Yazının Giriş Tarihi: 19.11.2014 08:18
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.11.2014 08:18
Henüz; Hem kongre dönemi olduğu için, hem de seçim dönemine geçilmediği için AK Parti’de bazı şeylerin adı konulamıyor.
Ama;
Parti içindeki tüm siyasi hesaplar da haziran ayında yapılacak genel seçimlere göre yapılıyor.
Beklentiler;
AK Parti kurulduğundan beri, en yüksek milletvekili aday adayı sayısının haziran ayı seçimleri öncesinde olacağı yönünde.
Nitekim parti kurmayları da böyle düşünüyor.
Tabii;
Bu düşünce, yaşanacak müthiş bir rekabetin de habercisi olarak görünüyor.
AK Parti;
Tek başına iktidar olduğu 3 Kasım 2002’deki seçimde Bursa’da 12 milletvekili çıkarmıştı.
Bu vekillerden halen parlamentoda olan tek isim var o da, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik.
Keza;
AK Parti, 2007 genel seçiminde ise, 10 milletvekili çıkarmıştı ki o seçimden bu yana da parlamentoda Fariuk Çelik’le birlikte Canan Candemir Çelik görev yapıyor.
Son yapılan;
Yani 2011’deki genel seçimde ise partinin Bursa’da çıkardığı milletvekili sayısı 11 idi.
Partideki;
3 dönem kuralı gereği, Bursa Milletvekili olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, TBMM’deki 70 isimle birlikte yeni dönemde aday olamayacak.
Yani;
En basit anlamıyla, hazirandaki Bursa listesi, şu andaki tabloya göre hazırlansa bile sadece bir kişi eksilecek.
Ancak;
Görüntü ve beklenti böyle değil.
Çünkü;
AK Parti’nin hem teşkilatlar, hem de taban nezdinde hissedilen, haziran seçiminde de büyük bir değişim olması gerektiği yönünde.
Şu ana değin;
Usta siyasetçi Arınç’ın bu özel durumu haricinde mevcut Bursa milletvekillerinin tümü yeni dönemi istiyor, düşünüyor.
Mesela;
Hiçbir mevcut milletvekili, Bursa’da bir ilki gerçekleştiren AK Parti eski milletvekili Ali Kul gibi düşünmüyor.
2007’de;
Milletvekili seçilen Kul, 2011 seçimlerine gidilirken net bir şekilde yeniden aday olmayı düşünmediğini açıklamış, bunu da dönemin Genel Başkanı ve Başbakan’ı Tayyip Erdoğan’a gerçek anlamda teşekkür ederek göstermişti.
Kul’un;
O dönemde partisi adına gösterdiği bu özveri, bu dönemde yok.
Nitekim;
Yeniden seçilme çalışmalarını da hazirana göre yapıyorlar ki, bu yöndeki stratejileri artık açıkça görülüyor.
Ne var ki;
Hem kişisel performanslar, hem bölgesel konumlar, hem de Genel Başkan’ın değişmesi nedeniyle değişen bu stratejilerin gerçekleşmeme ihtimali de kuvvetli.
Bir de;
Bazı vekillerin, tanınırlıktan, halk nezdindeki karşılığına değin karnesinin kötü olduğu iyice görülüyor.
Zaten;
Daha önce de aktardığımız gibi yeni dönem adaylığı için 3 grup daha var, mevcut milletvekilleri haricinde.
İlki;
Geçmiş dönem milletvekillerinden istekli olanlar.
İkincisi;
Teşkilatlardan TBMM’ye geçme arzusunda olanlar.
Üçüncüsü de;
Parti dışından, yani iş ve sivil toplum örgütleri dünyasından, parlamentoyu düşünenler.
İşte;
Tüm bu gruplar bir araya geldiğinde dahi, yeni dönem milletvekili aday adayı sayısının ne denli yüksek olacağının başka bir göstergesi olarak çıkıyor karşımıza.