Hava Durumu

Türkiye, dünyadaki bir paradigmayı değiştiriyor

Yazının Giriş Tarihi: 28.04.2020 08:12
Yazının Güncellenme Tarihi: 28.04.2020 08:12

Koronavirüs salgını dünyadaki bir çok paradigmayı altüst etti. Bu tür kriz ortamlarında umut bağlanan çok sayıda uluslararası örgüt çaresiz ve işlevsiz hale geldi. Adeta eski bir çağ kapanıp, yeni bir çağı başlatacak değişiklikler yaşanıyor.

Sorun küresel, çözüm ise ulusal hale geldi. Ya da bir çok ülke bu yöntemi benimsedi. Bu noktada farklı bir yol izleyen Türkiye'nin geçmişten gelen medeniyet anlayışı ön plana çıktı.

Bu konuları TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu ile konuştuk.

Neydi Türkiye'yi farklı kılan ya da farklı olduğunu gösteren anlayış?

Çavuşoğlu, dünyadaki medeniyet tasavvurunu anlatarak sözlerine başladı:

'Dünya'da iki türlü medeniyet tasavvuru var. Bunlardan birincisi yaşatma, abat ve ihya etme telaşı ve endişesi içinde olanlar. Diğeri ise ne yazık ki her şeyi menfaat ve çıkara odaklanmış, bencil, yıkma, yakma ve hatta yüksünmeden öldürmeyi göze alabilen bir anlayış'

Türkiye'nin tarihinden bu yüzden zaman zaman olumsuzluklar ve acıyla da karşılaşsa yaşatmanın imar ve ihya etmenin yanında olduğu vurgusunu yapan Çavuşoğlu şöyle devam etti:

'Cihan devletinden gelen kuruluş felsefemiz: İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışı üzerine kurulmuş. Bu geçmişte de böyleydi günümüz Türkiye'sinde de devam ediyor. O yüzden hiç bir çıkarımız olmaksızın Afrika'nın derinliklerinden Orta Asya'nın bozkırına kadar ihtiyacı olanların yardımına koşuyoruz. Yıllardan beri gayri safi milli hasılasına oranla en çok insani yardım yapan ülkeyiz'

Göç süreçlerinde İspanya'dan kovulan Yahudilere, Almanya'da Hitler'in zulmünden kaçanlara, Balkanlardan Kafkaslardan göç edenlere kadar milliyetine, ırkına, kimliğine bakmaksızın Türkiye'nin mazluma kucak açtığınıifade eden Çavuşoğlu, Türkiye'nin koronavirüs sürecinde de geçmişten gelen referanslarından vazgeçmediğini söyledi.

Çavuşoğlu, 18 yıllık iktidarları döneminde yapılan atılımlar ve dönüşümlerle güçlü bir alt yapı oluşturulduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:

'Dünyaya ışık saçan bir sağlık sistemimiz var. Dünyanın dört bir yanındaki vatandaşlarımızı sahipsiz bırakmadığımız gibi çok sayıda ülkeye de yardım gönderiyoruz. Dün kendilerine sığınan darbecileri bize iade etmeyen Yunanistan'ın üç denizcisinin yardımına koştuk'

Türkiye'nin bu süreçte tüm dünyaya insanlık adına örnek verecek bir yaklaşım ortaya koyduğunun altını da çizen Çavuşoğlu:

'Türkiye bu süreçte Amerika'ya, Almanya'ya, Çin'e bakmaksızın bir büyük devlet nasıl hareket eder onun kodlarıyla gösteriyor. Türkiye bir büyük devlettir. Bütün dünya bunu artık bu süreçte tescil etmiştir. Türkiye büyük bir devlettir ve büyük bir lidere sahiptir.

Dolayısıyla önümüzdeki süreç elbetteki bambaşka bir duruma evrilecektir. Çünkü Türkiye dünyada bir paradigmayı değiştiriyor. Dünyada Türkiye'ye karşı ön yargılarla hareket eden Türkiye'yi farklı düşünceye sahip olanların bakış açısını değiştirecek vizyonunu ve organizasyonunu ortaya koyuyor'

'AVRUPA YAŞAM HAKKI İHLALİNE TANIK OLUYORUZ'

Komisyon başkanı ve hukukçu olması dolayısıyla Çavuşoğlu, yaşananlara insan hakları penceresinden de bakarak değerlendirme yaptı.

