'Sakalı Şerif' gibi saklanan hazine ortaya çıkarılacak

Merhum Hikmet Şahin'in hayali olan Hanlar bölgesinin önünün açılması Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın da olmazsa olmaz projesi haline geldi.
ASTV'de yayınlanan Sönmez Medya Buluşmaları'nın konuğu olan Aktaş, konu turizme gelince UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Hanlar bölgesi konusundaki kararlılığını bir kez daha dile getirdi.
Aktaş'a göre, Bursa'nın en önemli nirengi noktalarından biri ve en önemlisi Hanlar bölgesi. Bir hazine olan bu bölge, tıpkı 'Sakalı Şerif' gibi sarıp sarmalanmış ve etrafı ekonomik aktivitesini tamamlamış 40-45 yıllık beton binalarla kapatılmış.
Hanlar bölgesi ile ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın desteğini açıklamasının ardından geçen süreçte Aktaş da hızlı davrandı. İmar düzenlemesinin ardından binaların kamulaştırılması için görüşmelere başladı ve Kızılay'dan da istediği sonucu aldı.
Büyükşehir Belediyesi tarafından bakanlığa sunulan proje için akademik odalardan da görüş alan ve bazı çalışmaları onlarla birlikte yapan Aktaş, çok yakın bir sürede yıkımlara başlanacağını söyledi.
Hanlar bölgesinin çevresinin açılması kadar bölgenin turizme uygun hale getirilmesi de Aktaş'ın hedeflerinden biri. Geçtiğimiz günlerde Turizm Platformu toplantısında dile getirdiği bölgedeki esnaf ile ilgili yaptığı değerlendirmeler eleştiriler alsa da buranın bir düzene kavuşması konusunda kararlı.

UNESCO Alan Başkanı Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu'nun gündeme getirdiği ve 2006 yılında belediye meclisinden de geçen UNESCO Zabıtası gibi konular önümüzdeki günlerde Genel Sekreter Ulaş Akhan başkanlığındaki toplantıda ele alınacak.
Sözün özü; Bursa UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmek için uzun yıllar boyunca büyük çaba harcadı. Şimdi de hazineyi vitrine çıkarmak için çaba sarf ediyor. Çevresinin binalardan temizlenmesinin yanında, Hanlar Bölgesi'ndeki zihniyetin de değişme zamanı geldi.
Aktaş'a bu konuda destek vermek gerekiyor. Belki de başta akademisyenler olmak üzere konsept değişikliği konusunda destek almakta da fayda var.

DEMOKRASİ MAHALLEDEN BAŞLAR

Arayıp Bursa Büyükşehir Belediye eski Başkanı Erdem Saker'den teyit ettim. 1996 yılında, Birleşmiş Milletler Yerel Gündem 21 toplantısına katılan Saker, Bursa'ya döndüğünde basın mensuplarıyla bir araya gelerek, toplantı hakkında bilgi vermişti. Dünyada artık çevre ve iklim konularına kamunun yanı sıra sivil toplum örgütlerinin de paydaş haline geldiğini vurgulamıştı.
Dünyada kentler arasındaki rekabet çağının başladığı vurgusu yapan Saker, yerel yönetimlerden bu işin başlaması gerektiğine işaret ederek, Bursa'da Yerel Gündem 21'in kurulacağını açıklamıştı.
Dediğini de yaptı. Türkiye'de ilk kez Yerel Gündem 21 Bursa'da kuruldu. İlk çalışması da çöplerin ayrıştırılmasıyla ilgiliydi. Ev ev dolaşılarak, anlatıldı ve başarılı sonuçlar elde edildi.
Daha sonraki yıllarda Yerel Gündem 21 uygulaması kent konseylerine evrildi. Amaç, kentlilerin yönetime ortak olmasını sağlamaktı. Zaman zaman proje bazında sonuçlar elde edilse de tam anlamıyla Kent Konseyleri yönetimle ortaklaşma ve söz sahibi olma konusundaki nihai hedefe henüz ulaşmadı.

Nilüfer Kent Konseyi Genel Sekreterliği görevine başlayan Emre Karagöz ve aynı yerde görevli gazeteci meslektaşımız Tolgay Ataokay'la sohbetimizde bu gelişmeleri onlara da anlattım.
Emre Karagöz, harita mühendisi daha önce Nilüfer Belediyesi'nin Çalı, Kayapa ve Hasanağa bölge sorumluluğu görevini yürütmüş. Genç ve heyecanlı yeni projeler geliştirmek istiyor.
Aslında Nilüfer Belediyesi, katılımcı demokrasi açısından örnek uygulamalara sahip. 64 mahallesi bulunan Nilüfer'de mahalle komiteleri oldukça başarılı çalışmalara imza atıyor. Mahalle komitelerindeki temsilciler, sorun, talep ve projelerini kent konseylerine, oradan da belediye meclisine taşıyor.
Nilüfer Belediyesi 2020'yi tarım yılı ilan ettiği için Karagöz de uygulayacağı projeleri bu alanda yoğunlaştırmayı planlıyor.
Başarılar dilediğimiz Karagöz'e iki öneride bulundum. Birincisi; insanlar doğal ürünler konusunda oldukça hassas hale geldi. Bunlardan biri de ekmek. Orhaneli'nden yaş maya ekmek siparişi verenlerin sayısı azımsanamayacak rakamlara ulaştığını biliyorum. Nilüfer kırsalındaki kadınların kuracağı bir kooperatifle üretilecek yaş maya ile yapılan doğal ekmek çok rahatlıkla Nilüfer'de satılabilir.
İkincisi doğal sabun. Büyükbalıklı Mahallesi'ndeki festivalde, belediyenin görevlendirdiği bir uzman kadınlara zeytinyağı sabunu yapmayı öğretmiş ve oldukça ilgi görmüştü. Yine kooperatif aracılığıyla bu proje de geliştirilebilir.

AKTAŞ, KARACA'YI ARAMAKTAN NEDEN VAZGEÇTİ?

Program çekimi öncesi ve sonrası Alinur Aktaş ile sohbet etme fırsatı da bulduk. Son aylarda özellikle bazı ulusal yayın organları ve sosyal medyada yapılan eleştirilerin haksız ve dayanaksız olduğuna inanıyor.
Eleştiri konusu yapılan faaliyetlerin iddia edilenin aksine belediye bütçesine tasarruf sağlayan uygulamalar olduğunu savunan Aktaş, bu iddiaları kongredeki konuşmasına taşıyan CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca'yı bu yüzden aramadığını söyledi. Aktaş, 'Seçimi kazanınca kutlamak için arayacaktım.
Ancak, bu asılsız iddiaları kongre konuşmasına taşıyınca aramaktan vazgeçtim' dedi.