Sistem değişti, galibiyet farklı geldi

Kağıt üstünde ligin en pahalı takımı Bursaspor... Ama gerçek çok farklı...
Maç öncesinde 19 takımlı ligin 5'inci haftasına kadar kazanamayan tek takımı...
Yani oyuncuların istediği kadar yıldız olsun, takım kimliğini cebine koyamamışsan hepsi boş...
Bir de tabelaya 3 puanı yazdıramadığında...
İşte o zaman koltuğun sallanır...
Ki; teknik direktör Fatih Tekke'nin koltuğu zaten ilk haftadan beri sallantıda...
Maç öncesinde Bursaspor'u idare edenlere sordum, "Parasal konuda bir sıkıntı var mı? Takıma ödeme yapılıyor mu?" diye...
Futbolcular ödemelerini alıyormuş...
Bu durumda, bu maça kadar oluşan kötü tabloda yönetim, 'Parasal konuda' üzerine düşeni yerine getirmiş...
O zaman geriye eleştirilecek tek isim kalıyor, o da teknik direktör Fatih Tekke'den başkası değil...
Tekke'nin ilk günden bu maça kadarki süreçte oynatmak istediği sistemle oyuncu grubu aynı çizgide buluşamadı...
Yani pas oyunuyla kendi sahandan çıkmaya çalışmayı Bursasporlu futbolcular beceremedi...
Tekke bu maça kadar bahsettiğimiz sistemde ısrar ettiğinden sonuçlar da hüsran oldu...
Sistem Samsunspor karşısında değişince takıma hem özgüven hem de tempo geldi...
Kanatlar daha fazla sorumluluk aldı, orta saha derli toplu oynadı...
Kaleci Erhan Erentürk topu elle hızlıca oyuna sürerek takıma ivme kazandırdı, uzun toplarla da en azından oyunun üçüncü bölgede daha fazla kalmasına olanak tanıdı...
Ayrıca ofans elemanlarının yine üçüncü bölgedeki baskılı
futbolu rakibin kendi sahasından rahat çıkmasını engelledi...

Bunlar göze çarpan Fatih Tekke tarafından sisteme yönelik önemli değişikliklerdi...
Bunların yanı sıra eski alışkanlıklar bu maçta da devam etti...
Mesela Tim Matavz yine topla çok az buluştu...
Yani pas alamadı...
Çıkış anında yapılan top kayıpları da yine takımın eksi hanesine yazıldı...
Bir de akıllarda şu soru vardı...
Eski takımıyla geçen sezon ligde 26 maçta 19 gol atan, bu sezon Şampiyonlar Ligi ön elemesinde 3 maçta 2 kez rakip fileleri havalandıran Namıq Alasgarov neden ilk 11de oynatılmaz?
Sayın Tekke eğer bir gün tesiste basın toplantısı düzenlerse bu soruyu kendisine yöneltiriz...
Tercih elbette onun, buna saygılıyız ama sormak da bizim hakkımız...
Biz bu satırları yazarken Azeri krampon Batuhan ve Kerem'e yaptığı asistle zaten kendisi sordu hocasına 'İlk 11'de başlamak için daha ne yapmam lazım' diye...
Neyse yeniden maça dönelim...

Luka Capan şanssız bir şekilde ama şık bir biçimde kendi kalesine topu gönderince tribündeki herkes soğuk terler dökmeye başladı...
Emirhan'ın penaltıdan attığı gol skora denge getirdi...
Bazıları Erzurum'da penaltı kaçıran Emirhan'a penaltıyı kullandırmayı risk olarak kabul edebilir ama risk futbolun doğasında var ve Emirhan penaltıyı kaçıran ne ilk ne de son futbolcu olacak...
Attığı gol çok şık fakat kırmızı kart gördüğü pozisyondaki müdahalesi takım kaptanına yakışmadı...
Bruno çok klas bir golle takımı öne geçirdi, Batuhan ve Kerem maçın skorunu belirledi...
Ve sonuçta Bursaspor 5 maç sonra ligde
galibiyetle tanışan son takım oldu...
Taraftar sayısı az ama etkisi yüksekti...
Maç sonu taraftarla takımın bütünleştiği sevinç görülmeye değerdi...
Eğer hafta sonunda takım deplasmandan puan çıkarırsa camianın üzerindeki kara bulutlar dağılır, Fatih Tekke'nin koltuğu biraz daha sağlamlaşır...
Kazanmak güzel, önemli olan bunu bir alışkanlık haline dönüştürebilmekte...
Fatih Tekke her açıklamasında takıma övgüler yağdırıyorsa vardır bir bildiği diyor ve tek sisteme bağlı kalmadan farklı planlarla oyuna müdahale etmesini diğer maçlarda da bekliyoruz...
Tıpkı dün akşam Samsunspor karşısında yaptığı gibi...