Geleceğe Dönüş: Kasabadan kaçış

Kuruluşu 1923 yılına dayanan bir kulüp Villarreal. Kurulduktan sonra çok uzun bir süre İspanya'nın 2. ve 3. Lig'lerinde top koşturan bu ekip ancak tarihler 1999'u gösterdiğinde La Liga'ya çıkma başarısı göstermişti.
Villarreal İspanya'nın doğusunda bulunan Valensiya özerk yönetimi içerisinde yer alan bir kent.
Aslında kent yerine kasaba demek daha doğru bir tabir olur.
Çünkü Villarreal'in nüfusu 2018 resmi verilerine göre sadece 50.557.
Evet yanlış yazmadım. Villarreal kentinin nüfusu Avrupa'da ortalama bir stadyumun kapasitesi kadar.
Ancak şehirde futbola olan tutku ters orantıda. 50.557 nüfusa sahip Villarreal'in stadyumunun kapasitesi 24.000. Pandemi öncesi %85'lik bir seyirci ortalamasına sahiplerdi ki bunun geldiği anlam şu;
İspanyol ekibinin maçı olduğu gün kentin neredeyse yarısı soluğu stadyumda alıyor.
Ayrıca kentte yaşayanların yarısı Villarreal kulübünün resmi üyesi.
"Sarı Denizaltılar" ise Villarreal kulübünün lakabı. Bu lakabın temelinde ise İngiliz Rock grubu The Beatles'in "Sarı Denizaltı" şarkısında var.

1967-68 sezonunda kulübün taraftarı bu şarkıyı uyarlayarak beste yapmışlar ve o günden sonra takım bu ilginç lakabı kazanmış.
Ayrıca Villarreal deyince akla ilk gelen baştan aşağı sapsarı formaya geçiş ise 2004 yılında gerçekleşmiş.
Kent geçimini çoğunlukla seramik işinden sağlıyor.
Sarı Denizaltıların sahadaki kaderi 1997 yılında kulübü 400 bin Euro'ya satın alan ve yıllar geçtikçe yatırım yapan Fernando Roig ile değişti.
İlerleyen senelerde Forlan, Riquelme, Martin Palermo gibi yıldızlar İspanyol ekibinde forma giyerken 2007-08 sezonunda ligde ikinci olup tarihini en iyi derecesini elde eden küçük kentte temsilcimiz Nihat Kahveci'nin fırtınası esiyordu.
İşte bu küçük şehir geçtiğimiz hafta içi tarih yazdı.
UEFA Avrupa Ligi finalinde Manchester United'ı penaltılar sonucu yendi ve tarihindeki ilk Avrupa kupasını kazandı.
Oysa tüm Villarreal kasabasının toplam nüfusu bile finalde mağlup etikleri İngiliz temsilcisinin stadyumunun ancak yarısını dolduruyordu.
Final maçından sonra bütün Villlarreal sakinleri sabaha kadar uyumazken kulübü bu günlere getiren efsane başkan Fernando Roig ise evindeydi.
Koronavirüs testi pozitif çıktığı için takımının yanında olamayan başkan, belki de yıllardır hayalini kurduğu anda Sarı Denizaltılardan kilometrelerce uzaktaydı.
Villarreal'in elde ettiği başarı doğru planlamanın ve sabırlı olmanın futbolda temel olduğunu gösteriyor.
Ve tabii ki az sayıda da olsa tuttuğu takıma tamamen bağlı olan bir şehir bu mevzudaki olmazsa olmazımız.