Hayli;
Üzücü ve düşündürücü olay, cumartesi günü İzmir Yolu üzerinde yaşanıyor.
TVnet adlı televizyon kanalında iki meczubun, Mustafa Kemal Atatürk'e yönelik hakaretleri üzerine, pek çok kişi ve kurum gibi CHP'nin Nilüfer İlçe Başkanlığı da harekete geçiyor.
Bunun için;
Bursa'daki çeşitli sivil toplum kuruluşları da bilgilendiriliyor ve eski adıyla Eker Parkı'nda, yeni adıyla Ata Park'ta bir basın açıklaması olacağı duyuruluyor.
Bu yönde;
İzmir Yolu'ndan da görülecek şekilde, basın açıklaması yapılacak yerin önüne üzerinde "Her şeyi yıkabilirler ama seni ve eserlerini asla yıkamazlar" yazılı büyükçe bir pankart asılıyor.
Bir süre sonra da;
CHP'nin İlçe Başkanı Mehmet Turan Tansal, Atatürk'e ve ailesine hakaretler yağdıran bu iki meczup ve arkasındakilere yönelik tepki ve protesto açıklamasını yapmaya başlıyor.
Bu arada;
Topluluk da sık sık "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" sloganları atıyor.
***
Tabii;
İzmir Yolu üzerinden rahatça görülen bu tablo karşısında pek çok araç sürücüsü kayıtsız kalamıyor ve kornalar çalarak, araçlarından alkışlar tutarak destek veriyorlar bu açıklamaya.
İlginçtir;
Tesadüfen araçlarıyla yoldan geçenlerden biri de Necla Özkaplan Yörüklü ve arkadaşları.
Bir dönem;
TMMOB Peyzaj Mimarları Odası'nın Bursa İl Temsilciliği görevinde de bulunan ve halen Nilüfer Belediyesi'nde Sağlıklı Kentler Birliği Nilüfer Koordinatörü olan peyzaj yüksek mimarı Yörüklü de tam Ata Park'ın önünden geçerken o da korna çalıyor.
Ve;
Basın toplantısı yapanları pek çok kişi gibi selamlıyor, desteğini gösteriyor arkadaşlarıyla birlikte.
***
İşte;
Olanlar o esnada oluyor.
Saniyeler sonrasında, yanlarına 16 JTZ 40 plakalı bir otomobil yaklaşıyor.
İçinde 5 kişi olan bir otomobil.
Önce;
Necla Özkaplan Yörüklü ve kadın arkadaşlarının bulunduğu otomobili sıkıştırıyor.
Yanlarına yaklaştığında da camı açıp "Komünist köpekler" diye de bağırıyor önde oturan kişi.
Öyle korkuyorlar ki;
Yörüklü ve arkadaşları, yaşananları hemen görüntülüyorlar.
Ama "ödleri" patlıyor.
Ve inanamıyorlar başlarına geleni.
Dahası da;
Atatürk'e sahip çıkmanın ne zamandan beri tepki gördüğüne şaşırıyorlar.
Fakat;
Bu yaşadıklarının heyecanıyla birlikte bir süre sonra ise bir başka şoku yaşıyorlar.
Ve;
Bir noktaya bakıp adeta dona kalıyorlar.
Çünkü;
16 JTZ 40 plakalı bu otomobil, kurumsal bir araç.
Durmazlar Fabrikası'nın aracı.
Hani şu;
Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne tramvay yapan fabrika.
Hani şu;
Balkan göçmeni, Atatürk hayranı merhum Ali Durmaz'ın kurduğu ve şu anda çocuklarının işlettiği Durmazlar.
Gözlerine inanamıyorlar, kendilerini herkesin ortasında taciz edip, hakaret eden bu insanların, Durmazlar'ın personeli olduğuna.
Bu kez;
Canları daha da sıkılıyor Yörüklü ve arkadaşlarının.
Haksız da sayılmazlar.
Böylesine;
Büyük bir kurumsal işletmenin personelinin, herkesin gözü önünde bu yaptıklarına kimin canı sıkılmaz ki?