Hava Durumu

Son topa kadar pes etmek yok...

Yazının Giriş Tarihi: 07.07.2020 08:08
Yazının Güncellenme Tarihi: 07.07.2020 08:08

Bursaspor'un bugüne kadar oynadığı birçok final niteliğindeki maça şahit oldum...
Takım, camiasını kiminde sevindirdi, kiminde üzdü...
Şimdi önünde iki final maçı daha var...
Menemenspor'u küçümsemek tarihi hata olur...
Hatay maçı seyircisiz oynansa bile eminim ki deplasmanda taraftarı stada giremese de caddede destekleyecektir futbolcuları...
Bu iki maçın önemini şu şekilde özetleyebiliriz, Bursaspor Süper Lig'e çıkamazsa kulüp yerle yeksan olur...
Ötelenen onca borç için alacaklılar kapıya dayanır, bir şey alamasalar bile haciz işlemleriyle zaten ipotek altındaki kulübün geleceğini tamamen karartır...
O nedenle yönetiminden teknik heyetine, futbolcusundan taraftarına kadar herkesin şu iki maçlık periyotta üzerine düşeni layıkıyla yerine getirmesi şart...
Haftalar önce yazmıştım, Bursaspor'un bu dönemde düşüneceği en son konunun para olması gerektiğini...
Özellikle bir rakibi var ki Bursaspor'un para saçmadığı yer kalmadığı söyleniyor...
Özel uçakların biri iniyor biri kalkıyor rakiplerden biri için...
Maalesef ki futbolun çarpık düzeninde bunlar konuşulmasa bile var...
Yönetim kendi bünyesinden tedarik edemediği için oyuncuların son primlerini banka kredisiyle ödedi...
Bu haftaki primler için de kaynak arayışı sürüyor...
Nilüfer Belediye Başkanı Sayın Turgay Erdem, diğer kent yöneticilerine, kent dinamiklerine örnek teşkil etmesi adına sembolik olarak bir aylık maaşını bağışladı kulübe...
Yürekten tebrikler...
Çıkmadık candan umut kesilmez denildiğinden Menemen maçına kadar oyunculara ödeme yapılacağını umuyoruz...
Bir de işin federasyon boyutu var ki, işte orada para değil, lobi konuşuyor...
Sözün özü, Bursaspor sahada mücadele ettiği kadar son iki haftada TFF'de de ekonomik anlamda da rakipleriyle kora kor bir savaşın içinde olacak...
Kolay bir durum değil o nedenle kulübün geleceği için bu savaşta tüm kent olarak son topa kadar pes etmek yok...

AMAN ÇAĞLAR DİKKAT!

Çağlar Şahin Akbaba'ya aman nazar değmesin...
Bu sezonun en büyük kazanımlarından...
30 maçta oynadı, 9'unda kalesini gole kapattı...
Son üç maçta kazanılan 9 puanda onun yaptığı kurtarışların payı var...


Gözden kaçmış olabilir, Çağlar kart sınırında...
Menemen maçında göreceği bir sarı kart onu son maçta cezalı duruma düşürebilir...
Aman Çağlar, ne sen itiraz et, ne de rakibin oyununa gel...
Hatay'da takımın sana fazlasıyla ihtiyacı olacak...

İRFAN BUZ'UN STRATEJİSİ...

Pandemi kuralları sebebiyle her ne kadar daha yüz yüze görüşemesek de sevgili hocam İrfan Buz'u 3 maçta 9 puan elde ettiği için yürekten tebrik ediyorum... Eğri oturup, doğru konuşalım... Bu kadar kısa sürede elde edilen başarılarda teknik bilgi ve becerinin önemi elbette vardır ama işin psikolojik yönü daha ağır basar...
İrfan Buz işte bunu yaptı takıma...


Çünkü elinde sihirli bir değnek yoktu...
Kaybolan özgüveni getirdi, oyunculara üst perdeden bakmadı, iletişimi iyi kurdu, camiayı da iyi tanıdığı için deyim yerindeyse, 'Nabza göre şerbet verdi...' Şu an yapılacak da zaten buydu... Bundan ötesini istemek, bundan ötesini beklemek hayal olur...
Onun için bir kez daha tebrikler İrfan Hocam...

SÜPER HAREKET...

Altınordu maçında çok üzücü bir olay yaşandı...
Bir anlık öfkeyle rakibine sert giren Tayfur Bingöl istemeyerek de olsa genç Batuhan Kırdaroğlu'nun ayağının kırılmasına önayak oldu...
Batuhan'ın ayağı aslında Tayfur'un darbesiyle değil, çime takılmasından kırıldı... Henüz 19 yaşında pırıl pırıl bir genç Batuhan, Göztepe'den kiralanmış... İyi oynadığı maçta ayağının kırılması büyük talihsizlik...


Umarız sahalara en erken zamanda döner... Bursaspor ilk andan itibaren Batuhan'ı yalnız bırakmayarak büyüklüğünü ve ev sahipliğini gösterdi... Başkan Mesut Mestan ve Tayfur Bingöl'ün maçın hemen sonrasında soluğu hastanede almaları alkışlanacak nitelikteydi...
Hiçbir galibiyetin, hiçbir puanın, hiçbir şampiyonluğun insan hayatından önemli olmadığını bir kez daha gösterdikleri için her iki isme de yürekten teşekkürler...

