Tek kurtuluş Süper Lig

Üzerinde durulmayan, ancak önem derecesi çok yüksek haberdi Eskişehirspor'a verilen (-6) puan ve 2 dönem transfer yasağı...

Dünyada koronavirüs nedeniyle neredeyse hayat durmuşken, (-9) puandan sonra gelen bu ceza kulüplerin şartlar ne olursa olsun işi sıkı tutmak zorunda olduklarının açık ilanıdır...

Eskişehirspor bu sıkıntıyı yaşarken, doğal olarak 'Aynı tehlike Bursaspor için de var mı?' diye aklımızdan geçirdik...

Ve bu konuda kulüpte yetkili kim varsa sorduk, soruşturduk...

Aldığımız yanıtlar hep 'Şimdilik...' ifadesiyle başlıyordu...

Yani, 'Şimdilik böyle bir tehlike yok ama bu olmayacağı anlamına gelmez...'

Bu konuyla ilgili haberimizi geçen hafta Bursa Hakimiyet'te kaleme almıştık...

Biz gelelim konunun detaylarına...

Herkesin malumu, geçmişte yapılan hatalar, transferde futbolcu ve menajerlere vaat edilen ve zamanında ödenmeyen astronomik paralar mevcut durumu doğurdu...

Aslında bu durum sadece küme düşmeyle alakalı değil...

Takım zaten İbrahim Yazıcı döneminden sonra görev başındaki yönetimlerin icraatlarıyla iflas bayrağını çekme noktasına gelmişti...

Küme düşme işin 'sıvanması' oldu...

Bu nedenledir ki; Bursaspor'un maalesef TFF, UEFA ve CAS'ta sicili bozuk...

Hal böyle olunca da kulübün hem imajı hem de hukuksal platformdaki kaderi olumsuz etkilendi...

Mevcut yönetim maddi darboğazı göreve geldiği günden beri aşamadığından bu tarz sorunları hep öteleme yolunu tercih etti...

Ancak kulübe her dosya için verilen zaman elbet bir gün dolacak...

Sumen altı edilen dosyalarla doğal olarak bir gün karşılaşılacak...

Şimdi kulüpteki herkes bu dosyalarla ilgili Özlüce'nin kapısının çalınmaması için dua ediyor...

Ta ki Süper Lig vizesi alınana kadar...

Genel kanı, takım Süper Lig'e çıktığı takdirde her alacaklının karşısında kulübün daha güçlü bir şekilde durabileceği yönünde...

Eğer çıkamazsa...

İşte onu kimse dillendirmek istemiyor...

O nedenle kalan 6 maçın şaka kaldırır bir yönü yok...

ŞİMDİLİK MESAFELİLER

UEFA düğmeye bastı, 'Maçlar oynanacak' dedi...

Dedi de, işi icraata dökecek kesim UEFA'nın bu kararına karşı çıktı...

TFF maçlar için 12 Haziran'ı işaret ederken, hem teknik direktör hem de oyuncu kısmında bu karara itiraz sesleri hemen yükseldi...

Samimi olduğumuz teknik direktör ve futbolcularla görüştük, neredeyse tamamı maça çıkma niyetinde değil...

Elbette teknik heyet ve kulüp yönetimleri TFF'nin kararı doğrultusunda bir aksiyon alacak ama oyuncular sahaya çıkmaya mesafeli yaklaşıyor...

İşin fiziksel kısmı bir şekilde hallolur ancak zihinsel kısmının çözümü şuana kadar bulunamadığından ciddi bir sıkıntı var kulüplerin önünde...

YENİ MEDYA DÜZENİ

Koronavirüs yakın temasın çok önemli olduğu bizim mesleğe de sosyal mesafeyi getirdi...

Bu nedenle dijital çağın, sosyal kültürün gerekleri meslektaşlarımız tarafından da uygulanmaya başlandı...

TV programları için stüdyolara konuk alınamadığından gerek yönetici, gerek teknik direktör, gerek oyuncu kim varsa herkes evinden canlı yayınlarla meslektaşlarımızın sorularını yanıtladı...

Belki de medya sektörü koronavirüs sayesinde farklı bir yöne doğru ilerleyecek gelecek dönemde...

Biz de AS TV'de Satırbaşı programına canlı yayınla futbolcuları konuk aldık...

Son konuğumuz kaptan Selçuk Şahin'di...

Birçok bilinmeyeni anlattı...

Mesela takım şampiyon olduğunda sözleşmesinin doğrudan uzayacağını ilk kez deklare etti...

Bir de bazı oyuncuların sezon başından bu yana maaş alamadığını ilk kez dile getirdi kaptan...

Cümleleri seçilmiş kelimeler içeren, nezaket çerçevesinde çok önemliydi...

"Biz zaten sezon başından beri maaş alan oyuncular değiliz. Bunu yönetimimize ya da birilerine taş atma amacıyla söylemiyordum. Maalesef bizim içinde bulunduğumuz dönemden önce Bursaspor çok kötü yönetilmiş. Bu dönemde maaş indirimi talebi gelmedi ama gelirse biz oyuncu arkadaşlarla konuşur, tartışır en doğru kararı veririz. Kulübümüze bu anlamda yardımcı olacağımız bir durum olursa da olmaya çalışırız."

Yazının başında dedik ya, "Bursaspor'u ilerleyen dönemde sıkıntılı günler bekliyor" diye...

Gerçekten de öyle...

Oyuncular belki indirime yanaşacak ancak yönetim birikmiş oyuncu alacakları nedeniyle büyük sıkıntı yaşayacak...

Aynı durum çok zor durumda olan kulüp personeli için de geçerli...

Bu iş artık yardım toplamayla çözülecek boyuttan çıktı...

Personele doğrudan maaşlarının ödenmesi şart hale geldi...

MOSHOEU VE DELİK KRAMPONLARI

Bursaspor'da forma giyen belki de en kariyerli futbolcuların başında geliyordu John Leshiba Moshoeu...

1 numaralı formasıyla 2000'li yılların başında gönüllerde taht kurmuştu...

Efsane başkan İlhan Cavcav 90'lı yıllarda Afrika'nın ortasından bulup getirdiği Kona, Moshoeu ve Khuse'yi Türk futboluna kazandırmıştı...

Bu üçlü o kadar sevilmişti ki adlarına özel tezahürat bile yazılmıştı...

Gençlerbirliği, Kocaelispor, Fenerbahçe ve Bursaspor formalarını giymişti Moshoeu...

Ülkesi Güney Afrika'nın en önemli futbol figürlerinden biriydi...

Yakalandığı hastalığa yenik düştü, 50 yaşında aramızda ayrıldı...

21 Nisan'da Moshoeu'nin 5'inci ölüm yıldönümüydü...

Forma giydiği kulüplerden sadece Gençlerbirliği anma mesajı yayınladı efsane için...

Bir de Türkiye'deki en yakın dostu, benim de çok değer verdiğim, Hasan Çolakoğlu unutmadı Moshoeu'yi...

O da sosyal medya hesabından andı güney Afrika'nın 'Shoes' lakaplı oyuncusunu...

Fotoğrafta Moshoeu'nin delik futbol ayakkabılarını görüyorsunuz...

Fenerbahçe forması giydiği dönemde Bursaspor'a karşı oynadığında bir maçta delinen bu krampon şimdilerde Çolakoğlu'nun ofisinde duruyor...

Vefa'nın önemi de burada çıkıyor...