Faruk Çelik'in sabrı taştı, geçmişe ışık tutup, iddialara "Gelsinler hesaplaşalım" dedi

Şu bir gerçek ki;
Bir insanın kendi şehrinde yaşaması, ama bir başka şehrin milletvekili olması hiç de kolay bir iş değil.
Malum.
Türkiye'nin en fazla milletvekili bulunan 4. büyük ili olması nedeniyle, geçmişten bu yana Bursa'ya çok sayıda ithal milletvekili geldi.
Hatta geçmişte;
Bursa'da bazı STK'lar "artık ithal milletvekili istemiyoruz" kampanyaları bile yaptılar.
Buna rağmen;
Bursa, çok sayıda milletvekili ihraç etmedi.
Bu yönde;
Hatırladığımız kadarıyla iki isim var.
Biri geçmişte ANAP'tan Bursa Milletvekili seçilip, ikinci döneminde DYP'den Muğla milletvekili yapılan merhum İbrahim Yazıcı'ydı.
İkincisi de;
Bursa'da yaşıyor olmasına karşın 2011'de Şanlıurfa'dan milletvekili adayı gösterilen Faruk Çelik.
Gerçi;
Bir de Canan Candemir Çelik var ama onu bu kategoriye koymamak gerekiyor.
Çünkü zaten Gaziantep'ten Bursa'ya gelmiş, sonra da yine şehrine dönmüştü.

Yine;
Şu da bir gerçek ki...
Bursalı siyasetçi Faruk Çelik, AK Parti'nin son 15 yıldaki en etkin isimlerinden biri.
Grup Başkanvekilliği,
Devlet Bakanlığı,
Çalışma Bakanlığı
Ve Gıda Tarım, Hayvancılık Bakanlığı görevlerinde bulunan Çelik, son 6.5 yıldır Şanlıurfa'nın milletvekili.
Yaklaşık;
7 ay önceki son kabine değişiminde kabine dışı kalan Çelik, o süreden beri Ankara dışında pek görünmüyor, milletvekili çalışmalarını Başkent'te sürdürüyordu.
Ancak;
Yaklaşık iki ay önce kendi memleketi Bursa'dan başlayarak bir dizi etkinliklerle görülmeye başladı.

Eski Bakan Çelik;
Dün öğlende Yeşil'de bir kebapçıda, aralarında bizim de bulunduğumuz bazı "gazeteciler"le bir araya geldi.
Önce;
Kameralara;
Siyasi ittifaklardan, Afrin harekatından ve ekonomiden bahsetti.
Ardından da;
Kameraların kapatılmasını rica ederek "Atış serbest" dedi ve "buyrun, istediğinizi sorun" dedi, her zamanki gibi.

Tabii;
Faruk Çelik'in, sorular dışında bazen sinirlenerek anlattıkları da vardı.
Zaman zaman çok öfkelendi.
Öfkesinin nedeni, kendisine yönelik iftiralar ve iddialardı.
"Yahu" dedi "Allah aşkına, 6.5 yıldır Bursa'da yokum ama hâlâ benimle uğraşıyorlar. Bursa'da acayip bir şekilde Faruk Çelik tartışılıyor."
"Kim bunlar" sorusuna da şunları söyledi.
"Bunlar" dedi "Ucuz, basit ve basiretsiz siyasetçiler."
Kendi partililerinden bahsediyordu Çelik.
Dahası;
Bir iddia da koydu ortaya.
"Bu alçaklığı yapanlar, belli bir para karşılığında yazdırıyorlar bu iftiraları."
Şunları da söyledi:
"Allah aşkına biri çıksın söylesin.
Faruk Çelik, kimin ekmeğiyle oynamış, kimi zengin etmiş, kime ortak olmuş. Buyurun hodri meydan. Kimin ne iddiası varsa çıksın ortaya hesaplaşalım"

Faruk Çelik'i;
Bu denli kızdıran iddialardan biri de, bizim de dün öğrendiğimiz, Yenişehir'de çiftliği olduğu yönündeydi.
"Bunu söyleyenler alçaktır" diyen Çelik, sonra da birilerinin kendisinden neden rahatsız olduğuna dair geçmişe dair anımsatmalar yaptı.
"Mesela" dedi;
"Benim vurulmamla ilgili dava ne aşamada, beni vuran adam kimdir, ne için vurmuştur, ne olmuştur ona, bilen var mı?"
Çelik;
Bir ara bunları anlatırken öyle sinirlendi ki, ayağa kalkıp, 2006 yılında Grup Başkanvekili'yken Nilüfer'de uğradığı silahlı saldırıyı canlandırdı.
Dahası;
Aradan yıllar geçmesine rağmen, olay yerinde hâlâ keşif yapılmadığını ve bunun nedenini sordu.
Yine;
Bir kabine değişimine 1 hafta kala, dönemin Bursaspor yöneticisi olan ağabeyi Osman Çelik'in 40 kişiden tek tutuklanan kişi olmasını anımsattı.
Bu hakim ve savcıların FETÖ'den tutuklandığını da anlatan Çelik, sonra da bizlere dönüp şunu sordu.
"Bunlar" dedi "Neden başımıza geliyor?"
Cevabını da kendi verdi:
"Çünkü birileri, Bursa'dan gitmemezi, Bursa'da rahat at koşturmak istiyordu,"
Çelik'e göre;
Urfa'ya siyasi ihraç edilmesinin sebepleri var.

Son kabine değişiminden beri aktif bir siyaset içinde bulunmayan Faruk Çelik, belli ki, kendisine karşı cephe alanlara yönelik harekete geçiyor.
Haftaya;
Urfa'ya giderek orada da çalışmalarına başlayacağını anlatan Çelik, sözlerinden anladığımız kadarıyla FETÖ'nün kurbanlarından biri edilmek istendi.

Uzun sohbette;
Kendisine Bursa Büyükşehir adaylığı da soruldu.
Olması gerektiği gibi cevapladı.
"Adaylıklar tamamen Genel Merkezimizin belirleyeceği şekilde olur. Bu nedenle benim şu da bu şekilde bir çalışmam yok,"
Ama;
Bursa'ya dair şu mesajı verdi.
Partisinin Bursa teşkilatının, hazırlıklı kadrolardan oluşması gerektiğini söyleyerek, sanki partisinin kadrolarının seçime iyi odaklanacak durumda görünmediğinin de sinyalini ve uyarısını verdi.
Otururken;
Soluna, eski vekillerden Mehmet Emin Tutan'ı, sağına da Zafer Hıdıroğlu'nu alarak sürdürdüğü konuşması, Faruk Çelik'in pek de alışık olunan türden değildi.
Belli ki;
Kendisi ve ailesine yönelik iddia ve iftiralar, artık kendisini iyice öfkelendirecek ve cevap verecek hale getirmiş.
Bursa siyasetinin;
33 yıllık aktif hafızasına sahip olan Çelik dün öyle şeyler anlattı ki çoğumuz şaşırmadan edemedik.
Bu nedenle;
Çelik'in dünkü bu gündemsiz buluşmasına ev sahipliği yapması hem önemli, galiba hem de gerekliydi.