Hava Durumu

Affetmek gizlidir, yargılamak gösterişli

Yazının Giriş Tarihi: 06.05.2025 08:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.05.2025 08:05

Allah (c.c.), Hz. Musa’ya şöyle buyurur:
“Kavminde 40 yıldır bana isyan eden biri var. O aranızdan çıkmadıkça size yağmur yağdırmayacağım. Kavmini bir yerde topla ve onlara tebliğ et.”

Hz. Musa (a.s.) kavmini toplar ve şöyle seslenir:
“Ey Allah’a 40 yıldır isyan eden kişi! Çık aramızdan!”

Herkes birbirine bakar, kimse yerinden kıpırdamaz. Hz. Musa çağrısını yineleyince, içlerinden biri sözün kendisine yönelik olduğunu anlar. Elbisesiyle başını örter ve şöyle dua eder:
“Ey Rabbim! 40 yıl günah işledim ama sen beni gizledin. Bugün mü beni ifşa edeceksin? Bütün günahlarıma tövbe ediyorum. Yağmurunu yağdır ve beni insanların içinde rezil etme.”

Tam o anda gökten rahmet yağmaya başlar. Hz. Musa hayretle sorar:
“Ey Rabbim! Yağmuru verdin ama o kişi ortaya çıkmadı.”

Allah (c.c.) şöyle buyurur:
“Ey Musa! Kimin için yağmuru kestiysem, onun için yağdırdım.”

Hz. Musa o kişiyi tanımak ister:
“Rabbim, o kişi kimdir? Onu görmek istiyorum.”
Allah (c.c.) ise şu cevabı verir:
“Ey Musa! Onu günah işlerken gizledim. Tövbe ettikten sonra mı ifşa edeceğim?”

Kiminizin zaten bildiği, kiminizin bu yazıyla haberdar olduğu bu kıssa, beni çok etkiledi. Kaynağı tam olarak sabit olmasa da Kitabü’t-Tevvâbîn’in 55-56. sayfalarında, kesin olmadığı için senetsiz olarak rivayet edilmektedir. Bir kıssa olarak değerlendirilip ibret alınabilecek niteliktedir.

Bu anlatıdan çeşitli çıkarımlar yapılabilir:
Allah’ın Settar sıfatı, yani ayıpları örtmesi.
Bir kişinin günahının tüm bir kavmi etkileyebileceği.
Tövbenin gücü ve samimiyetle yapılan duanın tesiri.
Ve en önemlisi: Kimin duasının kabul olacağını asla bilemeyeceğimiz için kimse hakkında ön yargılı olmamamız gerektiği.

Bazen güzel, içten bir davranış gördüğümüzde “şunların hatırına dönüyor bu dünya” deriz ya... Bu kıssaya bakılırsa, gerçekten de öyle olabilir.
Bir günahkârın, samimiyetle ettiği dua yağmur getirmişken, kavmindeki nice âlimin duaları karşılık bulmamış.

Günümüze gelirsek...

Bugün Türkiye’de kamuoyunca çokça eleştirilen biri, sessizce hatasından dönüp iyi işler yapabilir. Ama toplum hâlâ onu geçmişiyle yargılamaya devam eder.

Kıssadaki kişi tövbe ettiğinde Allah onu ifşa etmiyor.
Biz ise, tövbe edenin geçmişini sürekli yüzüne vuruyoruz.

Bugün, geçmişte yaptığı bir hatadan dolayı insanlar sürekli yaftalanıyor.
“Bir zamanlar şunu demişti”, “bir dönem şu görüşteydi” gibi etiketlerle insanları sabitliyoruz.

Oysa belki de birçok kişi içten içe pişman, bir dönüş arayışında.
Ama toplumun affetmeye yanaşmayan, acımasız tavrı yüzünden geri dönemiyor.

Allah tövbe eden kulunu gizliyor, koruyor.
Bizse sosyal medyada ifşa kültürünü büyütüyoruz.
Günahı değil, tövbeyi bile alay konusu yapıyoruz.

Affetmek yerine linç kültürü, şefkat yerine yargı hâkim oluyor.

Toplumu kutuplaştıran şey yalnızca siyaset değil; affetmeyi bırakmamızdır.

Oysa Allah affediyor, örtüyor, sabrediyor. Biz neden edemiyoruz?

Belki de bugün bize düşen,
“Ey 40 yıldır günah işleyen kişi, çık ortaya!” demek değil;
“Ey toplum! Belki bir kişi içten tövbe etti diye bu rahmet indi. Artık birbirimizi yargılamayı bırakın.” demektir.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.