Hava Durumu

Uludağ'da değişimin ilk sonucu; memnuniyet arttı, işbirliği gelişti

Yazının Giriş Tarihi: 18.09.2020 08:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.09.2020 08:04

Bursa Uludağ Üniversitesi Türkiye'nin marka akademik durumlarından biri.

Diş hekimliğinin de bu yıl kapılarını açmasıyla fakülte sayısı 15'e ulaştı. 15 yüksekokul ve konservatuarı bünyesinde barındıran üniversite 72 bin 500 öğrenci sayısıyla Türkiye'nin 5'in büyük akademik kurumu.

Akademik ve idari personelin eklenmesiyle 82 bine ulaşan büyüklük, orta ölçekli bir Anadolu kenti demek.

Bursa ve Türkiye için böylesine önemli bir kurumu yönetmek ise oldukça zor bir görev.

Geçen yıl nisan ayında İlahiyat kökenli Prof. Dr. Ahmet Saim Kılavuz'un rektörlüğe atanması, Bursa gibi bir sanayi kentinde neden mühendis veya tıp kökenli bir isim bu göreve getirilmedi tartışmalarına neden olmuştu.

Ancak, geçen bir buçuk yıllık sürede Prof. Dr. Kılavuz'un ortaya koyduğu performans, yöneticiliğin bir uzmanlık alanıyla ilgili olmadığını gözler önüne serdi.

Prof. Dr. Kılavuz, 2019 Nisanında atamasının yapılmasının ardından kamuoyunun karşısına çıkmak için 4 ay bekledi, araştırdı, inceledi ve hedefleriyle 2019 eylülünde hedeflerini açıkladı.

İzlediğim en uzun basın toplantılarından biriydi. 2,5 saatlik toplantıdan çıkardığımız sonuç; üniversitede öğrenci odaklı bir değişimin başlayacağı yönündeydi.

ASTV'de yayınlanan Gözlem Kulesi programına konuk olan Prof. Dr. Kılavuz'a geçen süre içinde yapılan çalışmaları ve hedeflerindeki ilerlemeleri sordum. O da daha önce görev yapan 7 rektöre teşekkür başladığı konuşmasında anlattı.

Bu kadar öğrenci yoğunluğunun bulunduğu akademik kurumda, 'öğrenci dostu üniversite' sloganıyla yola çıkmak cesaret işiydi. İşi oradan başlandı.

Çünkü Prof. Dr. Kılavuz'a göre, öğrenci velinimet. Onlar varsa üniversite ve akademik personel var. Eğitim sunmak da herkesin görevi. Bunun ilk adımı yaz okulunun tekrar geri getirilmesi bütünlemelerin bahar yarıyılının sonuna aktarılması oldu.

O günlerde sosyal medyadan da takip etmiştim. Öğrenciler bu gelişmeyi büyük sevinçle karşılamıştı.

Prof. Dr. Kılavuz, attığı adımlarla kısa sürede öğrencilerin ulaşabileceği bir yönetim modelini geliştirdi. Kısa sürede de en rahat ulaşılabilen rektör haline geldi. Öğrencilerin sosyal medyadan her soruya yanıt verdi. Sorunları inceledi ve çözüm geliştirmeye çalıştı.

Atılan adımların sonuçları ne oldu? Bunun yanıtını yapılan anketler verdi. İlk anketi göreve başlamasından 3 ay sonra temmuz ayında yaptıran Prof. Dr. Kılavuz, Aralık 2019 ve geçtiğimiz temmuzda bunları tekrarladı.

Çıkan sonuç olumlu yöndeydi. 6 aylık dilimlerde memnuniyet oranları 5-6 puan arttı. Bu da öğrenci dostu üniversite sloganının içinin boş kalmadığının en önemli göstergesi.

