Ulaştırma Bakanlığı tarih verdi: Yüksek Hızlı Tren 2021'de

Ulaşım, gelişmiş kentlerin en önemli kriterlerinden biri. Bursa, son yıllardaki ulaşım yatırımlarıyla bu konuda çok önemli ilerleme kaydetti. İstanbul-İzmir otoyolunun körfez geçişi ve Bursa'ya kadar olan bölümünün tamamlanması, hem karayolu hem de havayolu açısından önemli kolaylık sağladı.
Ancak, demiryolu ve özellikle hızlı tren konusunda aynı şeyleri söylemek mümkün değil. YHT yani yüksek hızlı trenin 2012 yılında temeli atıldığında, 2016 yılında seferlerin başlayacağı müjdesi de verilmişti. Açıklanan tarihin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen Bursa'nın hızlısı bir yana tren görme hayali bir türlü gerçekleşmedi.
Gecikmenin hem güzergah değişiklikleri hem de seçilen bölgelerde yaşanan heyelan kaynaklı olduğu zaman zaman yetkililerce ifade edildi.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, kent kamuoyunun merakla beklediği projeyi en yetkili makam olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'na önergeyle sordu. Hem gecikmenin nedeni hem de ne zaman tamamlanacağı konularını içeren önergeye bakanlığın Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından yazılı yanıt verildi.
Gecikme nedenlerinin detaylı anlatıldığı yanıtta, projenin Bursa-Gölbaşı-Yenişehir arasındaki 56 kilometrelik kesiminde tünel imalat çalışmaları ve 38,5 kilometrelik bölümünde de altyapı çalışmalarının devam ettiği ve fiziki ilerlemenin yüzde 50 seviyesinde olduğu belirtildi.
Yenişehir- Osmaneli arasındaki 50 kilometrelik bölümün altyapı ve Bursa-Osmaneli arasındaki 106 kilometrelik bölümün üstyapısı ve elektrifikasyon, sinyalizasyon ve telekomünikasyon ihalesi 3 Nisan 2018'de yapıldığı ve KİK süreci devam ettiği ifade edilen yanıtın sonunda projenin ne zaman tamamlanacağı açıklandı.
Bakanlığın öngörüsüne göre, proje 2020 yılının son çeyreğinde tamamlanacak ve 2021'de işletmeye açılacak.
Yanıttan çıkan sonuç şu; Bursa, en az 3 yıl daha hızlı treni bekleyecek.

'BURSA ADINA SEVDAMIZ ORTAK'

Siyaset kurumunun amacı hizmet esasına dayanır. Hangi parti veya görüşten olursa olsun, siyasetçinin önceliği parlamentoda seçildiği kente daha iyi hizmet vermektir. Hele bu partiler üstü bir anlayışla sürdürülürse daha verimli sonuç alınır.
Geçtiğimiz dönem CHP'den Bursa Milletvekili seçilen Dr. Ceyhun İrgil, bu anlayışı en iyi uygulayan vekillerden biri olmuştu. Milletvekili seçilmeden önce de sivil toplum örgütlerinde Bursa ortak paydası için çalışmalar yapmıştı.
Yeni dönemde, aynı anlayışı İrgil gibi hekim olan AK Parti Bursa Milletvekili Dr. Mustafa Esgin sürdürecek gibi.
Ortopedi uzmanı olan Dr. Esgin, cerrah olan Dr. İrgil'i ziyaret ederek, birlikte çektirdikleri fotoğrafı sosyal medya hesabından paylaştı. İki hekimin tanışıklığı BUSAT'ın kurucu üyeliğine kadar uzanıyor.
Dr. Esgin'in fotoğrafın altına yazdığı '26. Dönem Bursa Milletvekilimiz, Kadim dostum Dr.Ceyhun İrgil ile siyaset penceresinden hayata bakışlarımız farklı olsa da Bursa adına sevdamız ortak...' paylaşımına Dr. İrgil de 'Bilmukabele' yazarak yanıt verdi.
'Ortak payda Bursa sevdası' anlayışının yaygınlaşması halinde kazanan yine Bursa olacak.

'HER ÇİNLİYE BİR İNCİR SATSAK'

Bursa ekonomisinin en kadim sektörü hiç kuşkusuz tarım. Son yıllarda yeniden önem kazanan tarımsal üretimin çeşitlendirilmesi ve ihracatı konusunda önemli adımlar atılıyor.
Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin kurduğu Tarım A.Ş. hem ürün çeşitliliğini artırmak hem de Bursa'ya özgü tarımsal ürünlerin ihracatını gerçekleştirmek için çalışmalar yürütüyor.
Geçtiğimiz aylarda ahududu üretimini yerinde görmek için Uludağ'ın eteklerindeki köylerdeki üreticileri Bosna Hersek'e götüren Tarım A.Ş. bu kez Hong Kong'da düzenlenen Asia Fruit Logistica fuarında başta siyah incir olmak üzere Bursa'nın tarımsal ürünlerini tanıttı.
Bursa'dan tarımsal ürün ihracatı konusunda faaliyet gösteren ve aynı zamanda BTSO Meclis Başkan Yardımcılığı görevini de yapan Murat Bayizit'in de yer aldığı Bursa heyeti Hong Kong'da büyük ilgi gördü. Bursa standında siyah incirin yanı sıra deveci armudu ve şeftalinin de tanıtımı yapıldı.
Bursa standının büyük ilgi gördüğünü belirten Bayizit, önümüzdeki yıl Çin'e kiraz ihracatında patlama yaşanabileceği müjdesini verdi.
Bir zamanlar Çin pazarıyla ilgili sohbetlerin vazgeçilmezi 'Her Çinliye bir portakal satsak' esprisiyle başlardı. Bu esprinin günümüz versiyonu da 'Her Çinliye bir siyah incir satsak' olur sanırım.