Bir kentin gerçek zenginliği, yaptığı asfaltın metresiyle değil; çocuklarına, kadınlarına ve dezavantajlı bireylerine ayırdığı alanla ölçülür.
Kilometrelerce yol, altyapı, parklar bahçeler hepsi önemli.
Hepsi o kentin insanları için değerli elbette…
Kadınların, çocukların, engelli bireylerin toplum içindeki varlığını arttıran çalışmalar kadar değil ama...
Çocuğa, kadına, dezavantajlı gruplara yönelik yatırımlar bir kentin eşitlikçi yanını ortaya koyduğu gibi insanlarının nefes almasına da olanak sağlar.
Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren’in Türkiye Belediyeler Birliği’nden sağladığı 2,5 milyon liralık hibe ile hayata geçirmek istediği Çocuk Kütüphanesi böyle bir çalışma…
Dört sınıflı bir proje…
İçlerinden birisi özel ilgiye muhtaç çocuklar için düşünülmüş.
Deviren, “Çalışan aileler okul çıkışında çocuklarını güvenle bırakabilecek, anne çarşıya pazara giderken çocuğu emin ellerde olacak” diyor.
Bu, küçük gibi görünen ama günlük hayatı kökten değiştiren bir ayrıntı.
Ama burada mesele yalnızca çocuklar da değil.
Anne babalar da bu süre içinde nefeslenmiş olacak.
Belediyenin imkânları doğrultusunda bir takım projeleri heyete geçirmeye devam edeceklerini söyleyen Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, açtıkları yaşam sokağına dikkat çekiyor.
“Robotik kodlama atölyesinde şu an 45 çocuk geleceğin dilini öğreniyor” diyor.
Belki de Gemlik'ten çıkacak bir yazılımcının, bir mühendisin ilk satır kodu burada yazılıyor.
Üreten kadınlar, öğrenen çocuklar, paylaşan bir mahalle kültürü…
Bir başka önemli durak:
Kadın ve Çocuk Dayanışma Evi.
Sadece koruyan değil, güçlendiren bir anlayış.
Deviren, yakın zamanda açacakları tekstil atölyesi ile dezavantajlı gruplara kısa süreli ama onurlu bir çalışma imkânı sunacaklarının altını çiziyor.
Günde iki-üç saat çalışacaklar belki…
Halk Eğitim ile ortak.
“Az da olsa ben de üretiyorum” diyebilmenin huzuru.
52 milyon liraya mal olacak bir projeden daha söz ediyor, Deviren.
Bursalı hayırsever bir iş insanı, bu projeyi üstlenmeye sıcak bakıyor.
“Projemizin adı ‘Sen de Bir Nefes Al’.
52 milyon liralık dev bir sosyal yatırım projesi bu.
Gemlik’te engelli bireylerin oranı yüksek.
Bu nedenle 24 saat açık bir yaşam alanı kurmak istiyoruz.
Gemlik’te yaşayan herkese belediye olarak dokunmak istiyoruz” diyor.
Çevreye duyarlı bir projeden daha söz ediyor.
Çevre Müdürlüğü’nün öncülüğünde, Uludağ Üniversitesi ile ortak yürütülen AB projesi ile sıfır atık projesini bilimsel bir zemine oturtuyor.
Yani bugün atılan adımla, yarının Gemlik’i de düşünülüyor.
Bu tabloya baktığınızda bütün bu projeler Gemlik için belki de şunu ifade ediyor:
Betonun arasına nefes koymak.
Çocuğun eline kitap, kadının eline umut, kentin kalbine vicdan bırakmak.