Süper lig hayal, düşmeyelim yeter!

Önce gündemdeki birkaç konuyu irdeleyelim, sonrasında da maçın değerlendirmesine geçelim…
Bilinmesinde fayda var…
Günlerdir dillendirilen konuya açıklık getirerek başlayalım…
Bursaspor’un transfer tahtası şu an için kapalı…
Maç öncesi negatif hava oluşmaması için ele almadık, maç bitti, artık yazılmasında bir sakınca yok…
Kulübe göre tahtanın açılması hayli kolay…
Bir iki günlük mesele…
Bir iki günlük bir meseleyse niye böyle bir durum ortaya çıktı o da ayrı tartışma konusu…
Yönetimin verdiği bilgiye göre cüzi bir rakama tahta açılacak…
Ama TFF’ye yakın kaynaklar böyle demiyor…
Hukukçuların tahtanın kapalı olmasına sebep dosya sahipleriyle görüşmeleri sürüyor…
Bekleyip göreceğiz…
Bizler negatif hava oluşmasın diye imtina 
ederken, kulüp de negatif hava oluşsun, yeni bir kriz çıksın derdindeydi…
Yani Bursaspor’u idare edenler yine kendi kendine zarar verdi…
İsmail Çokçalış’ın Adana Demirspor’a transferine tepki gösterilen açıklamanın geri çekilmesi 
profesyonel bir kulüpte olmaması gereken, tam anlamıyla amatör hamleydi…
3 yaşındaki çocuk bile bu kararın kulübün imajına, prestijine zarar vereceğini tahmin 
ederdi…
Ama hata yapmayı gelenek haline getiren Bursaspor’u idare edenler yine tahmin edemedi…
Gerçi Ali Ay döneminde de Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’u hedef alan bir açıklama vardı ve o da geri çekilmişti…
Oradaki geri çekilme hamlesi ne kadar doğruysa bu hamle o kadar yanlıştı…
Alıştık artık diyelim ve maça geçelim…
Kazansa bile düşme potasından kurtulamayacak Bursaspor’da Bursa’daki ilk maçına çıkan Tamer Tuna yine yerli oyunculardan oluşan orta saha tercihinde bulundu…
Yerli ve yumuşak oyunculardan kurulu orta sahada sivrilen isim Burak Altıparmak’tı…
Burak istekli görüntüsüyle takımın hem ofansında hem de defasında etkindi…
10 ila 25’inci dakikalar arası Erzurumspor ceza sahası ablukaya alındı, 22’deki Alaskarov’un kafa vuruşunda topun direkten dönmesi şans-
sızlıktı…

Uzun bir süredir bu kadar iştahlı başlamamıştı Bursaspor maça…
Ligdeki konumu rahat ve oturmuş kadrosuyla Erzurumspor kontrataklarla etkin olmaya çalıştı ilkyarıda…
Rakip zaman zaman da topyekun hücuma geçti ama burada da 28’den itibaren Luka Capan’ın yerine oyuna giren Furkan Emre Ünver idaresindeki savunma başarılıydı…
İkinci yarıda da benzer durum söz konusuydu…
Çok koşan, golü düşünen Bursaspor sadece son adamına topu aktaramadı…
Özellikle Alaskarov kendi kanadında çok çalıştı…
Her ortası tehlike yaratacak nitelikteydi…
Bir de Batuhan Kör konusu var…
Antrenmanlardan arta kalan zamanının ağırlıklı bölümünü İstanbul’da geçirdiği ileri sürülen Batuhan çok koşmasına rağmen topla buluşamadı…
Bu da onu gol umudu olduğu maçta tehlikeden uzak kıldı…
Batuhan topla buluşamayınca da kulübeye alınması kaçınılmaz oldu…
Yerine giren takımın en maliyetli oyuncusu Tim Matavz topu göremedi bile…
Bursaspor’un sorunu şu; takımı saha içinde yönetecek bir isim yok…
Mesela bu maçta sol kanat hiç çalışmadı…
Sadece sağ kanat düşünüldü, tek tip oyun 
üzerinde duruldu, yaratıcılık rolünü, yani sorumluluğu kimse üstlenmedi…
Ve kaçınılmaz son…
Bursaspor yine 3 puanı bir arada göremedi, Tamer Tuna yine galibiyetle tanışamadı…
Galibiyet hasreti 7 maça çıktı ve play-off hattıyla aradaki puan farkı 13’e yükseldi…
Yönetim artık bir gelenek haline gelen istifa protestoları altında stadı terk etti…
Onlar da alıştı biz de…
İş artık inada bindi…
Bursaspor için söylenecek tek şey şu…
Süper Lig hayal, düşmeyelim yeter…