Bursa’nın bir sanayi ve ardından otomotivin başkenti olmasında şüphesiz Tofaş’ın katkısı büyük.
1968 yılında kurulan Tofaş Türk Otomobil Fabrikası, 1971’de üretime başladı. 1 milyon metrekarelik bir alan üzerinde yer alan fabrika, halen bin 500’ü beyaz yakalı olmak üzere 6 bin çalışanıyla bir kasabaya eşdeğer nüfusa sahip. 1972 yılında 20 bin olan yıllık araç üretim kapasitesi, bugün 420 bine ulaşmış durumda.

Fabrikada, 7 yıldır Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobili olan Fiat Egea ailesinin; Sedan, Hatchback, Station Wagon, Cross ve Cross Wagon modelleri, ticari araç segmentinde ise Fiat Fiorino modelinin üretimi yapılıyor.
Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında 7 milyonuncu aracını üreten Tofaş, Türkiye’nin otomotiv üretiminin yüzde 19’u, ihracatının ise yüzde 12’si gerçekleştiriyor. 2022 yılında 264 bin araç üretilirken, ihracat adeti 121 bin 485 olarak gerçekleşti. Doblo üretiminin İspanya’ya kaydırılmasıyla 2023’teki ihracatın 75 bin civarında gerçekleşmesi bekleniyor.
Tofaş, dün kapılarını Bursalı gazetecilere açtı. Tofaş Fabrika Direktörü Zeki Erdal Şimşek ve Tofaş Üretim Direktörü Recep Temizesen fabrikanın üretimi ve çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Fabrika gezisini anlatarak başlayayım;
50 yıldan uzun bir süredir üretim yapan fabrikayı son yıllarda kapılarını açtığı ziyaretçiler için hazırlanan elektrikli araçla dolaşırken otomasyon ve iyileştirmelerin tesisleri daha modern hale getirdiğini gözlemledik. Şu anda Egea’nın kaynak puntolarının yüzde 95’i robotlar tarafından yapılıyor. Sürekli iyileştirme çalışmaları Fiat’ın daha sonrasında da Stellantis’in fabrikalarında kullanılmaya başlanmış.
Gezi sırasında Stellantis’in İspanya’ya kaydırdığı Doblo bantlarının boş olduğunu ve burada uzmanların yeni model hazırlıklarını sürdürdüklerini gördük. Fabrikada en önemli unsurlardan biri güvenlik. Girişten itibaren her adım kontrol altında. Zaten Fabrika Direktörü Zeki Erdal Şimşek de sunumuna başlarken bunu vurgu yaptı ve güvenliğin ardından kalite ve verimliliğin geldiğinin altını çizdi.
Dikkatimizi çeken bir ayrıntı daha vardı. Cumhuriyetimizin 100’ün yılı dolayısıyla üretilen araçların iki kapısı arasına 100’üncü yıl logosunun konulmasıydı.
Sunuma gelince;
Kuruluş ve üretim ile ilgili bilgilerin ardından Tofaş’ın gurur duyduğu bölümlerden biri de AR-GE birimi olduğunu öğreniyoruz. Bu alanda Türkiye’nin en iyi AR-GE merkezine sahip Tofaş’ın bu özelliğinden Stellanis de dünya çapındaki fabrikalarında yararlanıyor. Zaten fabrika gezisinde presten montaja kadar birçok alanda AR GE biriminin iyileştirme ve geliştirme çalışmaları görülüyor.
Tofaş, birleşme öncesi 6 markanın temsilciliğini yapıyordu. Stellantis ile birlikte bu sayı 10’a yükselecek. Satış, satış sonrası hizmetlerin Tofaş tarafından verilmesiyle ilgili ön anlaşma yapıldı.
Soru-cevap bölümünde ise en çok merak edilen konu olan Doblo üretiminin İspanya’ya kaydırılmasıydı. İhracat rakamlarının da azalmasına neden olan Doblo üretiminin kaydırılmasıyla boşalan hatlarda Stellantis bünyesindeki beş marka için hem orta boy hafif ticari araç hem de binek versiyonları olan yeni ‘K0’ (K sıfır) modeli üretimine başlanacak. 2025’te başlaması planlanan aracın yılda 150 bin adete ulaşması planlanıyor. Bu modelin elektrikli versiyonları da olacak.
HER MODELİN ELEKTRİKLİ VERSİYONU OLACAK
Tofaş fabrikasında elektrikli araç üretimi ve gelecek vizyonu ile ilgili bir soru üzerine Tofaş Fabrika Direktörü Zeki Erdal Şimşek, ‘ Bundan sonra yapacağımız bütün yeni modellerin elektrikli versiyonları olacak bunların üretim içindeki ağırlıkları ne kadar olacağına piyasa şartları karar verecek. Stellantis’in de politikası bu yeni ürettikleri bütün yeni modellerin mutlaka full elektrikli versiyonları olacak.

