Hava Durumu

Hıdrellez ateşi

Yazının Giriş Tarihi: 06.05.2025 08:05
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.05.2025 08:05

Bir hıdrellez ateşi yanar durur, şuramda...

Taa şuramda!

Atlar ateşin üzerinden, sıra sıra sensizliğim. Atladıkça ateşim büyür, çıldırır alevler.

Ve sonunda tutuşur çaresizliğimin paçası.

Hadi gel de söndür, söndürebilirsen.

***

Bir hıdrellez ateşi yanar durur şuramda...

Evet bildin, taa şuramda!

Hatıralar kol kola halay çeker ateşin etrafında.

Halayın başında bir solgun fotoğraf...

Fotoğrafın elinde, sallanır ipek mendil.

Davul, zurna sesleriyle birlikte yükselir mavi bulutlara ateşten kopan kıvılcımlar.

Kıvılcımlar türkülere karışır, mendilim ağlar.

***

Bir hıdrellez ateşi yanar durur şuramda...

Yok orası değil, dedim ya taa şuramda!

Pikniğe hazırlanır bir yandan umutlarım. Ne varsa senden kalan, hepsini koyar aşk sepetine.

Sepetin üstünü sarar erik dallarıyla, özene bezene.

Bol hüzünlü yanık kokuları gelir burnuma sepetten.

Bir de taze ıhlamur.

Yokluğun acıktırır yüreğimi. Vururum kendimi, kardelenlerin ulaşamadığı dağlara.

Pamuk ipliğinden yapılmış yalnızlık salıncağında, sallanır durur yarınlarım.

Düşmemek için güneşin gölgesine tutunurum.

Ayın gıcırtısında ise uyurum mışıl mışıl.

Örter üzerime takvim yaprağını zaman...

Ve söyler yine o güzel ninnisini başucumda:

“Tik...tak...tik...tak...”

***

Bir hıdrellez ateşi yanar durur şuramda...

Taa şuramda!

Evsizler; akşam ezanıyla yatsı arası, gül ağacının dibine taş ve kiremit parçalarından düşten evler yaparlar.

Bense kimsesizler gibi; kırık kalp parçalarıyla senin resmini yaparım, adını yazarım gül ağacının dibine.

Dilekler, dualar, hep bir başka hıdrelleze ertelenir.

Gül ağacı yorulur, düşlerimizi beklemekten.

Bizden önce büker boynunu...

Güzden önce döker yaprağını.

***

Bir hıdrellez ateşi yanar durur şuramda...

Şurası neresi diye sorma işte, sana en yakın neresi varsa oramda!

Her hıdrellez sabahı yakar onu gözyaşlarım...

Bir sonraki hıdrellez sabahına kadar yanar kendi kendine, için için.

Bazen kömür gözlerin, benzin kokan gülüşün gelir aklıma, ateşim başıma vurur...

Bazen gidişin gelir aklıma, ateşim kapkara bir dumana dönüşür, tertemiz duygularım bir anda küle…

NOT: Yanlış anlaşılmasın…

Yukarıdaki satırlar, 2004 yılında çıkardığım BURSA’NIN UFAK TEFEK AŞKLARI adlı kitabımdan…

Gençliğimizin de vermiş olduğu gazla az atlamazdık o hıdrellez ateşlerinin üzerinden, yanmaktan korkmadan…

Şimdi ise yanından geçiyoruz usulca, paçalarımız tutuşmasın diye!

Gül ağacının dallarına bağladığımız dilekler, sevdiklerimizin sağlığı, mutluluğu, ülkemizin huzuru, zenginliği ve dünya barışı, insanlığın sevgide yarışı üzerine artık…

Yaşla birlikte dilekler de artıyor, gül dalları sarkıyor, bülbüllere yer kalmıyor!

Güller açana kadar dilekler tutana kadar hıdrellez ateşiniz sönse de umutlarımız sönmesin!

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.