Bursa’ya tabanvay şart!

Akaryakıta gelen zamlar, toplu sözleşmenin getirdiği mali yükler belini bükse de, BURULAŞ’ın ulaşım ücretlerine yaptığı son zam, toplu ulaşım araçlarını kullananları üzdü…

Üzülmeyecek gibi de değil!

Bursa’da bir yerden bir yere gitmek için ciddi bir bütçe ayırmak gerekiyor artık…

Bir Bursalının, bugün belediye otobüsü veya hafif raylı sistemle Atatürk Caddesi’ne gidip evine dönüşü en az 100 lira…

Dolmuş taksi ya da minibüsleri kullansa daha da artıyor…

Hadi 65 yaş ve üstü ücretsiz toplu ulaşımdan yararlanıyor ya asgari ücretliler ne yapsınlar?

Maaşlarının neredeyse üçte biri ulaşıma gidiyor!

İşine toplu ulaşım araçlarıyla gidip gelmek zorunda kalanların Allah yardımcısı olsun!

Toplu ulaşım araçlarını kullananlar zamlardan şikâyetçi de kendi aracıyla şehre gidip gelenler dertli değil mi?

Onlar da araçlarının akaryakıtına, vergisine, sigortasına, kaskosuna ve otoparklara gelen zamlar yüzünden kontağı çevirmeye korkuyorlar…

Ne güzel, eskiden Bursa’da her yer yürüme mesafesiydi…

Tabanvay hattını kullanıyorduk sadece…

Güzel bir gelenekti…

Aracı olan da olmayan da yürürdü…

Yalnız Heykel-Postane arasında değil…

Çekirge’den Heykel’e, Altıparmak’tan Yeşil’e, Demiryolu altından Çarşı’ya severek yürürdük, ayağımıza üşenmeden…

Hem spor oluyordu hem sosyal terapi!

Hadi şimdi gel de yürü!

Bursa eski Bursa değil, büyüdü hormonlu Sergen gibi…

Ayakkabın olsa da kösele, yürümek şöyle dursun, şehirde araçla bir yerden bir yere gitmek mesele!

ŞARJI OLAN KAZANSIN!

Araştırmalara göre, İngiltere’de yetişkinler günde ortalama 33 kez, 20 yaş altı gençler ise tam 90 kez cep telefonlarına bakıyorlarmış.

Bizde acaba bu oran kaçtır?

En az iki üç katı fazla olduğuna bahse girerim.

Sevdiklerimizin elini tutmuyor, vakit ayırmıyoruz telefona ayırdığımız kadar!

Çin'de telefonla konuşurken sohbete dalıp kaza geçirenlerin çoğalması üzerine bisiklet yolu gibi akıllı telefon kullanıcıları için de ayrı yaya yolları yapılmaya başlanmış...

Ülkemizde de olsa hiç fena olmaz...

Tehlike yalnız cep telefonlarında yok ki...

Bir de bilgisayar oyunu bağımlılığı var!

Dünya Sağlık Örgütü bile, bu bağımlılığı ‘akıl hastalığı’ olarak adlandırma safhasında...

Son araştırmalara göre, dünyada gençlerin yüzde 10’u oyun bağımlısı ve bu rakam uyuşturucu bağımlılığından bile yüksekmiş!

Özellikle çocukları kıskaca alan bahis ve şiddet içerikli teknolojik uygulamalara karşı ebeveynleri uyarıyor, uzmanlar...

Düşünen, düşündüğünü kendi başına gerçekleştirebilen son kuşağı yaşıyormuş insanlık...

15-20 içinde data ile yönetilebilecek bir neslin gelme ihtimaline dikkat çekmiş, bilim insanları!

Robotların insanlaştırıldığı, insanların ise robotlaştığı mekanik bir dünyaya doğru eviriliyoruz...

Ne diyelim, şarjı sağlam olan kazansın!