Hava Durumu

Suriye için Bursa'dan yükseltilen ses!

Yazının Giriş Tarihi: 04.12.2025 07:58
Yazının Güncellenme Tarihi: 04.12.2025 07:58

Dünyanın gelişmiş devletleri, siyasi ve ekonomik nüfuz alanlarını genişletmek için geri kalmış ülkelerin kaderiyle oynamayı severler.

Bunu yaparken de zorlanmazlar.

Çünkü bu ülkelerde var olan “sen–ben” kavgası, toplumsal kırılganlık ve kimlik çatışmaları öyle kolay kaşınır ki; bir noktadan sonra kimsenin fazladan bir şey yapmasına bile gerek kalmaz.

El altından verilen silahlar, körüklenen düşmanlıklar, aynı toprağın çocuklarını birbirine düşürürken, acıyı çekenler yine yoksul insanlar olur.

Irak'ta yaşanan buydu.

Lübnan’da olan yine buydu.

Libya’da, Cezayir'de, Tunus'ta ve Suriye’de de olan bu…

Baskıcı yönetimlerin liderler devrildi ama halk daha çok ölümle, daha çok acıyla yaşamak zorunda bırakıldılar.

Suriye meselesi hâlâ tazeliğini koruyor.

“Esat giderse kan durur”, “Ülke istikrara kavuşur” tezi de çöktü.

Verilen vaatler bir söz kümesi olarak kaldı.

Hiçbir şey söylendiği gibi olmadı.

Dürziler, artan baskılar nedeniyle İsrail’e sığınmak zorunda kaldı.

Kürtler, Şam yönetimine güven duymuyor; denklemde hâlâ açıklanamayan, bir türlü yerli yerine oturmayan ayrıntılar, başka hesaplar var gibi…

Aleviler ise Esat sonrası dönemde katliam riskiyle karşı karşıyalar.

Şara yönetiminin kendilerine karşı sistematik bir eylem içinde olduğunu dile getirmeye çalışıyorlar.

Suriye’de Alevilere dönük saldırı ve ölüm haberleri Türkiye’de yaşayan Alevileri de derinden etkiliyor.

Alevilere karşı Suriye'de soykırım yapıldığını düşünen Türkiyeli Aleviler, dünyanın ve tabi Türkiye’nin bu duruma seyirci kalmaması için bölgede yaşananlara dikkat çekmeye çalışıyor.

Hafta sonu Bursa’da Alevi Kültür Derneğinde bir araya gelen dernek yönetici ve başkanları, Suriyeli Alevilere yönelik baskıların son bulması için çağrıda bulundu.

“Bu acının, bu belirsizliğin, bu nefes alamaz hâlin bitmesini” istediler.

Ortadoğu’nun kırılgan yapısı yeni değil.

Fakat artık herkesin bildiği bir gerçek var:

Bu coğrafyada çatışmaların çoğu içeriden değil, dışarıdan besleniyor.

Silahın bedelini ödeyen ise her defasında mazlum halklar oluyor.

Bugün Suriye’de yaşananlar, bölgenin makûs tarihini bir kez daha önümüze koyuyor:

Eğer bir toplumun farklı kesimleri birbirine düşürülürse, o ülkenin geleceği başkalarının eline geçiyor.

İşte tam da bu nedenle, Suriyeli Alevilerin feryadı yalnızca onların değil, hepimizin duyması gereken bir çığlık.

Çünkü bir yerde adalet yara alırsa, başka bir yerde de huzur asla tam olmaz.

Amerika dâhil olmak üzere birçok ülkede terörist ilan edilmişken Suriye’nin geçici devlet başkanı yapılan Şara’yı yola getirmesi gerekenler, ona o desteği verenlerdir.

Türkiye’de yaşayan Aleviler, Suriye’de Alevilerin mevcut rejim tarafından ölüme sürüklendiğini büyük bir iddia ile dile getiriyorsa…

Bu sesi duyup, Şaraya Dur demese gereken ülkelerden birisi de Türkiye olmalı.

Günahsız insanlara çektirilen bir acı varsa vicdanı olan her devlet, her insan buna karşı durmalı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    logo
    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.