını aynı masada buluşturmuş bir Bursa hayal ediyor.
Bu hayal, sadece kent için değil, ülke için de bir model olabilir. Çünkü biliyoruz ki Türkiye’nin yeni yüzyılı, Bursa’nın göstereceği vizyonla şekillenebilir.
DOĞAN ERSÖZ ÖDÜLÜ OYA COŞKUNÖZ AKTAŞ’IN
Törende “2023 Doğan Ersöz Ödülü’nü Coşkunöz Yönetim Kurulu Başkanı Oya Coşkunöz Aktaş, aldı. Aktaş’a ödülünü Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Türkonfed Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ramazan Kaya, Marsifed Yönetim Kurulu Başkanı Osman Akın, BUSİAD Eski Başkanları Mehmet Arif Özer ve Ergun Hadi Türkay ile BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar verdi.
Ödülü aldıktan sonra konuşan Oya Coşkonöz Aktaş, “24 yıl önce bu ödülü kurucumuz babam Kemal Coşkunöz almıştı. İkinci kuşak olarak bugün burada olabiliyorsak, kurumsallaşmanın sağlam temeller üzerinde çalışmasıdır” dedi.
Törende, BUSİAD Özel Başarı Ödülünü Sencer Solakoğlu, BUSİAD Kültür-Sanat ve Spora Destek Ödülü’nü TOFAŞ Türk Otomotiv Fabrikası A.Ş. CEO’su Cengiz Eroldu, BUSİAD Meslek Ödülü’nü Atilla Parlamış ve Sinan Baykal, BUSİAD Eğitim Ödülü’nü Mehmet Zorlu Vakfı adına Korteks Genel Müdürü Barış Mert, BUSİAD Sosyal Sorumluluk Ödülü’nü BUSADER Federasyonu Başkanı Zerrin Özgüle, BUSİAD Başkanı Buğra Küçükkayalar’ın elinden aldılar.
Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ise Nilüfer’in ciddi bir baskı altında olduğunu, cazibe alanı olan Nilüfer’de yeni konut talebi sürdüğünü ve bunun da tarım alanlarını tehdit ettiğini kaydetti. Özdemir, BUSİAD’da sanayi sempozyumu, iş insanlarına da belediyenin kreş sayısını 25’e çıkarmak için destek çağrısı yaptı.
Törende en çarpıcı konuşmalardan birini de Özel Başarı Ödülünü Sencer Solakoğlu yaptı. Tarım ve hayvancılıkla ilgili yatırımlarının ardından çiftçi eğitimine de başladığını açıklayan Solakoğlu, ‘Köy enstitüsü benzeri eğitim kurumu oluşturacağını söyledi ve iddialı bir şekilde konuşmasını, ‘Bir gün ülke tarımını kurtaran isim ben olacağım’ iddiasıyla tamamladı.
BURSALI KARAGÖZ USTASINA GURURLANDIRAN ÖDÜL VE BİR ÇAĞRI
El sanatları ve zanaatları alanında UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağına dahil olan Bursa’nın, Kültürel Miras Taşıyıcısı sanatçısı da Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Yaşayan İnsan Hazinesi Ödülüne layık görüldü.
Bursalı Karagöz ustası Recep Şinasi Çelikkol ile çini sanatçısı Adil Can Güven, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Yaşayan İnsan Hazinesi Ödülüne layık görüldü. Çelikkol ve Güven ödüllerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldı.
Babasıyla ilgili haberi sosyal medya hesabından paylaşan Turizmci Uğur Çelikkol, ‘Bursa’da Karagöz sanatına verdiği emekler, Çekirge caddesi üzerindeki Karagöz evinin kurucusu, Karagöz festivallerinin temelini atan babamızı gönülden tebrik ediyoruz’ dedi. Uğur Çelikkol, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e babasının adının Çekirge Caddesi’ndeki Karagöz Evi’ne verilmesi, AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen ve geçen dönem milletvekili Dr. Mustafa Esgin’e de bu konuda destek vermeleri çağrısı yaptı.
Bu çağrı umarım karşılık bulur ve yaşarken Bursa’ya değer katan Çelikkol’un adı ölümsüzleşir