Sağlığın en önemli insan hakkı olduğunu ve koronavirüs salgını sırasında yaşanan gelişmelere bakıldığında Avrupa ve diğer batı ülkelerinde en önemli insan hakkı olan yaşam hakkı ihlallerine tanık olunduğuna dikkat çeken Çavuşoğlu şöyle devam etti:

'Türkiye bu noktada da örnek olmuştur. Bu noktada hükümetler tedbir almayarak, hastanelerine yeterli yatırım yapmayarak insanlarının maalesef acı tablo ile karşı karşıya kalmalarına neden olmuştur'

Çavuşoğlu, insani yatırımın en önemli insan hakkı aracı olduğunu da vurgulayarak, 'Türkiye, Cumhurbaşkanımızın ön görüsüyle sağlık yatırımlarını tamamlayarak hazır hale gelmiştir. Tartışılan Şehir Hastanelerinin ne kadar önemli olduğunu bu süreç ortaya koydu' dedi.

KORONAVİRÜS KARANTİNA GÜNLÜĞÜ (17)

CİTTASLOW'UN NEDEN TUTTUĞUNU ANLADIM

-Koronavirüs salgını döneminde en uzun soluklu sokağa çıkma yasağını geçen hafta sonu yaşadık. Bu dört günlük dönemde dünyada son yıllarda trend haline gelen Cittaslow yani yavaş, sakin şehir hareketinin neden tuttuğunu bir kez daha anladım.

Sokak ve caddeler boş, şehirler sessiz bir dingilik içindeydi. İnanın günde iki kez gelen ekmek aracının kornası bile rahatsızlık veriyordu. Bir yıl öncesinin hafta sonunu düşünün... Bahar gelmiş güneş ısıtmaya başlamış. İnsanlar akın akınMudanya, Kurşunlu, Kumla veya Uludağ'ın eteklerine akın ediyor. Sanki hafta içindeki koşuşturma yetmiyormuş gibi hafta sonu gidiş bir, dönüş iki eziyet. Park sorunu, gürültü.

Bu koronanın bize hijyen kadar öğrettiği diğer önemli bir konu sakin yaşamanın güzelliği olsa gerek.

-Dünün güzel haberlerinden biri Tekirdağ'dan geldi. İstanbul'un ardından Uludağ Tekirdağ'dan da görülmüş. Tekirdağ'ın 100'üncü Yıl Mahallesi'nde yaşayan, reklamcı ve fotoğraf tutkunu İlker Uskan da oturduğu binanın 7'nci katına çıkıp, kamera ve fotoğraf makinesi ile kuş uçuşu 180 kilometre olan Bursa'daki Uludağ'ın karlı zirvesini görüntülemiş.

Uludağ'ın İstanbul'dan göründüğü günlerde dağcılık tutkunu bir arkadaşım sosyal medya hesabından paylaşmıştı. Yükseltilerin görülme mesafesiyle ilgili bir hesaplama yöntemi varmış. Onun yaptığı hesaba göre Uludağ, önünde bir engel yoksa ve hava temizse 320 kilometre öteden bile görülebilirmiş.

-İnsanlık koronavirüsün dünyada yarattığı kaosu tartışıyor. Nasıl bulaştığı, hastalığın tedavi yöntemleri, neyle önleneceği gündemdeki en önemli konular. Geçtiğimiz akşam televizyon programındaki uzmanların tartışması sırasında dikkatimi çekti. Vaka sayının 3 milyon, kayıp sayısının da 200 bini aştığı dünyayı sarsan koronavirüsün toplam ağırlığı, daha doğrusu tüm dünyayı enfekte eden virüsleri toplasanız daha 5 gramı geçmezmiş. 5 gramın yaptığına bakın....

-Bursa Osmangazi Belediyesi, 'Evde Kal Türkiye' çağrısına uyan öğrencilerin, evlerinde nitelikli vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla resim yarışması düzenledi. İlk ve ortaokul düzeyindeki çocukların katılabileceği yarışmada, dereceye girenlere sürpriz hediyeler verilecek.

'Sanat da Eğlence de Eve Sığar' temasıyla başlatılan resim yarışmanın konusu ise 'Koronavirüs ile Değişen Yaşam' olarak belirlendi. İlk ve ortaokul düzeyindeki öğrenciler, koronavirüs nedeniyle hayatlarında ve çevrelerinde ne gibi değişiklikler meydana geldiğini, resmederek, yarışmaya katılabilecekler. Yarışmaya katılmak isteyen çocuklar, yarışma ile ilgili detaylı bilgiye www.panorama1326.com.tr adresi üzerinden ulaşabilecek.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.