Anketlerle ilgili yorumu ise şu;

'İyi durumda mıyız? Hayır belki hala 70'inci sıradayız ama elimizde sihirli değnek yok. Birden 20'inci sıraya yükselemeyiz. Öğrenciye şunu vaat etmiyorum görev süremin bittiği bittiğinde daha sonrası 19 Nisan 2023'e kadar 20'inci sırada olacağız. Bunu söylesem kandırmış olurum. Ama 6 aylık dilimlerdeki artış gibi her geçen gün daha iyiye doğru gideceğiz'

Akademik ve idari personelle ilgili anketin sonuçlarının da tıpkı öğrenciler gibi olumlu yönde arttığını vurgulayan Prof. Dr. Kılavuz, iyi bir noktaya geldiklerini ve bundan sonra bilim ve topluma hizmeti düşünmek hedefinde ilerleyeceklerini ifade etti.

'BURSASPOR GİBİ KÜME DÜŞMEDİK'

Üniversitelerin görevlerinden biri de bilimsel çalışmalar yürütmek. İyi üniversite kriterlerinden en önemlisi de bu zaten. Bu alandaki çalışmaları da Prof. Dr. Klıavuz'a sorduk.

Prof. Dr. Kılavuz, göreve başladığında Uludağ, 16 araştırma üniversitesinin yedekleri arasındaydı. 2019 itibarıyla bu durum tekrar gözden geçirilecekti. Aralık 2019'da yapılan kritik toplantıda, Prof. Dr. Kılavuz, 'Bursaspor gibi küme düşmek istemiyoruz' diye espri yaparak sözlerine başladı ve çalışmalarını anlattı.

'Rakamlar ortadaydı. 16 üniversite için üniversite-sanayi işbirliği doktora programında Uludağ, Türkiye birincisi oldu. Hakkını teslim etmek gerekirse 16 üniversite arasında olmayan Bursa Teknik Üniversitesi de bu alanda başarı elde etmişti. İşbirliği protokolü sayısında teknik üniversite 22 proje ile birinci Uludağ 19 proje ile ikinciydi. Netice itibarıyla Uludağ Üniversitesi yerini korudu.

Prof. Dr. Kılavuz ise bunu yine futbol terimleriyle açıkladı: Listeden çıksaydık Türkiye kupası şampiyonu olmuş takımı küme düşürmek oluydu. Araştırma üniversitesi olarak devam ediyoruz.

ÜNİVERSİTE-SANAYİ VE KENT İŞBİRLİĞİ

Bilimsel çalışmaların üretilmesi kadar bunların topluma yansıtılması da önemli. Çünkü eğitimden fen ve teknik branşlara, iktisadi bilimlerden, uluslar arası ilişkiler ve dış ticarete, yerel yönetimlerden sivil toplum kuruluşlarına kadar üniversitenin paydaşları var.

Geçmiş yıllarda üniversitelerin tepeden üstenci bakışı ve 'ben devletim daha iyi bilirim' havaları nedeniyle bu ilişkilerin sağlıklı ilerlemediğine işaret eden Prof. Dr. Kılavuz'a göre, bunlar yavaş yavaş kırılıyor. Zaten sosyal olaylar bıçak gibi kesilmez. Değişim ve dönüşümler sürece yayıldığında daha az sancılı olur.

Prof. Dr. Kılavuz bu ilişkilerin yöntemi ve zeminiyle ilgili de şu tespitleri yaptı:

'Toplumun tüm kesimleriyle ilişkilerimde siyasi görüşü, düşüncesi ne olursa olsun Türkiye'ye ve Bursa'ya katkısına bakarım. Katkı koyuyorsa ben o arkadaşı sırtımda taşırım. Çünkü sonuçta ülke kazanacak. Sanayi ve diğer kesimlerle işbirliğimiz devam ediyor ve taahhüt ediyorum benim dönemimde daha da gelişecek'

Programda konuştuğumuz konuların tamamını yazamadım. Kalan bölümleri hafta sonu size aktaracağım.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.