Önlem alınmaz ise 19 Eylül’den sonra keşmekeş yaşanacak

Eğer ki;
FETÖ soruşturmalarından kaynaklı öğretmen eksikliğinden dolayı bir sorun yaşanmazsa, 2016-2017 eğitim ve öğretim dönemi, 19 Eylül Pazartesi günü başlayacak.
Yani;
Bugün itibariyle 10 gün sonra okullar açılacak.
Ve;
Bursa’da 520 bin öğrenci ders başı yapacak.
Bu da;
Kent merkezindeki 600 adet okulun öğrencisini taşıyan 6 bin dolayında okul servis aracının daha 10 gün sonra Bursa trafiğine girmesi demek.
Nüfusu;
3 milyona dayanan Bursa’da, kayıtlara göre 737 bin 413 adet araç var.
Yani;
İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’dan sonra en fazla aracın bulunduğu il Bursa.
Fakat;
Yol fakiri Bursa, alternatif yolları bulunan İstanbul, Ankara ve Antalya’ya oranla en sıkıntılı şehir.

***

Zaten;
Yol ve kavşak çalışmaları nedeniyle hayli stresli bir yaz geçiren sürücüleri asıl düşündüren, Bursa trafiğinin 19 Eylül’den itibaren ne olacağı?
Kullananlar bilecektir.
Artık, Bursa Çevre Yolu’nun şehir içi trafiğinden hiçbir farkı yok.
Uzun kuyruklara şehri pas geçen araçlar da eklenince her gün kilometrelerce kuyruklar yaşanıyor ki,  herhalde böyle bir çevre yolu sadece Bursa’da var.
Keza;
Tramvay hattı yapım çalışmaları nedeniyle dünden itibaren Yalova Yolu da belirli kesimlerde iki şeride düşürüldü ki, Yalova Yolu iyice içinden çıkılmaz bir hal aldı.
Bir de;
Dünden itibaren bu güzergahtaki üstgeçitlerin yıkımlarına başlandı ki, güzergahın tek şeritli servis yolundan sağlanması nedeniyle Yalova Yolu da içinde çıkılmaz bir hal aldı.

***

Yine;
Mudanya’ya gidiş istikametinde Geçit bölgesindeki yaya üstgeçitsizliği nedeniyle trafik ışıklarının halen çalışıyor olması, bu güzergahta da Korupark’tan Geçit’e değin uzun kuyrukların oluşmasına yol açıyor.
Tabii;
Karayolları tarafından yapılan Mudanya Kavşağı’nın üst kesiminin henüz bitirilememiş olması da, İzmir Yolu’nu adeta tıkayan bir başka neden.
Öyle ki;
Almira Otel’den Orhaneli Kavşağı’na ulaşmak artık yarım saati aşan gergin bir yolculuğa neden oluyor.
Bir de;
Yasak olmasına karşın şehir içinde fazlasıyla TIR ve kamyonun seyretmesi, bu büyük araçların trafik ekiplerince görmezden gelinmesi de bir başka sebep sonuç ilişkisi.
Korupark Kavşağı’nda her akşam yaşanan rezalet ise, Bursalıları çileden çıkaran bir başka durum.
Ve ne ilginçtir ki;
Tüm bu sıkışık noktalarda tek bir trafik ekibi dahi yok.

***

İşte;
Şimdi bu tabloya bir de 19 Eylül’den itibaren ekleneceklerle yaşanacakları bir düşünün.
Önerimiz şu.
Şehir içindeki çalışmalar, büyük kentlerin ne yazık ki olmazsa olmazı.
Büyükşehir Belediyesi’nin gayretleri de ortada.
Ancak yaşananların çaresi de yok değil.
Şehir içindeki trafik ışıkları, yoğunluğa göre bir merkezden kontrol edilemediğine göre geriye tek çare kalıyor.
O da;
Söz konusu arterlerde mutlaka ve mutlaka trafik ışıklarının by-pass edilerek yerine trafik polislerinin konulması.
Yani yol ve kavşakların, trafik ışıksız olarak polislerce sürekli açık tutulması.
Ve tabii, ağır tonajlı araçların mutlaka şehir içinden uzaklaştırılması, yani yasağa uyulması. Aksi halde Bursa’yı bu aydan itibaren çok kötü günler bekleyecek.