ŞAMPİYONLAR GURURLANDIRDI...

Yıldırımspor ve Karacabey Belediyespor, TFF'nin alt liglerde maçların oynanmayacağını açıklamasının ardından gayri resmi de olsa şampi-yonluklarını ilan ederek adlarını bir üst lige yazdırdı...
Önümüzdeki sezon Bursa'nın TFF 2 ve 3'üncü Lig'de birer temsilcisi olacak...
Bursa gibi futbol kültürüne sahip kentte profesyonel liglerde üç takımının bulunması az gibi görünse bile son yıllarda kulüp yönetimlerinde yapılan hatalar göz önüne alındığında buna bile şükür ediyoruz...
Her iki kulübün yöneticilerini geçen hafta AS TV'de Satırbaşı programında konuk ettik, başarılarından dolayı kutladık...
Bu arada olası bir kötü senaryoda Karacabey Belediyespor'un Bursaspor'un yerine geçeceği şeklinde son dönemde sıkça dillendirilen söylentilere de son nokta konuldu...
Her ne kadar iş dünyasında konuşulsa da Karacabey Belediyespor'un böyle bir düşüncesinin olmadığı programda dillendirildi...
Hemen belirtelim, bu tarz zihni sinir projeler köklü olmayan kulüpler için belki uygulanabilir ancak söz konusu Bursaspor olduğunda kıraathane muhabbetini geçmez...
Niye mi, Bursaspor sokakta oynasa, camiası takımı kaldırımda destekleyecek bir kültüre sahip... O nedenle bu tarz heveslenmeler boşuna...

VAHİM BİR DURUM

Satır arasında kaldı kulübün Ulusal Lisans alamaması...
Aslında çok ciddi bir olay...
Geçmişte UEFA Lisansı alınamadığında ortalık toz duman olurken, şimdi Ulusal Lisans'a sahip kulüpler içinde Bursaspor'un adının yer almaması Özlüce'deki durumun vahametini özetliyor...
Kulüpte şu an iki elin parmağını geçmeyecek sayıda personel çalışıyor...
Onların maaşı Kısa Çalışma Ödeneği'yle verilebiliyor...
Maalesef ki aylardır maaş ödenemediği için genel müdür bile eve gönderilmişken, lisans almak hayalden öteye geçmez...
O nedenle diyoruz Menemen ve Hatay maçları Bursaspor için tarihi iki sınav... Bu arada hazır yeri gelmişken, kulüpte 'Aman koltuğumu kaparlar' mantığıyla bırak yıllık izni, haftalık izini bile yıllardır kullanmadan çalışan, 'O gitsin, bu gelsin', 'Ben olmadan bu kulüpte işler yürümez' diyen, çalışma arkadaşlarına mobbing uygulayan, fazla mesai ücreti almak için maçlarda kendisine görev yazan, istediği zaman yöneticilerin bile telefonlarına cevap vermeyen personelin durumunu da camia bilmiyor sanılmasın...

BU İMZA ALTIN DEĞERİNDE...

Bizzat Bursaspor Başkanı Mesut Mestan söyledi, kadroya alınmadığından, Vakıfköy de kapalı olduğundan parkta, bahçede çalışarak U19 Milli Takım'a seçilen Ozan İsmail Koç ile Tuğbey Akgün'ün A Takım'la antrenmanlara çıkacağını... Kulübün geleceği olan bu oyunculara teknik heyetin de yönetimin de gözü gibi bakmaları şart... O yüzden A Takım'la antrenman yapmak, o havayı solumak iki genç yeteneğe de pozitif etki yapacaktır...


Bu arada 17 yaşındaki Tuğbey Akgün birçok kulübü peşinden koşturuyor... Hatta bir İstanbul kulübü bu oyuncu için yanıp tutuşuyor, adeta gölgesine basıyor...
Hatırlatayım, Türkiye Futbol Fede-rasyonu Gelişim Direktörü ve Genç Milli Takımlar Sorumlusu Tolunay Kafkas geçtiğimiz aylarda Vakıfköy'e yaptığı ziyarette onlarca oyuncu içinde ilk Tuğbey'in durumunu sormuştu... O nedenle Tuğbey Akgün ile atılacak bir profesyonel imza altın değerinde... Keza, pandemi nedeniyle ailesinin yanına Fransa'ya giden Vefa Temel için de bu geçerli...
Bu oyuncuya sezon başında dönemin sözde profesyo-neli tarafından söz verilmiş profesyonel sözleşme yapılacağına dair... Sonra da ne arayan olmuş, ne de soran... Vefa Temel de pandemi ortaya çıkınca ailesinin yanına Fransa'ya dönmüş... Onu da birçok kulübün istediği haberleri geliyor... Aman elden kaçmasın... Bu arada Bursaspor altyapısıyla ilgili önemli bir gelişme yaşandı... Futbol okulları özelleştirildi...Konuyla ilgili açıklamayı yakın tarihte kulüp yapar...


Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.