Son aylarda Türkiye’deki otomotiv piyasası Çin üretimi elektrikli araçların akınına uğradı. Bu gelişmenin Tofaş’ı nasıl etkileyeceğiyle ilgili soru üzerine Zeki Erdal Şimşek şu yanıtı verdi:
‘Ürettiğimiz ürünlerin çok rekabetçi kaliteli Türk halkının beğenisini kazanmış ürünler olduğunu biliyoruz. 50 yıldır da Tofaş olarak bu çılgın rekabetin içindeyiz. Her türlü badireyi, yarışmayı başarılı bir şekilde atlattık. Bundan sonrası da böyle olacak. Ancak yeni oyuncuların girmesi Çin olabilir başka bir sebeple başka bir coğrafyadan başka bir ürün gelebilir. Bunların hepsi rekabeti arttıran unsurlardır. Bu da sanayinin gelişmesinin tetikleyicisidir. Bu rekabetten çekinmeyiz gereğini yerine getiriliriz. Biz yetirince güçlüyüz. Hem üretim hem satış ve satış sonrası ağımızla yeterince güçlüyüz bu rekabetle başa çıkacak durumdayız.’
NİTELİKLİ ELEMAN SIKINTISI HER YERDE VAR…
Bursa’da sanayinin genel sorunlarından biri nitelikli eleman bulunmasında yaşanan sıkıntılar. Tofaş Fabrika Direktörü Zeki Erdal Şimşek, ‘İnsan gücü konusunda sıkıntı yaşıyor musunuz?’ sorusuna ise şu yanıtı verdi:
‘Kesinlikle yaşıyoruz. İş gücü piyasasında ciddi bir devinim var. Hem beyaz yaka hem de saha çalışanları yaptıkları işlerin kendilerine sağladıkları avantajları yeterli bulmayarak başka başka şirketlere geçme konusunda çok daha hevesliler. Sadece Tofaş’ta değil bütün Türkiye’de hatta bütün Dünya’da insanlar daha fazla iş değiştirme eğiliminde girdikleri görülüyor’

Eskiden kıdem ortalamasının 10-15 yıl olduğunu ve bu devinimle 5-6’lara düştüğüne dikkat çekerek bu durumu yönetmek zorunda olduklarını ifade eden Şimşek, ‘ Bir de EYT konusu yaşadık büyük bir grup birden bire emekli oldu. Onlar burada çalışmayı değil başka yerde çalışmayı tercih ettiler. Sonuç itibarıyla iş gücü piyasasında arz sorunu var. Biz istihdam ettiğimiz arkadaşlarımızı çok hızlı hazırlayarak kıdemle kazanacaklarını etkin eğitimle aşmayı planlıyoruz’ dedi.

Tofaş Fabrika Direktörü Zeki Erdal Şimşek, pandemi sonrası otomotiv üretiminin ciddi biçimde aksamasına neden olan çip konusuyla ilgili soru üzerine de şunları söyledi:
‘Yüzde 100 aşıldı diyemeyiz ama dünyada yıllık üretim rekoru 106 milyondu. Şu anda 65-70 milyon civarında. Araçlardaki çip miktarları da artmış durumda. Araç miktarı düştüğünden dolayı şu anda ciddi bir sorun yaşamıyoruz. O geçici sorunlar hal oldu. Tekrar araç sayısı 70’lerden 100 milyonlara doğru hareket ederse ciddi sorun yine olur.
Bir yandan da yeni çip yatırımları yapılıyor. Sadece uzak doğuya bel bağlanmıyor Avrupa’da Amerika’da da yeni çip üretim tesisleri yapılıyor. Yakın gelecekte büyük bir üretim patlaması olmazsa tekrar çip krizi yaşayacağımızı zannetmiyorum’