Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin (BGC) Başkanlar Konuşuyor adlı etkinliğinin bu ayki konuğu Bursaspor Başkanı Enes Çelik’ti…
Meslektaşlarım bir dokunmuşlar Çelik’e, bin ah işitmişler…
Nasıl ah etmesin ki!
Enes Başkan’ın, seçildiklerinde kulüpte nasıl bir mali tabloyla karşılaştıklarına, kimlerin nasıl takımı hançerlediğine dair ibretlik tarihi açıklamalarını spor sayfalarımızda okumuşunuzdur…
Boşuna alt liglere düşmemiş takım…
Gelen mali yönden vurmuş, giden vurmuş, koca şampiyon kulübü!
Sahada rakiplerine puanları, Özlüce’de timsah gözyaşı döken kendi yöneticilerine de geleceğini kaptırmış…
Futbolcular, taraftarlar timsah yürüyüşüne hasret kalırken bazı duygusal yöneticiler almış, yürümüşler maşallah!
Hem sportif hem mali yönden zarara uğrattıkları halde kulüpten alacaklarından iyi niyet göstermeyen bazı eski yöneticilerle ilgili şu benzetmesi harikaydı Başkan Çelik’in:
“İşletmesine talip oldukları kuyumcu dükkânını soydurmuş... Birinci sınıf işletmeyi üçüncü sınıf haline getirmiş, vitrininde bir tane altın kalmamış… Hala daha benim bu kadar alacağım var, diyorlar... Onların bankalardan aldıkları kredilerin faizli borçlarını, ödemedikleri vergi borçlarını temizlerken, federasyondaki temliklerin altından isimlerinin çıkması inanın zoruma gidiyor. Sinirlenmemek elde değil!”
Gösterdiği çelik sabrından dolayı kutluyorum Enes Başkanı…
Alacakları konusunda iyi niyet göstermeyen o eski yöneticilerle hukuki anlamda uğraşacaklarını belirten Çelik’in şu sözleri de çarpıcıydı:
“Dönemin belediye başkanlarının, BTSO başkanının kulübe verdiği paraları kendi cebinden vermiş gibi gösterip, kulübü kendisine borçlandıran yöneticiler olmuş. Bunlar bir de utanmadan çıkıp Bursaspor’dan alacağım var diyorlar… Böyle bir ahlaksızlık, terbiyesizlik olmaz!”
Bursaspor Yönetimine naçizane önerimdir…
O İndira gandiciler her kimse, kulüpten alacakları konusunda vicdanlarını rahatlatacak oranda fedakârlığa yanaşmazlarsa, Mayıs ayındaki mali kongrede isim isim açıklansın kamuoyuna…
Ayrıca, stadyum kapılarına boydan maketleri konsun!
İsimlerinden marş yapılıp, maçta tribünler tarafından kulakları çınlatılsın!
Yetmez, yargıda da hesap sorulsun!
Yargıdan çıkan sonuca göre, Bursaspor üyeliğinden atılsınlar…
O da yetmez…
Kulübün kuruluşundan günümüze şerefiyle hizmet etmiş başkanların fotoğraflarının bulunduğu Özlüce Tesisleri’ndeki panodan onların fotoğrafları indirilsin, siyah renkli ayrı bir panoya konsun…
O panonun üzerine de, “Bursaspor’un temlikçi duygusal (!) başkanları” yazılsın!
Ömür boyu da Bursaspor maçlarına ve kongrelerine girişleri yasaklansın!
Ve, tüzüğe öyle bir madde eklensin ki, bundan böyle İndira gandi zihniyetine sahip olanlar Özlüce’nin ve stadyumun yanından bile geçemesinler!