"İtalyan işi bir hüzün..."

Bundan sonra her hafta "Geleceğe dönüş" temalı bu satırlarda dünya futbol tarihine damga vurmuş oyuncular, takımlar ve olaylar ile ilgili kesitler bulacak, sizde merak uyandıracak veya hatırlamanızı sağlayıp pandemi ile uğraştığımız bu günlerde belki kendinizi yüzünüzde bir tebessüm ile bulaşacaksınız. Bu haftanın konusu İtalyan golcü Paolo Rossi.

Evinde düzenlenen 1934 Dünya Kupası'nı diktatör "Mussolli'nin katkılarıyla", ama 1938 Dünya Kupası'nı "bileğinin hakkıyla" Vittorio Pozzo yönetiminde kazanmıştı İtalya Milli Takımı.

Futbolun emekleme dönemindeki bu iki büyük başarıdan, İtalya ülke olarak kaosa girmiş, dünya savaşlarının etkisi futbola yansımıştı.

Öyle ki İngiltere'de düzenlenen1966 Dünya Kupası'nda henüz grup aşamasında Kuzey Kore'ye geçilmişlerdi.

Bu tarihi başarısızlıktan sonra İtalya'da federasyon radikal kararlar almış ve yerel ligde 80'lerin başına kadar sürecek "Yabancı oyuncu yasağı" getirmişti.

İtalya, 70 Dünya Kupası finaline çıkmış. Ancak finalde Pele'li Brezilyaya toslamıştı.

Maviler sonraki yıllarda zirveden uzak kalmış, 44 yıllık Dünya Kupası hasretini bitirmek için 1982'de İspanya'ya doğru yola çıkmıştı.

İtalyanların hocası Bearzot'un ise bu kupadaki en büyük kozu tartışmalı golcü Rossi olacaktı. Her ne kadar masum olduğunu iddia etse de 1980 yılındaki Totonero (Bahis) skandalından 4 yıl futboldan men cezası almıştı büyük golcü.

Ancak Dünya Kupası'nda oynayabilmesi için cezası indirilip, 2 sezon çim sahaya uzak kalışının ardından kendisini İspanya'da, yani turnuvanın düzenleneceği ülkede bulmuştu.

Gruplara pasif bir başlangıç yapan İtalya, 3 maçta aldığı 3 beraberlik ile güç bela kendisini bir sonraki grup aşamasına atabilmişti.

Galibiyetsiz ve kötü futbol ile adını üst tura yazdıran Maviler'de Rossi ilk grup aşamasında suskun kalmıştı.

2. grup aşamasındaki Brezilya maçından itibaren sazı eline alan Rossi, Socrates'li Zico'lu Falcao'lu Güney Amerika ülkesine karşı hat-trick yaparak perdeyi açtı.

Rossi, sonraki maçlarda 3 kez daha fileleri havalandırmış ve toplam 6 golle hem krallık tacını takmış hem de 44 yıl sonra ülkesini yeniden dünyanın en büyüğü yapmıştı.

İleriki yıllarda Trapottoni yönetimindeki Juventus ile Heysel faciasının yaşandığı gün kulübün ilk Şampiyon Kulüpler Kupası'nı kazanacağından habersiz olan Rossi, 1982 Dünya Kupası finalinde Batı Almanya'yı yendikleri maçtan sonra sevinmemesi ile dikkat çekmişti.

Sonraki dönemlerde kendisine bu soru sorulan Rossi ise verdiği cevapla ile hem düşündürüyor hem de sorgulatıyordu; "Dünya Kupası'nı kazandığımız an o kadar çok sevindim ki bir daha hayatım boyunca böyle büyük bir sevinç yaşayama-yacağımı düşünüp bir anlık hüzne kapıldım"

Geçtiğimiz günlerde 64 yaşında hayatını kaybetti Rossi.

Tarihin en çok hatırlanan dünya kupalarından birinin gol kralı unvanıyla noktalayıp, biz futbolu sevenlere naif bir miras bırakarak...